Farklı iskeletsel anomaliye sahip ortodontik hastalarda servikal vertebra anomalilerinin sefalometrik değerlendirmesi
Abstract
Kraniyovertebral bölge ve servikal vertebraların değerlendirilmesi ortodonti pratiğinde oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Çok yaygın olmamakla birlikte servikal vertebralarda anatomik ve morfolojik anomaliler gözlenebilir. Bu anomaliler, kraniyofasiyal sendromlar, non-sendromik konjenital anomaliler, dudak-damak yarıkları, obstrüktif uyku apnesi ve çeşitli ortodontik maloklüzyonlar ile ilişkilendirilmiştir. Kraniyofasiyal morfoloji (maksilla ve mandibula) ile bu anomaliler arasındaki ilişkinin mezenşimin gelişimsel bir bozukluğundan kaynaklanabileceği düşünülmektedir. Çünkü bu yapılar benzer paraaksiyal mezodermden köken alırlar. Çalışmamızda amaç; servikal vertebra anomalilerinin farklı iskeletsel anomaliye sahip ortodontik hastalarda görülme sıklığını karşılaştırmak ve üst hava yolu boyutu ile vertebra anomalileri arasındaki ilişkiyi değerlendirmektir. Çalışmamızda Kırıkkale Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı'na başvuran 7-49 yaş aralığında 2062 hastanın (1225 Kadın, 837 Erkek) arşivde kayıtlı lateral sefalometrik radyografileri retrospektif olarak incelendi. Çalışma kriterlerine uyan 1856 hastanın yaşı, cinsiyeti, büyüme ve gelişim dönemi, iskeletsel anomali tipi, vertebra anomalisi varlığı ve üst hava yolu alanı kaydedildi. Elde edilen veriler SPSS programına aktarıldı. Anomalilerin gruplar arası görülme sıklığının karşılaştırılmasında Ki-Kare testi kullanıldı. Hava yolu ölçümlerinin karşılaştırılmasında ise parametrik testlerden yararlanıldı. Çalışmaya dahil edilen hastaların yaş aralığı 7-49, yaş ortalaması 13,8 ± 3,7 olarak bulundu. Servikal vertebra anomalisi prevalansı %45,7 olarak tespit edildi. Prevalans cinsiyetlere göre incelendiğinde kadın ve erkekler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı (p=0.72). Büyüme gelişim dönemini tamamlamış hastalarda ise SVA prevalansı, tamamlanmamış hastalara göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha yüksek oranda bulundu (p=0.004). İskeletsel anomaliler arası ise SVA prevalansında anlamlı farklılık tespit edilmedi (p=0.89). Servikal vertebra anomalisi bulunan hastaların hava yolu ölçümleri ile bulunmayan hastalar arası istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (p=0.718). Geniş bir hasta popülasyonu üzerinde yürütülen bu çalışmada servikal vertebra anomalisi prevalansı yüksek oranda bulunmuştur. Ancak gruplar arası prevalans değerlerinde ve hava yolu ölçümlerinde farklılık bulunmaması, servikal vertebra anomalilerinin etiyolojisinde iskeletsel anomali tipinin ve üst hava yolu boyutunun direkt bir etkisi olmadığına işaret etmektedir. Anahtar Kelimeler: Servikal Vertebra Anomalisi, Füzyon, Dehissens, Posterior Pontikül, Lateral Sefalometrik Radyografi, Orofaringeal Hava yolu, İskeletsel Anomali. Evaluation of the craniovertebral region and cervical vertebrae is very important in the practice of orthodontics. Anatomical and morphologic abnormalities can be observed infrequently in the cervical vertebrae. These anomalies have been associated with craniofacial syndromes, non-syndromic congenital anomalies, cleft lip and palate, obstructive sleep apnea and orthodontic malocclusions. It is thought that the relationship between craniofacial morphology (maxilla and mandible) and these anomalies may be due to a developmental disorder of the mesenchyme. Because these structures originate from a similar paraaxial mesoderm. The aims of the present study are to compare the prevalance of cervical vertebral anomalies in orthodontic patients with different skeletal malocclusions and to evaluate the relationship between upper airway dimension and vertebral anomalies. A retrospective study was performed on lateral cephalometric radiographs of 2062 patients (1225 females, 837 males) aged between 7-49, who admitted to the Department of Orthodontics in Kırıkkale University Faculty of Dentistry. Age, gender, growth and development period, skeletal malocclusion type, presence of vertebral anomaly and upper airway area of 1856 patients who met the inclusion criteria of the study were recorded. The obtained data were transferred to the SPSS program. Chi-square test was used to compare the prevalence of anomalies among the groups. Parametric tests were used to compare airway measurements. The age range of the patients included in the study was 7-49 and the mean age was 13,8 ± 3,7. The prevalence of cervical vertebra anomaly was 45,7%. No significant difference of prevalance was found between genders (p=0.72). The prevalence was found significantly higher in post pubertal patients than prepubertal patients (p=0.004) There was no significant difference in prevalence between skeletal malocclusions (p=0.89). According to airway measurements no significant difference was found between patients with and without cervical vertebra anomalies (p=0.718). The prevalence of cervical vertebra anomalies was high in this study conducted on a large patient population. However, the lack of differences in the prevalence and airway measurements between groups suggests that there is no direct effect of skeletal malocclusion type and upper airway dimension in the etiology of cervical vertebral anomalies. Keywords: Cervical Vertebra Anomaly, Fusion, Dehissence, Ponticulus Posticus, Lateral Cephalometric Radiography, Oropharyngeal Airway, Skeletal Anomaly.