Ali Ferruh'un hayatı fikirleri ve eserleri
Özet
ÖZET Türk edebiyatının Tanzimat sonrasında Batı'lı edebiyatlarla daha sık temasa geçmesiyle farklılaşma ve değişim içerisine girdiği bilinmektedir. XIX. yüzyılın ilk döneminde başlayan farklılaşma yüzyılın ortalarına doğru artar ve yüzyılın sonlarına doğru gittikçe yoğunlaşır. Bu dönemde edebiyatımız, kendisini değişik akımlar içerisinde bulur. Üzerinde araştırma yapılan Ali Ferruh (1865-1904), Tanzimat edebiyatı ile Servet-i Fünûn edebiyatı nesli arasında kalan bir neslin mensubudur. Bu çalışmada Ali Ferruh'un hayatı, eserleri, fikirleri ve edebiyatımızdaki yeri hakkında bilgi verilmeye çalışılmıştır. Yazarın biyografisi, bulunabilen vasikalar doğrultusunda ele alınarak incelenmştir. Türk Edebiyatındaki yeri konusunda yapılan değerlendirmelerde genelde mutavassıtın anlayışın ışığında eserler verdiği kanaati hasıl olmaktadır. Bu çerçevede Ali Ferruh ve bazı arkadaştan, Avrupaî şiirden yana olup Avrupai şiirin sadık takipçileri ve Servet-i Fünun şiirinin doğuşunda katkıları olmuştur. Edebî alanın şiir, tiyatro ve makale türlerinde eser vermiştr. Bunlara, yaptığı bazı tercümeleri de ilave etmek mümkündür. Eserlerinin çoğu manzum şekildedir. Buna parelel olarak manzum eserlerin başlangıç bölümlerinde çoğunlukla mensur bölümler bulunmaktadır. Bu çalışma içerisinde yazarın eserleri tahlil edilerek edebî, fikrî ve ahlâkî anlayışları tespit edilmeye çalışılmıştır., "._, " MtfMAKftSYON MEKKE»Eserlerinde ana hatlarıyla tarih, tabiat, ahlâk ve sevgi gibi konulan işlemiştir. Bunun yanında medeniyetimizle ilgili yapılan bir kısım yanlış değerlendirmeleri cevaplamaya çalışmıştır. Edebiyatı ilgilendiren konularda görüşler beyan ederek zamanındaki bazı edebî tartışmalara katılmıştır. Ölçü tartışmalarının da yapıldığı bu dönemde, hece-aruz konusunda orta bir yol takip ederek ciddî görüşler ileri sürmüştür. Hayatının önemli bir kısmını diplomasi mesleğinde geçirmiştir. Osmanlı'nın iç ve dış meselelerinin yoğun şekilde yaşandığı bir dönemde, bu mesleği yürütmüş ve genç denilebilecek yaşlarda önemli merkezlerde görev yapmıştır. Ali Ferruh, genç yaşta ölmesine rağmen birinci sınıf bir diplomattır. Ancak,Tanzimat sonrası edebiyatı ile Servet-i Fünûn edebiyatı arasında kalan nesil içerisinde Batı'ya daha yakın bir anlayışın içerisinde yer alan Ali Ferruh'un birinci sınıf bir edebiyatçı olduğu söylenemez. II ABSTRACT It is known that Turkish literature entered a period of differentiation and changing when it started getting closer to the Western literature after Tanzimat. It can be observed that the differentiation, which started in the first period of 19th century, increased in the middle of the century and became even more remarkable towards the end of the century. During this term Turkish literature was under the influence of various types of currents. Ali Ferruh (1865-1904) belongs to a generation between the generation of Tanzimat literature and the generation of Servet-i Fünun literature. In this study we have tried to give information about his life, works and thoughts and his place in Turkish literature. His biography has been studied in the light of available documents. We can see that he produced his works in the light of mutavassitin. In this respect Ali Ferruh and some of his friends were in favour of European style of poetry and they are known to have been strict followers of European style of poetry and founders of Servet-i Fünun poetry. Ali Ferruh wrote poems, plays and articles and he also translated books from several languages. He wrote mostly in verse but he wrote in prose in the introduction parts of his works. His works have been analyzed here and his intellectual, literal and moral opinions have been determined. His main subjects were mostly history, nature, morals, love etc. Besides he wrote answers to those who critisized our civilization unfairly. He critisized some of the literary applications and made comments and declared his opinions about the matters concerning literature and his period. He put forward important suggestions about prosody (hece-aruz) discussions. He was a diplomat and did this job at important centres when Ottomans had a great deal of external and internal problems. A final word about him is that he was a first- class diplomat although he died at an early age and that he wasn't a first-class man of letters in Turkish literature but he was closer to the West III
Bağlantı
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.https://hdl.handle.net/20.500.12587/14654