Niyâzî'nin Mansûr-nâmesi (Bağlamlı dizin ve işlevsel sözlük)
Özet
Klasik Türk şiiri, Türklerin İslam dinini kabul etmesiyle 11. yüzyılda Karahanlılarla birlikte ortaya çıkarak, 12. yüzyılın ortalarında Anadolu'da gelişen ve etkisini 19. yüzyılın sonlarına kadar sürdürmüş bir edebiyat geleneğidir. Bu gelenek içeresinde eser veren şairler dini-tasavvufi düşünceden etkilenerek manzum ve mensur eserler ortaya koymuşlardır. Bu eserlerin amacı okuyucuya tasavvufi felsefeyi açıklayarak İslam dinini tanıtmak ve yaşatmaktır. Klasik Türk şiiri geleneği içinde yetişen Niyâzî 15. yüzyılda yaşamıştır. Yazmış olduğu Hallâc-ı Mansûr Menâkıbnâmesi bahsi geçen bu değerleri okuyucuya öğretme amacı taşımaktadır. Niyâzî'nin Hallâc-ı Mansûr Menâkıbnâmesi yazılan ilk Mansûr-nâmeler'den kabul edilmektedir. Bu sebeple eserin incelenmesi Türk edebiyatı açısından oldukça önemlidir. Eseri Mustafa Tatçı Türkiye Türkçesine aktarmış ve eseri inceleyerek kitap halinde yayımlamıştır. Yapılan çalışmada Mustafa Tatçı'nın yapmış olduğu çeviri metni esas alınmıştır. Çalışmada eser TEBDİZ (Tarih ve Edebiyat Metinleri Bağlamlı Dizin ve İşlevsel Sözlüğü) Projesi vesilesiyle değerlendirilmiştir. Bu projede amaç yüzyıllar boyunca Türk edebiyatı içinde yazılmış metinleri oluşturan kelimelerin asıl anlamlarından hareketle kelimelerin bağlam içeresinde kazandıkları anlamları tespit edebilmektir. Kelimelerin şairin yaşadığı dönem, ruh hali ve beraberinde geçen kelimelerle bağlantısının ortaya konulması edebiyat araştırmalarına yepyeni bir soluk kazandırmıştır. Çalışmada öncelikle eserin müellifi, eser hakkında bilgi verilmiş ve metinde geçen şahıslar değerlendirilmiştir. Hallâc-ı Mansûr Menâkıbnâmesi kelime kelime irdelenmiş ve eserde bulunan fiil, birleşik fiil, ikileme, tamlama, deyim ve atasözü gibi yapılar eserin bağlamı çerçevesinde bir incelemeye tabi tutulmuştur. The classic Turkish poem is a tradition of literature that developed in Anatolia in the mid-12th century and continued to have an impact until the late 19th century when Turks accepted the religion of Islam and emerged in the 11th century with the Karahanids. The poets who gave work in this tradition were influenced by religious Sufistic thinking and created poetic and prose works. The purpose of these works is to introduce and sustain the religion of Islam by explaining the prevalence of its philosophy to the reader. He lived in the fifteenth century under the name Niyazî, which grew up in the tradition of classical Turkish poetry. The following values are intended to be taught to the reader: Niyazi's First Mansûr Menâkibânâh receives written confirmation from the First Mansûrnâh. Therefore, the study of the work is quite significant for Turkish literature. Mustafa Tatcı transferred the work to Turkish and published it as a book after studying it. The study is based on the translation text made by Mustafa. In the study, the work was evaluated by Project TEBDIZ (History and Literature Text Context Index and Functional Dictionary). This project aims to determine the meaning of words that have been written in Turkish literature throughout the centuries and the meaning that they have gained in context. The period in which the poet lived, the mood, and the connection of words with the words that came along have brought a whole new breath to literature research. In the study, first, the value of the work was evaluated using information about the work, and then the individuals passing through the text were evaluated. In the Hallâc-ı Mansûr Menâkıbnâmesi structures such as the verb, compound verb, reduplication, determinative group, idiom, and proverb were examined in the context of the work.
Bağlantı
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=G_oJ1rKE4SgJUkomyAKpR68ZjoEpq91waxxjB1OUrVAVrx2lYfTCPKt6Sf1t0qNbhttps://hdl.handle.net/20.500.12587/18572