Yazar "Çiftçi, Handan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Acil Servise Başvuran Şiddete Maruz Kalmış Kadınların Demografik Ve Klinik Özellikleri İle Hastane Maliyetleri(2016) Yılmaz, Yasemin Aydın; Ramadan, Hayri; Çiftçi, Handan; Erkek, Aylin; Vural, Sevilay; Çoşkun, FigenGiriş: Acil servise şiddete maruz kalma nedeni ile başvuran kadınların ve şiddet uygulayıcılarının sosyo-demografik özelliklerini, şiddetin türü, sıklığı ve şeklini belirlemek ve tedavi masraflarının yaklaşık maliyetini hesaplamaktır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma 01.11.2012- 01.06.2013 tarihleri arasında Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Kliniğine şiddete maruz kalma beyanı ile başvuran tüm kadınların dahil edildiği prospektif bir çalışmadır. Bu çalışmada şiddet mağduru ve şiddet uygulayıcılarının sosyodemografik özellikleri, şiddetin türü, sıklığı, şekli ve hastane maliyeti arasındaki ilişki Pearson ki-kare testi ve Fisher'in kesin testi kullanılarak araştırıldı. Bulgular: Altı aylık süre içerisinde darp nedeni ile acil servisimize başvuran toplam 656 kadın hastanın 303'ü çalışmaya dahil edilmiştir. Yaş ortalamaları 32.8711.38 olup, minimum yaş 18, maksimum yaş 92'dir. Evli (%79.2), çocuklu (%75.9). gelir getiren bir işte çalışmayan (%71) ve öğrenim durumu ortaokul ve altı (%67) olan kadınların şiddete daha çok maruz kaldığı tespit edilmiştir. Partneriyle birlikte yaşayan kadınlar evli kadınlara göre daha sık cinsel şiddet görmektedir (p0.05). En sık şiddet uygulayan kişiler eşlerdir (%61.7). Şiddet uygulayan kişilerin darp ederken alkollü olması (p0.005) ya da madde kullanmış olması (p0.004) daha fazla tedavi maliyeti gerektirmektedir. Darp edilenlerin %53.5'inin tedavi maliyeti 80 TL'nin altında olup, ortalama maliyet 81 TL'dir. Yatan hastaların maliyeti ise ortalama 1535 TL olarak hesaplanmıştır. Sonuç: Şiddete uğrayan kadınların yaklaşık üçte ikisinin 35 yaşın Sosyodemografik özellikleri incelendiğinde evli, çocuklu, gelir getiren bir işte çalışmayan ve öğrenim durumu ortaokul ve altı olan kadınların daha çok şiddete maruz kaldığı tespit edilmiştir. Hastane maliyetinin düşük olmasının nedeni ülkemiz şartlarında sağlık hizmetlerinin ucuz olması ve katılımcıların çalışmaya dahil edilen başvurularının maliyetinin hesaplanmasıdır.Öğe The Evaluation Of 30-Day Mortality And Morbidity In Patients Who Present To The Emergency Department With A Symptom Of Syncope(2016) Günal, Elnare; Ramadan, Hayri; Bilgin, Ali; Çiftçi, Handan; Çoşkun, FigenGiriş: Bu çalışmada amacımız acil servisimize (AS) senkop şikâyeti ile başvuran San Francisco Senkop Kriterlerine (SFSK) göre düşük riskli kabul edilen hastaların yüksek riskli kabul edilenlere göre başvurudan itibaren 30 günlük takiplerinde ciddi olay gelişip gelişmediğini ve bu iki grup arasında anlamlı bir fark olup olmadığını araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Haziran 2011- Eylül 2011 tarihleri arasında hastanemiz acil servisine bayılma şikâyeti ile başvuran 18 yaş üstü hastalar çalışmaya dâhil edildi. Çalışma prospektif olarak düzenlendi. Hastalar iki gruba ayrıldı. Birinci grup San Francisco Senkop Kriterlerine uyanlar olup, 1 puan ve üzeri alan hastalar yüksek riskli olarak, ikinci grup ise San Francisco Senkop Kriterlerine uymayan hastalar olup düşük risk grubu olarak değerlendirildi. Hastalar acil servise başvurularından itibaren bir ay süreyle takip edildi ve bu süre içerisinde gelişen ciddi olaylar araştırıldı. Bulgular: Bayılma şikâyeti ile başvuran 95 hastanın 91'i çalışmaya alındı. Yüksek riskli ve düşük riskli hastaların dağılımı %26.4'e %73.6 şeklinde oldu. Riskli gruptaki hastaların 30 günlük ciddi olay gelişimi takip edildiğinde %8.3'nün öldüğü, %75'nin hiçbir sorun yaşamadığı ve %16.7'nin ise ciddi olmayan diğer sorunlar yaşadığı tespit edildi. Risksiz grubun 30 gün takiplerinde ise hiçbir hastanın ölmediği, %23.9'nun ciddi olmayan diğer sorunlar yaşadığı ve %76.1 'nin ise hiçbir sorun yaşamadığı belirlendi. Sonuç: San Francisco Senkop Kriterine göre riskli grupta olan hastaların 30 günlük süre içinde ciddi olay geçirme ihtimalleri daha yüksektir. Yüksek risk faktörlerine sahip hastaların taburcu edilmeyip, hospitalize edilerek; etiyolojiye yönelik araştırmalar yapılmasının uygun olacağını düşünmekteyiz.Öğe THE EVALUATION OF 30-DAY MORTALITY AND MORBIDITY IN PATIENTS WHO PRESENT TO THE EMERGENCY DEPARTMENT WITH A SYMPTOM OF SYNCOPE(2016) Günal, Elnare; Ramadan, Hayri; Bilgin, Ali; Çiftçi, Handan; Çoşkun, FigenGiriş: Bu çalışmada amacımız acil servisimize (AS) senkop şikâyeti ile başvuran San Francisco Senkop Kriterlerine (SFSK) göre düşük riskli kabul edilen hastaların yüksek riskli kabul edilenlere göre başvurudan itibaren 30 günlük takiplerinde ciddi olay gelişip gelişmediğini ve bu iki grup arasında anlamlı bir fark olup olmadığını araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Haziran 2011- Eylül 2011 tarihleri arasında hastanemiz acil servisine bayılma şikâyeti ile başvuran 18 yaş üstü hastalar çalışmaya dâhil edildi. Çalışma prospektif olarak düzenlendi. Hastalar iki gruba ayrıldı. Birinci grup San Francisco Senkop Kriterlerine uyanlar olup, 1 puan ve üzeri alan hastalar yüksek riskli olarak, ikinci grup ise San Francisco Senkop Kriterlerine uymayan hastalar olup düşük risk grubu olarak değerlendirildi. Hastalar acil servise başvurularından itibaren bir ay süreyle takip edildi ve bu süre içerisinde gelişen ciddi olaylar araştırıldı. Bulgular: Bayılma şikâyeti ile başvuran 95 hastanın 91'i çalışmaya alındı. Yüksek riskli ve düşük riskli hastaların dağılımı %26.4'e %73.6 şeklinde oldu. Riskli gruptaki hastaların 30 günlük ciddi olay gelişimi takip edildiğinde %8.3'nün öldüğü, %75'nin hiçbir sorun yaşamadığı ve %16.7'nin ise ciddi olmayan diğer sorunlar yaşadığı tespit edildi. Risksiz grubun 30 gün takiplerinde ise hiçbir hastanın ölmediği, %23.9'nun ciddi olmayan diğer sorunlar yaşadığı ve %76.1 'nin ise hiçbir sorun yaşamadığı belirlendi. Sonuç: San Francisco Senkop Kriterine göre riskli grupta olan hastaların 30 günlük süre içinde ciddi olay geçirme ihtimalleri daha yüksektir. Yüksek risk faktörlerine sahip hastaların taburcu edilmeyip, hospitalize edilerek; etiyolojiye yönelik araştırmalar yapılmasının uygun olacağını düşünmekteyiz.