Yazar "Şahin, Hande" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 26
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 0-6 YAŞ ÇOCUĞU OLAN EBEVEYNLERİN EV KAZALARINA YÖNELİK GÜVENLİK ÖNLEMLERİNİN İNCELENMESİ: COVİD-19 SALGIN DÖNEMİ ÖRNEĞİ(2022) Çiçek, Birgül; Şahin, Hande; Erkal, SibelAmaç: Bu araştırma, Covid-19 salgınının ülkemizde görülmeye başladığı 11 Mart 2020- 13 Temmuz 2021 tarihleri arasında 0-6 yaş çocuklarının ev kaza oranlarının belirlenmesi, ebeveynlerin salgın dönemine ilişkin bazı bireysel ve ailesel özelliklerinin ortaya konulması, ev kazaları ve kazaların önlenmesine ilişkin bilgi birikimlerinin çeşitli sosyo-demografik değişkenler açısından incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Yöntem/Tasarım / Metodoloji / Yaklaşım: Araştırmanın çalışma grubunu, farklı illerde yaşayan, tüm çocukları 0-6 yaş grubunda olan ve Covid-19 salgın sürecinde evden ya da esnek çalışma sistemiyle çalışan, araştırmaya katılmayı gönüllü olarak kabul eden 540 ebeveyn oluşturmaktadır. Araştırma verileri, araştırmacılar tarafından hazırlanmış “Sosyo-demografik Bilgi Formu” ile Çınar ve Görak (2003) tarafından geliştirilen “0-6 Yaş Grubu Çocuğu Olan Annelerin Ev Kazalarına Yönelik Güvenlik Önlemlerini Tanılama Ölçeği” kullanılarak toplanmıştır. Bulgular: Salgın döneminde 0-6 yaş çocuklarının ev kazası geçirme oranı %24,8 olarak bulunmuştur. Ebeveynlerin ev kazalarına yönelik güvenlik önlemlerini tanılama ölçeği puan ortalaması orta düzeyin üzerinde belirlenmiştir. Kadınların erkeklere, Covid-19 salgın döneminde çocuklarının ev kazası geçirmediğini belirtenlerin ev kazası yaşadığını belirtenlere göre ölçekten aldıkları puanların daha yüksek olduğu sonucuna varılmıştır (pÖğe Assessment Of The Activities Of Daily Living Of The Elderly In Reference To The Thunder Bay Index(2015) Şahin, Hande; Erkal, SibelGiriş: Yaşlıların Thunder Bay ölçeği ile değişen ihtiyaçlarını belirleyerek, günlük yaşam aktivitelerinin Thunder Bay Ölçeği'ne göre değerlendirilmesini amaçlayan bu çalışmaya Kırıkkale ili,Ovacık mahallesinde ikamet eden 175 yaşlı katılmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmada veri toplama aracı olarak "Thunder Bay Ölçeği" ve "Katz Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeği" kullanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde frekans, yüzde, standartsapma, aritmetik ortalama, t testi ve varyans analizi kullanılmıştır. Bulgular: Thunder Bay Ölçeğindeki maddelere ilişkin istatistikler incelendiğinde, en olumlumadde "Geçmişimi kabul edebilirim" ( 3,81), diğer maddelere göre daha olumsuz madde ise"İhtiyacım olduğunda devlet kaynaklarından para temin edebilirim" ( 2,58) maddesidir. Gruportalamaları incelendiğinde, eğitim düzeyi düşük olanların, aylık gelir düzeyi düşük olanların, 4 veüzerinde çocuğa sahip olanların, kiracıların diğer gruplara göre ihtiyaçları konusunda daha olumsuz görüş belirttikleri tespit edilmiştir. Banyo, giyinme, oturma/kalkma, tuvalet, yürüme ve alışveriş esnasında bağımsız olduğunu belirten yaşlıların bağımlı ve yarı bağımlı olduğunu belirten yaşlılara göre daha olumlu görüş belirttikleri saptanmıştırSonuç: Yaşlılık kaçınılmazdır ancak bireyin bağımlılık gereksiniminin en az düzeyde tutulabileceği, ihtiyaçlarının giderilerek yaşam kalitesinin sürdürülebileceği bir yaşlılık mümkündür.Öğe Attitude Towards Early Marriage Scale (Atems): Validity and Reliability Study(2020) Çakmak, Aygen; Özhavzalı, Müzeyyen; Şahin, Hande; Erdem, YurdagülEarly marriage or child marriage generally refers to the case of being married before the age of 18.Early marriages are described as a woman or man being forced to marry before the age of 18 when they do notfeel physiologically or psychologically ready to take on marital or parental responsibilities. The aim of thestudy is to develop a reliable and valid instrument assessing university students’ attitudes towards earlymarriage and investigate the instrument’s validity and reliability. The study was conducted with the datacollected from 883 students studying at the Faculty of Healthy Sciences, Kırıkkale University. KMO andBartlett’s Test, exploratory and confirmatory factor analyses were conducted to examine the scale’s validityand the results of the exploratory factor analysis used for construct validity indicated a construct that explained55.599% of the total variance with factor load values ranging between .356 and .633. The fit indices from theresults of the confirmatory factor analysis were calculated as; RMSEA= 0,069; GFI= 0.889; AGFI= 0.869.The scale consists of 23 items collected under 4 factors. These factors are Social Structure, SubjectiveJudgement, General Judgements and Effects on the Person. Cronbach coefficient for the total of the 23-itemscale under four factors was calculated as Cronbach ? = 0.871. In light of the findings, it can be said that theAttitude towards Early Marriage Scale (ATEMS) has high validity and reliability, adequately strong in termsof measuring the items and is a sufficient scale to determine the level of the construct it is expected to measure.Öğe CAM TAVAN SENDROMU VE MOBBİNG: KADIN SAĞLIK ÇALIŞANLARI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA(2022) Akca, Nesrin; Çakmak, Aygen; Şahin, HandeBu araştırma kadın sağlık çalışanlarının cam tavan sendromu ve mobbing durumlarının incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu sağlık alanında çalışan 259 kadın oluşturmuştur. Araştırmanın verileri “Kişisel Bilgi Formu”, Karaca (2007) tarafından geliştirilen “Cam Tavan Algısı Ölçeği” ve Laleoğlu ve Özmete (2013) tarafından uyarlanan “Mobbing Ölçeği” ile toplanmıştır. Veriler bağımsız örneklemlerde t testi, ANOVA ve Pearson Çarpım Moment Korelasyon analizi ile değerlendirilmiştir. Araştırma sonucuna göre; kadın sağlık çalışanlarının yaş değişkeninin cam tavan algısı ölçeğinin kadınların kişisel tercih algıları alt boyut puanlarında anlamlı bir farklılık oluşturmaktadır. Evli olan kadınların çoklu rol üstlenme, kişisel tercih algıları ve stereotip alt boyutlarına ait puan ortalamalarının bekâr olan gruba göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Kadınların kişisel tercih algıları ile örgüt kültürü ve politikaları alt boyut puanlarında çalışma yılının anlamlı bir farklılık oluşturduğu, ayrıca işlerini hiç sevmediklerini belirten kadınların cam tavan algısı ölçeği toplam puanlarının diğer gruplara göre daha düşük olduğu saptanmıştır. Araştırmada ayrıca kadın sağlık çalışanlarının yaş, medeni durum, çalışma yılı ile işini sevme düzeyinin mobbing ölçeği toplam puanlarında anlamlı bir farklılık oluşturduğu, cam tavan algısı ölçeğine ait puanlar ile mobbing ölçeği puanları arasında ise pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu saptanmıştır.Öğe “Covid-19 Hijyen Ölçeği”: Bir Ölçek Geliştirme Çalışması(2020) Çiçek, Birgül; Şahin, Hande; Erkal, SibelBu çalışma, Covid-19 salgını sürecinde bireylerin hijyen davranışlarını belirlemek için bir ölçekgeliştirilmesi amacıyla planlanmış, farklı sosyoekonomik özelliklere sahip basit rastgele örnekleme yöntemiile ulaşılan 837 yetişkin birey çevrimiçi anket yoluyla çalışmaya katılmıştır. Araştırmaya başlamadan önceHacettepe Üniversitesi Etik Komisyonunun 28 Temmuz 2020 tarihli toplantısında 35853172-200 sayılı etikkurul onayı alınmıştır. Veriler toplandıktan sonra tanımlayıcı bilgiler sayı ve yüzde şeklinde tablolaştırılmış,ölçeğin yapı geçerliliğinin test edilebilmesi için Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) yapılmıştır. İstatistikselanalizler için SPSS v.23.0 ve SPSS AMOS Graphics v23.0 programları kullanılmıştır. Ölçeğin güvenirliği içinCronbach Alpha iç tutarlılık katsayına bakılmış, %95 güven aralığında değerlendirilmiş ve .908 olarakbulunmuştur. Buna göre; Covid-19 Hijyen Ölçeği “yüksek derecede güvenilir” olduğu belirlenmiştir. Sonuçolarak Covid-19 salgın döneminde bireylerin kişisel ve genel hijyene yönelik davranışlarını belirlemekamacıyla “Salgınla Değişen Hijyen Davranışları”, “Ev Hijyeni”, “Sosyal Mesafe ve Maske Kullanımı”,Alışveriş Hijyeni”, “El Hijyeni” ve “Dışarıdan Eve Gelindiğinde Hijyen” olmak üzere 6 alt boyuttan oluşan27 maddelik “Covid-19 Hijyen Ölçeği” geliştirilmiştir. Ölçekte 5’li derecelendirme (5 puan ‘Her zaman’, 1puan ‘Hiçbir zaman’) kullanılmıştır. Ölçekten alınabilecek en düşük puan 27, en yüksek puan ise 135’tir.“Covid-19 Hijyen Ölçeği’nin yapı ve kapsam geçerliliğinden elde edilen sonuçlar; ölçeğin konuyla ilgiliçalışmalarda geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı olarak kullanılabileceğini göstermektedir.Öğe COVID-19 SALGIN DÖNEMİNDE BİREYLERİN KİŞİSEL VE GENEL HİJYEN DAVRANIŞLARININ İNCELENMESİ(2021) Çiçek, Birgül; Şahin, Hande; Erkal, SibelCovid-19 salgın döneminde bireylerin kişisel ve genel hijyen davranışlarının incelenmesi amacıyla planlanan buçalışmaya; farklı sosyo demografik özelliklere sahip 837 yetişkin birey katılmıştır. Araştırmanın verileri, Çiçek,Şahin ve Erkal (2020) tarafından geliştirilen 27 madde ve 6 alt boyuttan oluşan COVID-19 Hijyen Ölçeği veKişisel Bilgi Formundan oluşan çevrim içi anket formu ile sosyal medya aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmada,bireylerin salgın sürecinde kişisel ve genel hijyen davranışlarının cinsiyet, eğitim düzeyi ve salgın dönemindetemizlik malzemelerine daha fazla bütçe ayırma durumlarından etkilendiği sonucuna varılmıştır (p<0.05). Altboyutlar açısından incelendiğinde ise; ?el hijyeni?ne ilişkin davranışları sergileme düzeyi; yaş, gelir düzeyi,birlikte yaşanılan kişi sayısı, yaşanılan yer, kronik hastalığa sahip olma durumu, kamu spotlarının bilgi artışınaetkisi değişkenlerinden etkilendiği, ?ev hijyeni?ne ilişkin davranışları sergileme düzeyinin ise gelir düzeyi veyaşanılan yerden etkilendiği belirlenmiştir. Elde edilen bulgular, alan yazında konuyla ilgili yapılmış kısıtlıliteratür ile tartışılmış, önerilerde bulunulmuşturÖğe Covid-19 Salgın Döneminde 0-6 Yaş Grubu Çocuklarda Ev Kazaları ve İlişkili Faktörler: Türkiye Örneği(2022) Çiçek, Birgül; Şahin, Hande; Erkal, SibelBu araştırmada, Covid-19 salgın döneminde 0-6 yaş grubu çocukların ev kazası geçirme durumları ve ilişkili faktörler açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu tüm çocukları 0-6 yaş grubunda olan, Covid-19 salgın sürecinde evden ya da esnek çalışma sistemiyle çalışan, farklı sosyo demografik özelliklere sahip, çalışmaya katılmayı gönüllü olarak kabul eden 540 ebeveyn oluşturmaktadır. Ayrıca kaza ile ilişkili faktörlerin incelenmesinde ise çocukların yaşadığı 134 ev kazasının verilerinden yararlanılmıştır. Bu çalışma, Hacettepe Üniversitesi Etik Komisyonu tarafından 8 Haziran 2021 tarihinde yapılan toplantıda (Sayı: E- 35853172) etik açıdan uygun bulmuştur. Araştırma verileri, araştırmacılar tarafından hazırlanmış anket formu ile elde edilmiştir. Hazırlanan anket formunun ilk bölümünde ebeveynlerin sosyo-demografik bilgilerini, ikinci bölümde ev kazası geçiren çocuklara ilişkin bilgiler ile yaşanılan eve ilişkin özellikleri belirlemeye yönelik sorular bulunmaktadır. Son bölümde ise Turan, Altundağ-Dündar, Yorgancı ve Yıldırım (2010) tarafından oluşturulan 20 maddelik evlerin ev kazası açısından durumunu ortaya koyan “ev kazası güvenlik testi” kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; Covid-19 salgın döneminde 0-6 yaş çocukların karşılaştığı 134 (%24.8) ev kazasının %58,2’sinin erkek çocukları tarafından yaşandığı, düşme kazalarının ilk sırada geldiği, ev kazası geçiren çocukların yarıdan biraz fazlasının (%54,5) oturma odasında kaza geçirdiği belirlenmiştir. Araştırma kapsamına alınan ebeveynlerin ev kazası güvenlik testi puanlarının 0-6 yaş çocukların Covid-19 salgın döneminde ev kazası geçirme durumu, ebeveynlerin ev kazaları ile ilgili bilgilendirme/eğitim alma durumu ve sahip olunan çocuk sayısı açısından incelendiğinde istatistiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmiştir (p<0,05) Elde edilen bulgular, salgın öncesi ve salgın döneminde yapılan çalışmalar ile tartışılmış, salgın döneminde çocuklarda yaşanabilecek ev kazalarının önlenmesi amacıyla açısından bireylere, ilgili kurum ve kuruluşlara önerilerde bulunulmuştur. Salgın döneminde konu ile ilgili az sayıda akademik çalışmalara rastlanıldığından; bu çalışmanın alan yazındaki boşluğu doldurarak alana katkı sağlayacağı, konu ile ilgili yapılacak benzer çalışmalara öncülük edeceği düşünülmektedir.Öğe Covid-19 Salgın Döneminde Üniversite Öğrencilerinin Akıllı Telefon Bağımlılığının İncelenmesi(2021) Çiçek, Birgül; Şahin, Hande; Erkal, SibelBu çalışma, Covid-19 salgını ile birlikte yaşamlarında ilk kez küresel çapta salgına tanıklık eden öğrencilerin salgın döneminde akıllı telefon bağımlılığı riskinin farklı demografik özellikler açısından incelenmesini amaçlamaktadır. Ayrıca çalışmada öğrencilerin salgın öncesi ve salgın dönemindeki telefon kullanım süresini, sürenin artışı söz konusu ise kullanım amacını, kullanılan özellikler ve programlar açısından karşılaştırmalar da yapılmıştır. Araştırmaya Türkiye’de üniversite eğitimine devam eden farklı sosyo-demografik özelliklere sahip öğrenciler (n=337) katılmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre; öğrencilerin Covid-19 salgın döneminde telefon kullanım sürelerinin arttığı ve akıllı telefonu en çok gündemdeki haberleri takip etmek ve görüntülü konuşmak/haberleşmek amacıyla kullandıkları belirlenmiştir. Ayrıca salgın öncesinde günde ortalama 6, salgın döneminde 8 saatten fazla akıllı telefon kullanan, telefonunu günde 41 kereden fazla kontrol eden ve akıllı telefon bağımlısı olduğunu düşünen öğrencilerin, diğer öğrencilere göre akıllı telefon bağımlılığı riski taşıdığı saptanmıştır. Elde edilen bulgular konuyla ilgili salgın öncesinde ve salgın döneminde yapılan sınırlı sayıdaki çalışmalarla tartışılmış ve önerilerde bulunulmuştur.Öğe DETERMINATION OF ECOLOGICAL FOOTPRINT AWARENESS OF PRESCHOOL TEACHER CANDIDATES(2018) Şahin, Hande; Erkal, Sibel; Ateşoğlu, LeylaEcological footprint is biologically the fertile soil and water area needed to produce the resourcesthat an individual, community or activity consumes and to dispose of the waste created withcurrent technology and resource management. Ecological footprint also refers to the associationof sustainability between the rate of human consumption of earth resources and health of theecosystem. Knowledge of the meaning and components of ecological footprint, as well as, whatneeds to be done to reduce it would enable students to more readily convert this informationinto a positive attitude and behavior. Therefore, this study was planned and conducted in orderto investigate ecological footprint awareness in preschool teacher candidates with respect totheir demographic characteristics. The study group comprised 170 teacher candidates whoattended Kırıkkale University, Faculty of Education, Department of Primary Education, Division ofPreschool Education. The \"Ecological Footprint Awareness Scale\" developed by Coşkun andSarıkaya in 2013 was used as the data collection instrument. T test for two groups and ANOVA formore groups were used in data analysis. The study results revealed significant differences withrespect to age, gender, monthly income, parental education level, source of environmentaleducation and environmental perspective (p <0.05).Öğe Determination Of Ecological Footprint Awareness Of Preschool Teacher Candidates(2018) Şahin, Hande; Erkal, Sibel; Ateşoğlu, LeylaEcological footprint is biologically the fertile soil and water area needed to produce the resources that an individual, community or activity consumes and to dispose of the waste created with current technology and resource management. Ecological footprint also refers to the association of sustainability between the rate of human consumption of earth resources and health of the ecosystem. Knowledge of the meaning and components of ecological footprint, as well as, what needs to be done to reduce it would enable students to more readily convert this information into a positive attitude and behavior. Therefore, this study was planned and conducted in order to investigate ecological footprint awareness in preschool teacher candidates with respect to their demographic characteristics. The study group comprised 170 teacher candidates who attended Kırıkkale University, Faculty of Education, Department of Primary Education, Division of Preschool Education. The "Ecological Footprint Awareness Scale" developed by Coşkun and Sarıkaya in 2013 was used as the data collection instrument. T test for two groups and ANOVA for more groups were used in data analysis. The study results revealed significant differences with respect to age, gender, monthly income, parental education level, source of environmental education and environmental perspective (p <0.05).Öğe EVALUATION OF HOME ACCIDENTS AND FALL BEHAVIORS OF ELDERLY(2016) Şahin, Hande; Erkal, SibelGiriş: Yaşlıların son bir yıl içerisinde ev kazası geçirme durumlarını belirlenmesi ve düşme davranışlarının düşme davranışları ölçeğine göre değerlendirilmesini amaçlayan bu çalışmaya Kırıkkale ili, Ovacık mahallesinde ikamet eden 175 yaşlı katılmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmada veri toplama aracı olarak \"Yaşlılar İçin Düşme Davranışları Ölçeği\" kullanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde standart sapma, aritmetik ortalama, ikili gruplar için t testi, ikiden daha fazla grup için ise varyans analizi kullanılmıştır. Bulgular: Yaşlıların yarıdan fazlasının (%59.4) son bir yıl içinde ev kazası geçirdiği, düşme kazası geçirenlerin (70.2) ve mutfakta kaza geçirenlerin (%31.7) ilk sırada yer aldığı belirlenmiştir. Yaşlıların düşme davranışlarının ortalaması 4'lü ölçekte 2,85 olarak belirlenmiştir. Yaşlıların düşme davranışlarının kaza tipi ve kaza alanı değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermiştir (p<0,05). Grup ortalamaları incelendiğinde kesik sonucu yaralananların ve mutfakta kaza geçirenlerin düşme davranışları ortalamasının diğer gruplara göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Sonuç: Kadınların, yüksekokul mezunlarının, tek çocuğu olanların, yalnız yaşayanların düşme davranışlarının ortalaması diğer gruplara göre daha yüksek bulunmuştur.Öğe Evaluation Of Home Accidents And Fall Behaviors Of Elderly(2016) Şahin, Hande; Erkal, SibelGiriş: Yaşlıların son bir yıl içerisinde ev kazası geçirme durumlarını belirlenmesi ve düşme davranışlarının düşme davranışları ölçeğine göre değerlendirilmesini amaçlayan bu çalışmaya Kırıkkale ili, Ovacık mahallesinde ikamet eden 175 yaşlı katılmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmada veri toplama aracı olarak "Yaşlılar İçin Düşme Davranışları Ölçeği" kullanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde standart sapma, aritmetik ortalama, ikili gruplar için t testi, ikiden daha fazla grup için ise varyans analizi kullanılmıştır. Bulgular: Yaşlıların yarıdan fazlasının (%59.4) son bir yıl içinde ev kazası geçirdiği, düşme kazası geçirenlerin (70.2) ve mutfakta kaza geçirenlerin (%31.7) ilk sırada yer aldığı belirlenmiştir. Yaşlıların düşme davranışlarının ortalaması 4'lü ölçekte 2,85 olarak belirlenmiştir. Yaşlıların düşme davranışlarının kaza tipi ve kaza alanı değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermiştir (p0,05). Grup ortalamaları incelendiğinde kesik sonucu yaralananların ve mutfakta kaza geçirenlerin düşme davranışları ortalamasının diğer gruplara göre daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Sonuç: Kadınların, yüksekokul mezunlarının, tek çocuğu olanların, yalnız yaşayanların düşme davranışlarının ortalaması diğer gruplara göre daha yüksek bulunmuştur.Öğe EXAMINATION OF THE RELATIONSHIP BETWEEN THE STATUS OF EXPERIENCING HOME ACCIDENT OF ELDERLY AND ADAPTATION DIFFICULTIES(2020) Yılmaz, Nihan; Şahin, Hande; Erkal, SibelThis study was planned and carried out to examine the relationship between home accident and adaptation difficulties of the elderly. The population of the study consisted of elderly people aged 65years and older residing. In the research, systematic sampling method was used and a total of 506 elderly people. In the study, “Assessment Scale of Adaptation Difficulty for the Elderly” which was developed by Şişman & Kutlu (2016) was used. In the study, it was determined that 15.2% of the elderly experienced an accident in the last year and 62.3% of them were falling accidents. When the descriptive statistics for the subscales of Assessment Scale of Adaptation Difficulty for the Elderly were examined, adaptation difficulty is high in all four subscales. The relationship between experiencing an accident in the last year by the elderly and all of the subscales was found significant (p<0.05). All of the subscale scores for those who have experienced an accident in the last year are higher than those who didn’t experience an accident. This situation shows that elderlies who have experienced a home accident in the last year have more difficulty in adaptation.Öğe Healthy life style behaviors and quality of life of individuals during the COVID-19 outbreak(IGI Global, 2021) Arslan, Kübra; Çiçek, Birgül; Şahin, Hande; Erkal, SibelThis chapter aims to determine the effect of the Covid-19 epidemic period on individuals' healthy lifestyle behaviors and quality of life. This study was conducted with 370 individuals selected by simple random sampling using a survey technique. The data of the research was collected by questionnaire form. The 'Healthy Lifestyle Behaviors Scale II' validity and reliability studies of which were conducted by Bahar et al. (2008), and the 'Quality of Life Scale Short Form' adapted by Eser et al. (1999) were used the measure healthy lifestyle behaviors and quality of life of individuals. The Mann-Whitney U (MWU) and Kruskal-Wallis (KW) tests were used. According to the results, quality of life and healthy life behaviors of the individuals participating in the study were above average. To prevent the adverse situations that may arise in individuals' healthy lifestyles and quality of life, it can be ensured that leisure activities are rearranged according to the existing conditions and individuals' awareness of this is increased. © 2021, IGI Global.Öğe Hemşirelik Öğrencilerinin Yaşlılara Yönelik Tutumlarının Belirlenmesi(2017) Şahin, Hande; Erdem, YurdagülBu araştırma, Hemşirelik öğrencilerinin yaşlılara yönelik tutumlarını belirlemek amacıyla planlanmıştır. Tanımlayıcı tipte olan bu araştırma, 2015-2016 eğitimöğretim yılı güz döneminde Kırıkkale Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü'nde öğrenim gören toplam 321 birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü sınıf öğrencileri ile gerçekleştirilmiştir. Verilerin elde edilmesinde anket formu ve UCLA Yaşlı Tutumu Ölçeği kullanılmıştır. Sonuçların değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler, Kruskal Wallis, Mann Whitney istatistik analiz yöntemleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin cinsiyeti ve sınıfı ile ölçek toplam puanı arasında anlamlı ilişkiler belirlenirken, en uzun süre yaşanılan yer, evde kendisi ile birlikte bir yaşlının yaşama durumu, büyükanne-büyükbabanın yaşama yeri, daha önceden huzurevi ziyaretinde bulunma durumu ile ölçek toplam puanı arasında anlamlı ilişkiler belirlenmemiştirÖğe Kadının Güçlendirilmesi Üzerinde Sosyo-Demografik Faktörlerin Etkisinin İncelenmesi(2023) Şahin, Hande; Eryılmaz, RukiyeBu çalışma kadınların güçlendirilmesi üzerinde sosyo-demografik faktörlerin etkisinin incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Bu araştırma tanımlayıcı tipte bir çalışma olup araştırmanın çalışma grubunu, Kırıkkale ilinde Seyrantepe, Yuva ve Ovacık Mahallelerinde yaşayan farklı sosyo-demografik özelliklere sahip, çalışmaya katılmayı gönüllü olarak kabul eden 409 kadın oluşturmaktadır. Çalışmada Seyrantepe Mahallesi üst, Ovacık Mahallesi orta ve Yuva Mahallesi alt sosyo-ekonomik koşullara sahip mahalleler olarak değerlendirilmiştir. Araştırma verileri araştırmacılar tarafından hazırlanan anket formu ile toplanmıştır. Anket formu 2 bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, çalışmaya katılan kadınlara ilişkin sosyo-demografik bilgilere yer verilmiştir. İkinci bölümde ise, Amerika Kalkınma Kuruluşunun (USAID) Değişim İçin İletişim Projesi (Change) kapsamında derlediği ve Baydur ile Uçan tarafından (2016) Türkçeye uyarlanan “Kadınların Güçlendirilmesi Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde frekans, yüzde, ortalama ve standart sapma gibi tanımlayıcı istatistikler, değişkenler arasında ilişki ve anlamlı bir farklılık olup olmadığının belirlenmesi için grup sayısı iki ise İki Grup Arasındaki Farkın Anlamlılık Testi, grup sayısı ikiden fazla ise Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; örneklem grubunun “Kadınların Güçlendirilmesi Ölçeği” alt ölçeklerinden aldıkları puanlar incelendiğinde; kadınların yeterince bağımsız hareket edebildiği, aile baskısı altında olmadığı ve ekonomik güvencesinin çok yüksek olmadığı belirlenmiştir. Ayrıca kadınların yaş, eğitim ve medeni durum, çocuk sayısı, ikamet ettikleri mahalle, aylık gelir düzeyi, ilk evlilik yaşı ve çalışma durumu gibi sosyo-demografik değişkenler ile Kadınların Güçlendirilmesi Ölçeği alt ölçekleri arasında anlamlı farklar saptanmıştır.Öğe Ortaokula Devam Eden Öğrencilerin Algıladıkları Sosyal Desteğin Okul Tükenmişliğine Etkisinin İncelenmesi(2017) Çakmak, Aygen; Şahin, HandeAraştırmada, ortaokula devam eden öğrencilerin algıladıkları sosyal desteğin okul tükenmişliğine olan etkisini incelemek ve bazı sosyo-demografik özelliklerin algılanan sosyal destek ve okul tükenmişliği puan ortalamalarında farklılık oluşturup oluşturmadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma grubunu, Kırıkkale il merkezinde bulunan ortaokulların 5., 6., 7. ve 8. sınıflarına devam eden 393 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmada ortaokul öğrencilerinin algılanan sosyal destek düzeylerini belirlemek için Turner, Frankel ve Levin (1983) tarafından geliştirilen ve Türkçe'ye uyarlaması Duyan, Gelbal ve Çalık Var (2013) tarafından yapılan "Sosyal İlişki Unsurları Ölçeği" ile Aypay (2011) tarafından geliştirilen "Ortaöğretim Öğrencileri İçin Okul Tükenmişliği Ölçeği" kullanılmıştır. Araştırma sonucunda cinsiyet ve sınıf değişkeni ile Sosyal İlişki Unsurları Ölçeği'nin sadece aile desteği alt boyut puanı açısından; baba eğitim durumu ve aile gelir durumu ile aile destek ve arkadaş desteği alt boyut puanları arasında; baba yaşı ile sadece arkadaş desteği alt boyut puanları arasında anlamlı farklılık görülmektedir. Ayrıca ortaokul öğrencilerinin okul tükenmişlik düzeyleri cinsiyet, sınıf düzeyi, gelir durumu, anne-baba yaşı ile anne-baba eğitim durumuna göre anlamlı düzeyde farklılaşmaktadırÖğe Pandeminin Kadına Yönelik Şiddet Üzerine Etkisinin Yazılı Basına Yansıyan Olgular Üzerinden İncelenmesi(2021) Şahin, Hande; Çakmak, Aygen; Erdem, YurdagülBu çalışmada, pandeminin kadına yönelik şiddet üzerine etkisinin yazılı basına yansıyan olgular üzerinden incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada kadına yönelik şiddet haberleri tirajı en yüksek üç ulusal gazetenin çevrimiçi sürümlerinde 10.03.2019 ve 10.03.2021 tarihleri arasında retrospektif olarak incelenmiştir. Bu gazetelerde “kadına yönelik şiddet,”,, “kadın cinayeti,”,, “öldürülen kadınlar,” “kadın kurban,” “kadın istismarı” ve “darp edilen kadın” anahtar sözcükleri kullanılarak tarama yapılmıştır. Farklı gazetelerde yer alan aynı haber ya da haftanın farklı günlerinde tekrar yayınlanan aynı haberler bir kez ele alınmıştır. Pandemi öncesi 98, pandemi döneminde 138 olmak üzere toplamda 236 habere ulaşılmıştır. Çalışma sonucunda şiddet mağduru kadınların büyük kısmının evli olduğu, pandemi öncesi ve pandemi döneminde şiddete eşleri tarafından ve “kıskançlık” nedeniyle maruz kaldıkları, özellikle pandemi döneminde kadının ayrılmak istediği için daha fazla şiddet gördüğü ve Ege Bölgesi ile Karadeniz Bölgesi’nde kadına yönelik şiddete dair gazete haberlerinde artış olduğu belirlenmiştir. Özellikle pandemi öncesi ve sonrasında gazete haberlerine yansıdığı şekliyle kadınlara uygulanan şiddet türünün fiziksel şiddet olduğu, kadınların ateşli silah ile öldürülmesinin pandemi döneminde pandemi öncesine göre daha yoğun görüldüğü ve kadınların bu şiddete kendi evlerinde ve genel olarak bakıldığında gündüz vakitleri maruz kaldıkları saptanmıştır. Pandemi döneminde gazete haberlerine yansıyan şiddet olayı sonucu gerçekleşen kadın cinayeti vakalarının ve tutuklu durumundaki şiddet faillerinin oranlarında artış olduğu belirlenmiştir.Öğe Research On University Students' Attitudes About Elders And Elder Discrimination(2015) Şahin, HandeGiriş: Bu araştırma, üniversite öğrencilerinin yaşlı ayrımcılığına ilişkin tutumlarını belirlenmekamacıyla planlanmış ve yürütülmüştür.Gereç ve Yöntem: Araştırmanın örneklemine Karabük Üniversitesi İktisadi ve İdari BilimlerFakültesi'nde öğrenim gören 584 öğrenci alınmıştır. Çalışma protokolü etik komite tarafındanonaylanmış ve onay çalışmaya katılmayı kabul edenlere bildirilmiştir. Veri toplama aracı olarak"Yaşlı Ayrımcılığı Tutum Ölçeği" kullanılmıştır. Ölçek, "yaşlının yaşamını sınırlama" alt boyutu,"yaşlıya yönelik olumlu ayrımcılık" alt boyutu ve "yaşlıya yönelik olumsuz ayrımcılık" alt boyutlarından oluşmaktadır.Bulgular: Araştırmaya alınan öğrencilerin %37,3'ü erkek, %62,7'si de kızdır. "Yaşlıların Yaşamını Sınırlama" alt boyutunda en olumlu tutum "Yaşlıların bakımı aile bireyleri tarafından ekonomik yük olarak görülmemelidir" maddesinde, "Yaşlıya Yönelik Olumlu Ayrımcılık" alt boyutuna ilişkin "Sıra beklenmesi gereken yerlerde yaşlılara öncelik verilmelidir" maddesinde ve "Yaşlıya Yönelik Olumsuz Ayrımcılık" alt boyutuna ilişkin ise "Yaşlıların temel sorumluluğu ev ve mutfak işleri,torun bakımı gibi konularda çocuklara yardımcı olmaktır" maddelerinde gösterilmiştir.Sonuç: Karabük Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde öğrenim gören öğrencilerin yaşlı ayrımcılığı ile ilgili olumlu tutuma sahip oldukları belirlenmiştir. Gençler yaşlı bireylere saygı göstermekte ve onları önemsemektedirlerÖğe Stress Factors of Women During the COVID-19 Pandemic(2022) Çakmak, Aygen; Özhavzalı, Müzeyyen; Şahin, Hande; Taştan, Nuray; Güler, Ayşe; Belen, Fatıma Zeynep; Akgül, Ceylan SülüThis study aimed to examine the stress factors caused by the COVID-19 pandemic and the social isolation due to this pandemic in women and reveal whether various variables created a difference in stress responses. The study group consisted of 1515 female individuals aged between 18-65 years who voluntarily accepted to participate in the study. The research data were collected using the \"Personal Information Form\" prepared by the researchers, the \"Questionnaire\" including questions about the COVID-19 pandemic process, and the \"Resilience Scale\" adapted to Turkish by Doğan (2015). According to the study results, the pandemic process increased the anxiety level of 82.4% of women, adversely affected the future expectations of 80.9%, and increased the level of unhappiness in 77.5%. The other results of the study show that 63.8% of women felt lonely during this process, anger levels increased in 64.2%, sleep patterns were disturbed in 73.3%, 81.3% of women started to spend more time with their family, and 66.9% felt psychologically weak. Of the participants, 60.3% experienced more domestic conflicts in this process, 65.2% needed more social support, 66.8% needed more psychological support, 70.1% needed more economic support, and 91.4% were more worried about their family members. As a result of the study, it was also revealed that the resilience of the female participants increased with an increase in their age. Concerning educational status, the Resilience Scale mean scores of the women who were high school graduates were higher than those of secondary school, university graduates, and individuals with graduate degrees. The Resilience Scale mean scores of women who indicated their income as higher than their expenses, who lost their jobs due to the pandemic and who had no children were lower. In order to carry out this study, Ethics Committee permission was obtained with the letter dated 10/12/2020 and numbered 2020/13 of Kırıkkale University Non-Interventional Research Ethics Committee.