Yazar "Aslan, Mehmet Ali" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Ticari defterlerin ispat kuvveti(Kırıkkale Üniversitesi, 2022) Aslan, Mehmet Ali; Kalender, EmreTicari defterlere ilişkin kanuni düzenlemeler mevzuatımızda dağınık bir şekilde yer almaktadır. Ticari defterlerin şekil ve esasları Türk Ticaret Kanunu ile düzenlenirken, ticari defterlerde yer alan vergi veya muhasebe ile ilgili kayıtlara ilişkin hükümler Vergi Usul Kanunumuzda yer almaktadır. Kooperatifler Kanunu, Bankacılık Kanunu veya Sermaye Piyasası Kanunu gibi kanunlarda ise konularına göre özel nitelikte ticari defterlerin kapsamlarını düzenlemiştir. Ticari defterlerin içerdiği kayıtların, ticari hayatın devamlılığı açısından oluşturduğu önem nedeniyle kanun koyucular tarafından daima düzenleme altına alınan belgeler olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak bu tutum, ticari defterin delil mahiyetiyle yargılamalarda ispat aracı olarak kullanılması şeklinde gündeme geldiğinde, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, mülga kanunların aksine ticari defterin sahibi olan tacir lehine veya aleyhine delil oluşturma fonksiyonun kaldırılması yönünde tercihte bulunmuştur. Ticari defterlerin ispat kuvvetinin ortadan kaldırılması Türk Ticaret Kanunun tasarı aşamasında doktrinde fazlasıyla eleştirilen bir durumdu. Nitekim yapılacak düzenlemenin hukukumuzda uygulanan senetle ispat mecburiyetine olan bağımlılığın daha da artıracağı ve uygulamamızda ticari defterin delil olarak kullanılmasına çokça başvurulması gerekçeleri dikkate alınarak 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa alınmayan hükümler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenmiştir. Yapılan yeni düzenlemeler ile mülga kanundaki tartışılan; ismen belirsiz defter, tamamlayıcı yemin, kesin delil niteliği gibi hususlara çözümler getirilmişse de madde metninde kullanılan dil ve ifadeler lafzi yorumla hareket ederek değerlendirildiğinde çok ciddi mağduriyetlere yol açacak şekildeydi. Gerek TTK'da 6355 sayılı kanunla yapılan değişiklikler gerekse HMK'da 7251 sayılı kanunla yapılan değişiklerle sorunlar giderilmeye çalışılmış ve ticari defterlerin ispat hukukuna dair gücü sağlamlaştırılmaya çalışılmıştır. Ticari defterlerin ispat kuvveti; ticari işletmelerin mali durumlarını göstermesi, alacak ve borç ilişkilerini içermesi, üçüncü kişilerle yapılan hukuki işlemlerin tespiti, genel kurul veya yönetim kurullarında alınan kararların belgelendirilmesi gibi hukuki uyuşmazlıklarda kanunun belirlediği şartları sağlaması koşuluyla kendini göstermekte ve bu kapsamda yer alan ticari defterler sahibi lehine veya aleyhine delil olarak kullanılabilmektedir.