Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Atay, Rabia" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • [ X ]
    Öğe
    #YOK
    (Kırklareli Üniversitesi, 2022) Atay, Rabia; Yılmaz, Özgenur
    Gebelik Planlayan Kadınlarda Mikrobiyota Farkındalık Düzeylerinin Belirlenmesi Son zamanlarda yapılan çeşitli çalışmalarda mikrobiyotanın sağlık üzerindeki önemli etkileri olduğu ortaya çıkarılmıştır. Bununla birlikte gün geçtikçe mikrobiyotanın önemi herkes tarafından anlaşılmaya başlamıştır. Ancak yapılan çeşitli çalışmalarda bireylerin mikrobiyota, mikrobiyom, probiyotik, prebiyotik gibi kavramları tam olarak bilmediği ya da yanlış veya eksik bilindiği görülmektedir. Mikrobiyotanın jinekolojik ve obstetrik sağlık ile yenidoğan sağlığı üzerindeki önemli etkileri araştırılan önemli konu başlıklarındandır. Bu araştırmada gebelik planlayan kadınların mikrobiyota farkındalık düzeylerini belirlemek amaçlandı. Kesitsel tipte tanımlayıcı araştırma tipindeki çalışma Şubat 2022-Temmuz 2022 tarihleri arasında Kırklareli Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvuran ve gebelik planlayan 417 kadın katılımcı ile yapıldı. Araştırma verileri yüz yüze görüşülerek anket yöntemiyle toplandı. Veri toplama aracı olarak mikrobiyota farkındalık ölçeği kullanıldı. Verilerin analizinde SPSS 25.0 kullanıldı. Katılımcıların eğitim durumlarına göre mikrobiyota farkındalık puanları, genel bilgiler, ürün bilgisi, kronik hastalık ve probiyotik ve prebiyotik alt boyut puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu, eğitim durumu lisans ve lisansüstü olan kadınların farkındalığının daha yüksek olduğu saptandı. 25 yaş altı olan katılımcıların mikrobiyota farkındalık puanları, ürün bilgisi ve probiyotik ve prebiyotik alt boyut puanları daha düşük olduğu görüldü. Katılımcıların yaşadıkları yerlere göre kronik hastalık alt boyut puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görüldü. İl merkezinde yaşayan kadınların farkındalığı köyde yaşayan kadınlara göre daha yüksek olduğu saptandı. Katılımcıların hanede yaşayan kişi sayılarına göre mikrobiyota farkındalık puanları, ürün bilgisi ve kronik hastalık alt boyut puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görüldü. Haneden yaşayan kişi sayısı 2 ve 4 olan kadınların farkındalığı hanede 6 kişi yaşayan kadınlara göre daha yüksek olduğu saptandı. Katılımcıların gebelik sayılarına göre kronik hastalık alt boyut puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görüldü. Hiç gebelik geçirmemiş kadınların farkındalığı 3 ve 4 kez gebelik geçirmiş kadınlara göre daha yüksektir. Katılımcıların kronik hastalık bulunma durumlarına göre ürün bilgisi alt boyut puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu görülmektedir. Kronik hastalığı bulunan kadınların ürün bilgisi farkındalığı kronik hastalığı bulunmayan kadınlara göre daha yüksek olduğu saptandı. Mikrobiyota farkındalık ölçeği 20 madde ve 4 alt boyuttan oluşmaktadır. Mikrobiyota farkındalık puanları, genel bilgiler, ürün bilgisi, kronik hastalık ve probiyotik ve prebiyotik alt boyutlarında yer alan ifadelere katılımcıların verdiği yanıtlar değerlendirildi. "İnsan vücudu çok sayıda mikroorganizma içermektedir", "Probiyotik ürünlerin neler olduğu hakkında bilgim var", "Prebiyotik ürünlerin neler olduğu hakkında bilgim var", "Probiyotikler düzenli olarak tüketilmelidir", "Probiyotik kullanımının ishal sorununu çözebileceğini düşünüyorum" ve Probiyotik kullanımının kabızlık sorununu çözebileceğini düşünüyorum" ifadelerine verdikleri cevaplar "katılıyorum" şeklinde olup, oranlar sırasıyla %29,5, %46,3, %43,2, %49,4, %44,4 ve %45,8'dir. Katılımcıların "Bağırsak mikrobiyotası bebek anne karnındayken oluşmaya başlamaktadır", "Anne sütü ile beslenme bebeğin bağırsak mikrobiyotasını olumlu yönde etkiler" ifadelerine verdikleri cevaplar "katılıyorum" şeklinde olup, oranlar sırasıyla %48,2, %40,3'dür. Katılımcıların "Antibiyotik kullanımı bağırsak mikrobiyotasını olumsuz yönde etkiler","Beslenme şekli bağırsak mikrobiyotasını etkileyen önemli faktörlerden biridir" ifadelerine verdikleri cevaplar "katılıyorum" şeklinde olup, oranlar sırasıyla %43,2,%48,4 olarak bulundu. Katılımcıların "Bağırsak mikrobiyotasında meydana gelen bozulmalar obeziteye neden olur", "Mikrobiyotada meydana gelen değişiklikler bağırsak kanseri ile ilişkilidir", "Bağırsak mikrobiyotasında meydana gelen bozulmalar diyabete (şeker hastalığı) neden olur", "Bağırsaklarda zararlı bakteri sayısında meydana gelen artış alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmasına neden olabilir", Bağırsak mikrobiyotasında meydana gelen değişiklikler çölyak hastalığıyla ilişkilidir", "Bağırsak mikrobiyotası ile depresyon ve alzheimer hastalıkları arasında ilişki vardır" ifadelerine verdikleri "kararsızım" şeklindeki cevaplara ilişkin oranlar sırasıyla %30,9, %50,1, %41,5, %47,5, %57,3, %49,2 olarak belirlendi. Eğitim durumu, yaş, yaşanılan yer, hanede yaşayan kişi sayısı, gebelik sayısı, kronik hastalık bulunma durumlarına göre mikrobiyota farkındalık düzeyini etkilemektedir. Araştırmaya katılan katılımcıların probiyotik ürünlerin hakkında bilgi sahibi oldukları, probiyotiklerin düzenli tüketilmelerinin gerektiğini bildikleri ve probiyotiklerin ishal ve kabızlık sorunlarını giderebileceğini bildikleri sonucuna ulaşılmıştır. Katılımcıların vermiş oldukları bu cevaplar incelendiğinde; probiyotiklerin kabızlık ve ishal sorununda hekimler tarafından önerilmesinden kaynaklanan bilgileri olabileceği görüşünü ortaya çıkarılabilir. Anne sütü ile beslenme bebeğin bağırsak mikrobiyotasını olumlu yönde etkiler" ifadelerine verdikleri "katılıyorum" şeklindeki cevaplar halk arasında anne sütünün bebek beslenmesindeki öneminin biliniyor olmasından kaynaklanabilir. Katılımcılarım antibiyotik kullanımına ilişkin vermiş oldukları yanıtlar değerlendirildiğinde antibiyotik kullanımı konusunda farkındalığı yüksek olan bireyler olduğu şeklinde yorumlanabilir. Ayrıca beslenme şeklinin bağırsak mikrobiyotasını etkilediğinin bilindiği de değerlendirilebilir. Ancak mikrobiyotanın bağırsak kanseri, diyabet, çölyak, depresyon ve Alzheimer hastalıkları arasındaki ilişkinin tam olarak bilinmediği ise verdikleri kararsız yanıtlardan açıkça anlaşılmaktadır. Araştırmaya katılan Mikrobiyota farkındalık puanları, genel bilgiler, ürün bilgisi, kronik hastalık ve probiyotik ve prebiyotik alt boyutlarıyla ilgili bilgi karmaşasının olduğu ve özellikle mikrobiyotanın hastalıklarla olan ilişkisini eksik bildiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenle gebelik planlayan kadınlarda mikrobiyotanın sağlıkla olan ilişkisini konu alan "anne sütü mikrobiyotası ve bebek beslenmesi", "mikrobiyota ve kadın sağlığındaki önemi", "mikrobiyota ve kronik hastalıklar ilişkisi" başlıklarını hedefleyen eğitim programlarının yapılması ve kadınların bu eğitim programlarına katılmalarının teşvik edilmesi önerilmektedir. Anahtar sözcükler: Mikrobiyota, Farkındalık, Kadın, Sağlık, Gebelik

| Kırıkkale Üniversitesi | Kütüphane | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Kırıkkale Üniversitesi, Kırıkkale, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim