Yazar "Ayan, Fazilet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Lomber dejeneratif disk, spinopelvik parametreler, modic değişiklik, paraspinal kas kitlesi, yağ infiltrasyonu ve akut faz reaktanları arasındaki ilişkilerin araştırılması(Kırıkkale Üniversitesi, 2022) Ayan, Fazilet; Kültür, TurgutAmaç: Lomber dejeneratif disk tanılı hastalarda, disk dejenerasyonu, paraspinal kas değişimleri, spinopelvik parametreler, modic değişiklikler, ağrı düzeyleri ve enflamasyon parametreleri arasındaki ilişkileri araştırmaktır. Materyal ve Metod: Bu retrospektif çalışmaya, bel ağrısı şikayeti ile kliniğimize başvurarak lomber dejeneratif disk hastalığı tanısı konulmuş, hastane kayıtlarımızda lomber magnetik rezonans görüntüleme ve lomber direk grafisi ile yakın zamanlı tam kan parametleri, sedim, crp, albumin değerlerine bakılmış olan, 30-65 yaş arasındaki kişiler dahil edildi. Katılımcıların demografik özellikleri kayıtlardan öğrenildi. Hastanemiz arşivinde kayıtlı MRG sonuçlarından, dejeneratif disk skorlaması olan Pfirrman skoru, Goutallier yağlı dejenerasyon evresi, Sagital spinopelvik parametreler (lomber lordoz açısı, pelvik insidans açısı, sakral slope açısı, pelvik tilt açısı), paraspinal kas kitlesi hacim ölçümü uygulandı. Ayrıca hasta başvurusu sırasında uygulanmış olan VAS (visual analog skala) sonuçları kaydedildi. Sonuçlar IBM SPSS Statistics 22 programı kullanılarak analiz edildi. Bulgular: L4/5 disk Pfirrman skor derecelendirmesi ile L4 seviyesi toplam paravertebral kas ölçümü karşılaştırıldığında istatistiksel anlamlı bir farklılık saptandı (p?0,05). L4/5 disk Pfirrmann skor derecelendirmesi ile yaş, VAS ve yağlı dejenerasyon evresi arasında anlamlı korelasyon saptandı (p?0,05). L5/S1 disk Pfirrmann skor derecelendirmesi ile VAS arasında anlamlı korelasyon saptandı (p?0,05). Pfirrmann toplam skoru ve yaş arasında orta derecede korelasyon (p<0.01), Pfirrmann toplam skoru ve BKİ arasında düşük derecede korelasyon (p<0.01) saptandı. L4/5 seviyesinde Pfirrmann skor dereceleri ile yaş arasında anlamlı korelasyon saptandı (p?0,05). Paraspinal kas çapı ile Pfirman toplam skoru arasında negatif korelasyon saptandı (p?0,05). Pfirrmann toplam skoru ile Sakral Slope ve Pelvik İnsidans arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki bulundu (p?0,05). Pfirrmann toplam skoru ile L1/2 disk seviyesi hariç diğer seviyelerde Goutallier yağlı dejenerasyon ile pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Pfirrmann toplam skoru ile paraspinal kaslardaki Goutallier yağlı dejenerasyon evreleri karşılaştırıldığında anlamlı farklılık saptandı (p?0,05). Kadınların Lomber lordoz açısı erkeklere göre istatiksel anlamlı yüksek bulundu (p<0,05). Kadın hastalardaki yağlı dejenerasyon, erkeklere oranla istatistiksel olarak daha yüksekti (p<0,05). Kadın hastaların ortalama Pfirrmann skorları, erkeklerden daha yüksekti (p<0,05). Erkeklerin paraspinal kas çapları kadınlara göre daha yüksek bulundu (p<0,05). Modic tip 1'in sakral slope ve pelvik insidans açısı Modic tip 2'ye göre daha yüksekti (p<0,05). Sonuç: Modic değişiklik, spinopelvik parametre, enflamasyon gibi disk dejenerasyonu patofizyolojisi ve etiyolojisinde bulunan çeşitli nedenlerin birbirini tetikleyebileceği görülse de, hangi etkenin önce geliştiği gösterilememiştir. Bu konuda ileriye dönük çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Anahtar Kelimeler: Lomber Dejeneratif Disk, Yağlı Dejenerasyon, Paraspinal Kas Kitlesi, Spinopelvik ParametreÖğe YÜKSEK YOĞUNLUKLU LAZER TEDAVİSİNİN KAS İSKELET SİSTEMİ HASTALIKLARINDA KULLANIMI(2023) Karaca, Şahika Burcu; Ayan, FaziletYüksek yoğunluklu lazer, fizik tedavi uygulamaları arasında kullanımı giderek artan, etkili, noninvaziv, ağrısız bir tedavi yöntemidir. Düşük yoğunluklu lazer tedavisine göre, kısa sürede derin doku penetrasyonu ile yüksek lazer enerjisi sunabilen, yeni ve güçlü bir tedavi şekli olarak ortaya çıkmıştır. Fotokimyasal, fototermal ve fotomekanik etkilere sahip olan yüksek yoğunluklu lazer tedavisinin analjezik, antienflamatuar, antiödem ve miyorelaksan gibi birçok etkisi vardır. Bu terapötik etkilerinden dolayı çeşitli kas iskelet sistemi hastalıklarında sıklıkla kullanılmaktadır. Yüksek yoğunluklu lazer tedavisinin subakromiyal sıkışma sendromu, adeziv kapsülit, diz osteoartriti, lateral epikondilit, karpal tünel sendromu, servikal ve lomber disk hernilerinde etkinliği kanıtlanmıştır. Ancak plantar fasiit tedavisinde kullanımında çelişkili sonuçlar mevcuttur.