Yazar "Berberoğlu, Cafer Necat" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Kâr Oranları Konjonktür Yönlü Müdür?(2018) Kılınç, Efe Can; Berberoğlu, Cafer Necatİktisat teorisi, A. Smith’in yaşadığı dönemden bu yana ekonomide konjonktür dalgalanmalarının kaynakları ileilgili görüş birliğine varabilmiş değildir. Konjonktür dalgalanmalarının nedenleri, ekonominin herhangi birmüdahale olmaksızın dengeye gelip-gelmemesine göre açıklanmaktadır. Ana akım iktisat düşüncesinin öncülükettiği yaklaşıma göre, genişleme ve daralma dönemlerinin ortaya çıkmasında dışsal şoklar (teknoloji ve arzşokları gibi) etkilidir. Keynesyen çizgideki iktisat düşüncesine göre ekonomide görülen dalgalanmaların içsel(toplam talep, yatırım, kâr, bölüşüm vb.) nedenleri vardır. Bu çalışmada, OECD ekonomilerinde, 1995-2016dönemi için, kâr oranlarının konjonktür yönü panel veri yöntemleri kullanılarak araştırılmaktadır. Bulgular;OECD bölgesinde kâr oranlarının konjonktür yönlü olduğunu göstermektedir.Öğe Tasarruf ve Kâr Oranları ile Konjonktür Dalgalanmaları Arasındaki İlişki(2019) Kılınç, Efe Can; Berberoğlu, Cafer NecatKonjonktür dalgalanmalarının kaynakları, nedenleri ve belirleyicileri konusunda iktisat okullarının farklı yaklaşımları söz konusudur. Bu yaklaşımlar Klasik ve Keynesyen akım çerçevesinde şekillenmiştir. 2008 yılında yaşanan Küresel Finans Krizi konjonktür dalgalanmaları ile ilgili literatürün yeniden canlanmasına zemin hazırlamıştır. Bu çalışmada, OECD ekonomilerinde, 1990- 2013 dönemi için, ekonomideki faaliyetlerin büyük bir bölümünü gerçekleştiren özel sektörün tasarruf ve kâr oranlarının ekonomide bir canlanmaya mı yoksa resesyona mı yol açtığı panel veri yöntemleri kullanılarak analiz edilmektedir. Bulgular; kâr ve bir yıl gecikmesi alınmış tasarruf oranlarının konjonktür dalgalanmaları üzerinde pozitif etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Bir başka ifadeyle, tasarruf ve kâr oranlarındaki artış trend düzeyinden yukarı doğru sapmalara neden olmaktadır. Diğer taraftan analizlerde kullanılan; ticari ve finansal açıklık, toplam faktör verimliliği, ileri teknoloji ihracatı, yurt içi kredi hacmi, M2 para arzı, reel döviz kuru ve hükümet harcamaları değişkenlerindeki artışlar trend düzeyinden yukarı (canlanma eğilimi), faiz, enflasyon ve işsizlik oranları ise trend düzeyinden aşağıya doğru (resesyon eğilimi) sapmalara yol açmaktadır.