Yazar "Daşkapan, Arzu" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Effects of Kinesio Taping Applied to Diaphragm Muscle on Aerobic Exercise Capacity and Pulmonary Function in Sedentary Individuals(2018) Arslan, Saniye Aydoğan; Daşkapan, Arzu; Pekyavas, Nihan Ozunlu; Sakizli, ElifAim: In this study, we aimed to determine the short-term effects of diaphragmatic Kinesio taping (KT) on aerobic exercise capacity and pulmonary function in sedentary individuals. Materials and Methods: Sedentary volunteers were included in the study. Participants were randomly divided into two groups: KT group (n =17), and sham KT group (n=19). In order to evaluate submaximal functional capacity and aerobic performance, shuttle run and pulmonary function tests were performed for each participant both prior to and four days after KT. Chest circumference measurement was made for the flexibility of the rib cage. The KT muscle facilitation technique was applied to the diaphragm muscle. Results: Pulmonary function test values showed an increase in FEV1 four days after KT, compared to the values prior to KT (p=0.002). There was statistically significant difference between shuttle run test results (p=0.001) and axillar chest circumference measurements (p=0.045) before and 1 week after KT. Statistically significant difference was also observed concerning FEV1 (p=0.014), FEV1/FVC (p=0.035) results and shuttle run test distance (p=0.009). Discussion and Conclusion: KT applied to the diaphragm muscle improves aerobic performance and pulmonary functions in the short term and when compared to the sham KT group.Öğe The evaluation of physical activity levels in Turkish dialysis patients(2018) Daşkapan, Arzu; Kurtoğlu, Fatih; Kılıç, Filiz; Karakaş, Funda; Özdemir, FilizAim: Physical inactivity is associated with the increased incidence of hospitalizations, increased risk of mortality due to heart diseases in hemodialysis patients. The aim of study was to evaluate the functional and physical activity levels of chronic renal failure patients receiving hemodialysis treatment.Material and Methods: 96 of whom were hemodialysis patients (63,22 12,84 years) and 107 (51,07 8,33 years) healthy people, participated to the study. The functional activity level was assessed with the Human Activity Profile. The level of physical activity was determined with the Turkish version of the International Physical Activity Questionnaire Short Form.Results: When the hemodialysis patients and the control group were compared in terms of the functional activity and physical activity level after controlled the age variable, Maximum Activity Score (MAS) and the Adjusted Activity Score (AAS) values and Turkish version of the International Physical Activity Questionnaire (IPAQ) levels of the hemodialysis group were significantly lower (p0.05). When the activity levels of the hemodialysis group were compared by gender, the Adjusted Activity Score values of females were significantly lower (p0.05), and the Turkish version of the International Physical Activity Questionnaire Short Form daily activity levels and Maximum Activity Score values were similar (p 0.05).Conclusion: The functional and physical activity levels of chronic renal patients receiving hemodialysis treatment were significantly lower. We believe that the results of our study give a small idea of the possible functional limitations and physical inactivity of the dialysis patients in our country.Öğe Fibromyalji Sendromlu Hastalar ile Sağlıklı Bireylerin Fiziksel Aktivite ve Fiziksel Uygunluk Düzeyi Farkları(2017) Özköslü, Manolya Acar; Tonga, Eda; Daşkapan, Arzu; Karataş, Metin; Tekindal, M. AgahAmaç: Çalışmanın amacı fibromyalji sendromlu (FMS) hastalarda fiziksel aktivite ve fiziksel uygunluk düzeyini belirlemek ve sağlıklı bireylerin verileri ile karşılaştırmaktır. Yöntemler: Çalışmaya 82 fibromyalji hastası ve 110 sağlıklı olgu dahil edildi. Fiziksel aktivite düzeyini karşılaştırmak için tüm olgular Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi'nin (UFAA) uzun formatını cevaplandırdılar. Olguların sağlıkla ilişkili fiziksel uygunluk düzeyini belirlemek için vücut kompozisyonu, kassal endurans, kardiorespiratuar endurans esneklik ve denge ölçümleri değerlendirildi. Vücut kitle indeksi, mekik testi, 6 dakika yürüme testi, otur-uzan test, gövde lateral fleksiyon, KAT 3000 testleri sırasıyla vücut kompozisyonu, kassal endurans, kardiorespiratuar endurans, esneklik ve dengeyi belirlemek için kullanıldı.Bulgular: FMS'li hastaların %36,6'sı aktif, %45,1'i minimal aktif, %18,3'ü aktifti. Sağlıklı olguların %40,9'u aktif, %36,4'ü minimal aktif, %22,7'si inaktifti. Gruplar arasında UFAA yürüme ve toplam skoru arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu (p<0,05). Sağlıkla ilişkili fiziksel uygunluk düzeyinde mekik testi (p<0,001) ve her iki gövde lateral fleksiyonu (p<0,001) skorunda fibromyalji ve kontrol grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı fark gözlendi. Sonuç: Sonuçlarımız FMS'li hastaların fiziksel aktivite ve fiziksel uygunluk düzeyinin sağlıklı bireylere göre daha düşük olduğunu gösterdiÖğe Fizik tedavi ve rehabilitasyon kliniklerinde kullanılan sağlık eğitim materyallerinin okunabilirlik düzeyi(2013) Eker, Levent; Tüzün, Emine Handan; Aytar, Aydan; Daşkapan, ArzuAmaç: Bu çalışmanın amacı fizik tedavi ve rehabilitasyon kliniklerinde kullanılan sağlık eğitim materyallerinin okunabilirlik düzeylerini belirlemekti. Yöntem: Bu çalışmada fizik tedavi ve rehabilitasyon kliniklerinde kullanılan 44 broşürün ilk 100 kelimelik bölümündeki cümle, sözcük ve hece sayıları belirlendi. Broşürlerin okunabilirlik düzeylerinin belirlenmesinde Ateşman ve Çetinkaya-Uzun formülleri kullanıldı. İki değerlendirme yöntemiyle elde edilen okunabilirlik puanlarının ilişkisi analiz edildi. Sonuçlar: Ateşman ve Çetinkaya-Uzun formülleri ile hesaplanan okunabilirlik puanları sırasıyla 65.211.0 (% 95 BCa; 62.2-68.4) ve 38.4 5.8 (% 95 BCa; 36.9-40.2) idi. İki değerlendirme yöntemiyle elde edilen okunabilirlik puanları arasında kuvvetli ve pozitif bir ilişki (r96.2, % 95 BCa; 93.5-98.3) vardı. Ateşman sınıflandırma yöntemiyle 30 (% 68.2) broşür zor ve/veya oldukça zor okunabilir olarak sınıflandırıldı. Otuz dört broşür en az 8-9 yıllık eğitimi tamamlayan kişiler için hazırlanmıştı. Dokuz (% 20.5) broşürü anlamak ve anlamlandırmak için okurların en az 1012 yıllık bir eğitimi tamamlaması gerekliydi. Tartışma: Çalışmadan elde edilen sonuçlardan, zor okunabilirlikleri nedeniyle halen fizik tedavi ve rehabilitasyon kliniklerinde kullanılan broşürlerin beklenilen yararı sağlayamayacağı ileri sürülebilir. Hastalara ve yakınlarına verilen herhangi bir yazılı materyalin okunabilirliğinin kontrol edilmesi gereklidir.Öğe Kırıkkale İlinde Yaşayan Kadınların Osteoporoz Bilgi Düzeyi(2015) Arslan, Saniye A.; Daşkapan, Arzu; Atalay, Didem K.; Tüzün, Emine H.; Korkem, DuyguAmaç: Osteoporoz postmenopozal kadınlarda sık görülen önemli bir halk sağlığı sorunudur. Çalışmamızın amacı Kırıkkale ilinde yaşayan kadınların osteoporoz bilgi düzeyini ve bilgi düzeyi ile yaş ve eğitim düzeyi arasındaki ilişkiyi araştırmaktır.Yöntem: Çalışmaya 263 kadın katıldı. Katılımcıların özellikle osteoporozla ilişkili olabilecek risk faktörlerine yönelik sosyo-demografik verileri kaydedilmiştir. Literatüre dayanarak, çalışmaya katılanlar genç yetişkin (45 yaş altı) ve orta yaş (45-64 yaş arası) olarak iki gruba ayrılmıştır. Ayrıca katılımcılar, eğitim durumuna göre ilköğretim ile lise ve üstü (8 yıl ve altı, 8 yıl üstü) gruplandırılmıştır. Katılımcıların osteoporoz hakkındaki bilgi düzeyini değerlendirmek Osteoporoz Öz-etkililik/yeterlik Ölçeği Türkçe Formu ve Osteoporoz Genel Bilgi Puanı Ölçeği (OGBP) kullanıldı. Sonuçlar: Katılımcıların yaş ortalaması 38.98±13.81 yıl, vücut kütle indeksi (VKİ) 27.26±0.39 kg/m2, eğitim yılı ortalaması 8.65±5.16 yıl idi. Osteoporoz Egzersiz Öz-etkililik/yeterlik puanı ile eğitim yılı (p=0.001; r=0.326 ) ve Osteoporoz Egzersiz Öz-etkililik/yeterlik puanı ile düzenli egzersiz alışkanlığı (p=0.001) arasında pozitif ilişki vardı. Benzer olarak, Osteoporoz Öz-etkililik/yeterlik Ölçeğinin toplam puanı ile eğitim yılı (p=0.001; r=0.293) ve düzenli egzersiz alışkanlığı arasında pozitif (p=0.001) ilişki saptandı. Osteoporoz Öz-etkililik/yeterlik Ölçeğinin alt bölümü olan Osteoporoz Kalsiyum Öz-etkililik/ yeterlik alt ölçeğinin puanı ile eğitim yılı (p=0.006; r=0.170 ) pozitif ilişki saptandı. Osteoporoz Kalsiyum Öz-etkililik/ yeterlik alt ölçeğinin puanı ile düzenli egzersiz alışkanlığı arasında anlamlı bir ilişki yoktu (p=0.816).Tartışma: Bizim çalışmamızda Kırıkkale'de yaşayan kadınların osteoporoz bilgi düzeyinin eğitim düzeyine paralel olarak arttığı ve genç kadınların osteoporoz konusundaki bilgi düzeylerinin daha yüksek olduğu görüldü.Öğe Lumbar spondilozisli hastalarda bel ağrısının psikososyal sağlık ve yaşam kalitesi üzerine etkisi: pilot çalışma(2013) Gürleyik, Zeliha Gamze; Daşkapan, Arzu; Tüzün, Emine Handan; Akman, NafizAmaç: Bu pilot çalışmanın amacı; lumbar spondilozisi, kronik bel ağrısı olan hastalarda ve bel ağrısı dışında, kronik kas ve iskelet ağrısı olan hastalarda psikososyal sağlık ve yaşam kalitesi düzeylerini değerlendirmekti. Yöntem: Lumbar spondilozisi, kronik bel ağrısı olan 80 birey ve bel ağrısı dışında, kronik kas ve iskelet ağrısı olan 60 birey çalışmaya katıldı. Her iki grupta ağrı, sağlıkla ilgili yaşam kalitesi, bel ağrısı ile ilişkili özür, depresyon, iyilik hali, yaşam memnuniyeti ve işlevsel bel performansı değerlendirildi. Sonuçlar: İki grup, ağrı şiddeti, iyilik hali ve yaşam memnuniyeti yönünden benzerdi (p0.05). Diğer grupla kıyaslandığında, lumbar spondilozlu hastalarda, bel ağrısı ile ilişkili özür ve depresyon düzeyi daha yüksek; işlevsel bel performansı ve yaşam kalitesi düzeyi daha düşüktü (p0.05). Tartışma: Bu pilot çalışma ile kronik bel ağrısının psikososyal sağlık ve yaşam kalitesi üzerindeki olumsuz etkileri diğer kas iskelet ağrılarına göre belirgin olduğunu gösterdi. Bu konuda daha kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.Öğe Perceived exercise benefits and barriers among Turkish women: a pilot study(Turkey Assoc Physiotherapists, 2013) Daşkapan, Arzu; Atalay, Kumru DidemPurpose: Physical activity protects against many chronic diseases such as osteoporosis, diabetes, depression and cardiovascular diseases. Recent Turkish studies have indicated a higher physical activity level in men as compared to women population. The purpose of this study was to determine the perceived benefits and barriers to exercise in Turkish women. Methods: Two hundred and eighty women volunteers aged between 24-63 years participated in the study. Women answered questions related to physical activity and they rated statements related to the benefits and barriers to exercise. Results: 69.7% of study participants did not do any exercise. When ranked from highest to lowest; perceived benefits and barriers of exercise were physical, psychological and social health benefits, environmental and personal barriers and timelessness. Conclusion: Based on the results, Turkish women's attitudes about doing exercise can be understood to some extent. There is a need for further comprehensive studies with larger samples.Öğe Readability levels of health education materials used in physical therapy and rehabilitation clinics(Turkey Assoc Physiotherapists, 2013) Eker, Levent; Tüzün, Emine Handan; Aytar, Aydan; Daşkapan, ArzuPurpose: The aim of this study was to determine the readability levels of health education materials used in the physical therapy and rehabilitation clinics. Methods: In the study, the numbers of sentences, words and syllables were identified in the first 100-word sections of the 44 brochures used in the physical therapy and rehabilitation clinics. Atesman and cetinkayaUzun formula were used to determine the readability levels of the brochures. Correlation of the readability scores obtained using the two evaluation methods was also analyzed. Results: Readability scores calculated with Atesman and Eetinkaya-Uzun formula were 65.2 +/- 11.0 (95% BCa; 62.2-68.4), and 38.4 +/- 5.8 (95% BCa; 36.9-40.2), respectively. There was a strong and positive correlation between the readability scores obtained using the two evaluation methods, (r=96.2, 95% BCa; 93.5-98.3). Using Atesman classification approach, 30 brochures (68.2%) were leveling as hard and/or slightly hard-to-read. Thirty-four (77.3%) brochures had been prepared for the people who completed at least an 8-9 grade level of education. To be able to understand and explain the meaning of nine (20.5%) brochures, readers should have completed at least a 10-12 grade level of education. Conclusion: From the results of the study, we may speculate that the brochures used currently in the physical therapy and rehabilitation clinics cannot achieve intended benefits due to their hard-to-read nature. The readability check is necessary for any print material that is given to patients or his/her relatives.Öğe Şehiriçi Toplu Taşıma Araçlarını Kullanan Şoförlerde Kardiyovasküler Risk Faktörleri, Fiziksel Aktivite Düzeyi Ve Anksiyete Durumunun Değerlendirmesi(2017) Arslan, Saniye Aydoğan; Daşkapan, Arzu; Serter, Meral; Kurtoğlu, FatihAmaç: Çalışmamızın amacı; Kırıkkale ilinde şehir içi minibüs şoförlerinde değiştirilebilir Kardiyovasküler hastalık risk faktörlerinin fiziksel aktivite düzeyinin ve anksiyete durumunun belirlenmesiydi. Gereç ve yöntem: Katılımcıların sosyo demografik bilgileri kaydedildi. Sigara, egzersiz alışkanlığı sorgulandı ve vücut kütle indeksi belirlendi. Anksiyete durumu Beck Anksiyete Ölçeği ve fiziksel aktivite düzeyi Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi (UFAA) ile değerlendirildi. Sonuçlar: Çalışmamıza 250 gönüllü minibüs şoförü katıldı (yaş ortalaması, 39.33±10.86 yıl). UFAA puanları dikkate alındığında, bireylerin % 5,2'sinin yeterli fiziksel aktivite düzeyine sahip olduğu görülmüştür. Şoförler % 64,8 i kalp hastalığının önlenebileceğini düzenli egzersiz yapmanın önemini belirtti. Anksiyete durumları ile fiziksel aktivite düzeyleri arasında ilişki saptanmadı. Tartışma: Kardiyovasküler hastalık gelişimi, özellikle tütün kullanımı, sağlıksız beslenme alışkanlıkları, fiziksel inaktivite ve psikososyal stress gibi yaşam tarzını belirleyen faktörler ile yakından ilişkilidir. Katılımcıların genç yaş ortalamasına rağmen, kalp damar hastalıkları, obesite, hipertansiyon gibi sorunlara rastlanmıştır. Tüm bu sağlık sorunlarının önlenebilmesinde sağlıklı yaşam tarzının benimsenmesi en önemli rolü oynamaktadır