Yazar "Doğan, Nevin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Akciğer kanserli hastaların yaşam kaliteleri ve sağlık bakım hizmet beklentileri(2008) Gültekin, Zuhal; Pınar, Gül; Pınar, Tevfik; Kızıltan, Gül; Doğan, Nevin; Algıer, Lale; Bulut, IşılKüçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) tüm akciğer kanser tanılarının yaklaşık %80’ini oluşturur. Genellikle, bu tip akciğer kanserlerinin 2/3’ü tanı anında ileri evreye sahiptir ve prognoz oldukça kötü seyreder. Hastaların evrelerine göre tedavilerinde, kemoterapi ve/veya eş zamanlı kemoradyoterapi uygulanmaktadır. Tedavide kullanılan güçlü kemoterapötikler ve radyoterapiye bağlı olarak yan etkiler de bu oranda ağır seyretmektedir. Bu çalışma, akciğer kanseri olan hastaların yaşam kaliteleri ve sağlık bakım hizmet beklentilerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmaya, ileri evre küçük hücreli dışı akciğer kanserli 40 hasta alınmıştır. Araştırmada hastaların yaşam kalitesini değerlendirmek için SF-36 yaşam kalitesi ölçeği, depresyon ve kaygı düzeylerini belirlemek amacıyla Hastane Anksiyete ve Depresyon skalası (HAD), performans düzeylerini saptamak için de ECOG performans ölçeği kullanılmıştır. SF-36 yaşam kalitesi ölçeğinin değerlendirilmesi sonucunda hastaların tüm alt ölçeklerde puan ortalamalarının 50’nin altında olduğu saptanmıştır (p<0.05). En düşük puan ortalamaları, emosyonel ve fiziksel rol güçlüğü alt ölçeklerinden alınmıştır. HAD ölçeğine göre, hastaların anksiyete ölçek puan ortalaması 8.4±4.2 (sınırda-anormal) olarak saptanırken, depresyon ölçek puan ortalaması 7.6±4.8 olarak (normal) belirlenmiştir. Hastaların ECOG performans değerlendirmelerinde %20.5’inin 0, %44.1’inin 1, %32.4’ünün 2, %2.5’inin 3 skor aldıkları saptanmıştır. Küçük hücreli dışı akciğer kanseri hastalarının yaşam kalitelerinin düşük olduğu, psikolojik ve fizyolojik fonksiyonlarının bozulduğu ve yeterince sağlık bakım hizmeti alamadıkları gözlenmiştir.Öğe Kırk beş yaş ve üstü kadınlarda osteoporoz risk faktörleri(2009) Pınar, Gül; Pınar, Tevfik; Doğan, Nevin; Karahan, Azize; Algıer, Lale; Abbasoğlu, Aysel; Kuşçu, EsraAmaç: Tüm dünyada nüfusun yaşlanması ile birlikte osteoporozun sosyal ve ekonomik yükü artmaktadır. Osteoporoza ve osteoporotik kırıklara karşı önlem alabilme- nin ilk koşulu osteoporoz risk faktörleri hakkında sağlık personeli ve bireylerin farkındalık bilincinin oluşmasıdır. Çalışmamızda Başkent Üniversitesi Menopoz Polikliniği’nde 45 yaş ve üstü kadınlarda osteoporoz risk faktörlerinin saptanması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 45 yaş ve üstü 272 postmenapozal kadın alındı ve içlerinden lumbar ve femur boynu kemik yoğunluğu -2.5 SD altında olan 146 osteoporotik hastada risk faktörleri araştırıldı. Bulgular: Kadınların yaş ortalaması 53.98.3 yıl idi (4582) %87.9’u evli ve %55,1’i lise ve üzeri eğitime sahipti. Kadınların %68.8’i menopoza girmiştir. Osteoporoz tanısı alanların oranı %53,7’dir. Ailesinde osteoporoz öyküsü (%60,8), ailesinde minör travmaya bağlı kırık öyküsü (%69,8), kendinde düşme ve çarpmaya bağlı kırık öyküsü olanlarda (%71,0), osteoporoz dışında kronik hastalığı olan (%59,9), düzenli ilaç kullanan (%61,0), uzun süre yatağa bağımlı olan (%67,3), 3 cm ve üzerinde boyda kısalma (%77,3) sırt-bel ağrısı (%61,1) ve sırtta kamburlaşması olanlarda (%70,9) osteoporoz daha sık idi (p0.05). Osteoporoz risk faktörü sayısı 5 olanlarda osteoporoz görülme sıklığı da artmış bulundu (p0.05). Sonuç: Osteoporoz risk faktörleri taşıyan kadınların düzenli kontrolü ve kemik yoğunluğu ölçümleri yararlı olacaktır.