Yazar "Durmuş, Serpil Çelik" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 8 / 8
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Annelerin 0-24 Aylık Çocuklarını Besleme Davranışları: Kırıkkale İli Örneği(2020) Durmuş, Serpil Çelik; Ceylan, Melek; Candoğan, Medine; Öztunç, Cansu; Güner, Melike; Demir, İlkay; Cankaloğlu, HacerAmaç: Bu çalışmanın amacı, Kırıkkale İl sınırları içinde yaşayan 0 -24 aylık çocukların anne sütü alma ve ek besinlere başlama duru-munda annelerin davranışlarını belirlemektir.Yöntem: Tanımlayıcı tipte olan bu çalışma, Kırıkkale İli merkez ve köylerinde yaşayan, 0-24 aylık çocuğu olan ve araştırmaya katılma-yı kabul eden 200 anneye 36 soru ve 5 bölümden oluşan bir anket formu uygulanmıştır.Bulgular: Annelerin %52’si kent merkezinde yaşamaktadır. Araştır-maya katılan annelerin %72.5’inin doğum sonrası ilk besin olarak bebeğine anne sütü verdiği, %57.5’inin çocuklarına ilk 6 ay anne sütü verdiği, annelerin %92.5’i anne sütü hakkında bilgi aldığı sap-tanmıştır. Annelerin %47.5’nin hemşire/ebelerden bilgi aldığı be-lirlenmiştir. Annelerin %36’sının 6 ay ve üzeri zamanda ek gıdaya başladığı saptanmıştır. Sonuç: Sonuç olarak, annelerin yarıdan fazlasının çocuklarına ilk altı ay sadece anne sütü verdiği, 6. aydan sonra ek gıdalara başla-dığı saptanmıştır.Öğe Bir Kamu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Öğrencilerinin Profesyonellik Tutumları(2019) Durmuş, Serpil Çelik; Erdem, YurdagülÜniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi hemşirelik bölümü öğrencilerinin mesleki profesyonellik tutumlarını belirlemek amacıyla tanımlayıcıolarak yapılmıştır. Yöntem: Araştırmanın evrenini, Bir Kamu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nde 2016-2017 eğitim ve öğretimyılına devam eden Hemşirelik bölümü 3. ve 4. Sınıf öğrencileri (N: 210) oluşturmuş, örneklemi ise araştırmaya katılmayı kabul eden 123öğrenci oluşturmuştur (n: 123). Araştırmanın verilerini toplamak için, Demografik Bilgi Formu ve Öğrenci Hemşirelerin ProfesyonellikTutum Ölçeği kullanılmıştır. Öğrenci Hemşirelerin Profesyonellik Tutum Ölçeği, Hisar ve arkadaşları (2010) tarafından geliştirilmiştir.Ölçek, 28 maddeden ve 8 alt boyuttan oluşmaktadır. Ölçeğin alt boyutları şöyledir; Bilimsel Bilginin Artmasına Katkı, Otonomi, İşbirliği,Yeterlilik ve Sürekli Eğitim, Mesleki Örgütlere Katılım ve Mesleki Gelişim, Komitelerde Çalışma, Toplumsal Hizmet, Etik Kodlar veTeori’dir. Ölçekten alınan puan arttıkça profesyonellik tutumu artmaktadır (min: 28, max: 140). Ölçeğin Chronbach alfa değeri bu çalışmaiçin .91 bulunmuştur. Bulgular: Hemşirelik öğrencilerinin yaş ortalaması 21.12 1.92yıl’dır. Öğrencilerin genel profesyonellik tutum puanortalaması yüksek bulunmuştur (110.13 15.73). Ölçeğin alt boyutlarından alınan puan ortalamaları sırasıyla en yüksek puan ortalamasınıbilimsel bilginin artmasına katkı, işbirliği otonomi, yeterlilik ve sürekli eğitim, toplumsal hizmet, etik kodlar ve teori, mesleki örgütlerekatılma ve mesleki gelişim, komitelerde çalışma boyutundan aldıkları saptanmıştır. Sonuç: Araştırmada, hemşirelik 3. ve 4. sınıföğrencilerinin mezuniyet sonrasında mesleki bilgi yükünü arttırmaya yönelik faaliyetlerde bulunmak istedikleri ve hemşirelik mesleğiniseverek okuyan öğrencilerin otonomi boyutundan aldığı puan ortalamasının diğer boyutlara göre yüksek ve anlamlı olduğu saptanmıştır.Öğrencilerin genel profesyonellik tutumlarının yüksek olduğu saptanmıştır.Öğe Hemşireler Arası İşbirliği(2018) Durmuş, Serpil Çelik; Yıldırım, AytolanSağlık ekibi arasında yaşanan iletişim ve işbirliği sorunları, uygulama ve tıbbi hataların en önemli etmenini oluşturmaktadır.Tıbbi hatalar, mortalite, morbidite ve maliyeti artırırken, aynı zamanda hastanede yatış süresinin uzamasınada neden olmaktadır. Hastalarla en fazla zaman geçiren sağlık personelinin hemşireler olması nedeniylehemşireler arası işbirliği, hasta bakımının kalitesini artırmak, tıbbi hataların oluşmasını önlemek ve hasta doyumunusağlamak açısından önem taşımaktadır. Hemşireler arası işbirliği, Dougherty ve Larson tarafından (2010)geliştirilmiş olan ölçek ve alt boyutları kapsamında ele alınmaktadır. Dougherty ve Larson’a (2010) göre hemşirelerarası işbirliği, profesyonellik, iletişim, süreç paylaşımı, eşgüdüm sağlama ve sorun çözme konularını içermektedir.Yöneticilerin, hemşireler arası işbirliğini göz ardı etmemeleri ve bunu artırmaya yönelik girişimlerde bulunmalarıönerilmektedir.Öğe Hemşirelerin İletişim Becerileri ve Danışmanlık Becerilerinin Durumu(2023) Durmuş, Serpil Çelik; Gülnar, Emel; Özveren, HüsnaBu çalışma, hemşirelerin iletişim becerileri ile danışmanlık becerilerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırma, tanımlayıcı-kesitsel ve ilişki arayıcı niteliktedir. Bu çalışmanın örneklemini 417 hemşire oluşturmuştur. Araştırmanın verileri; tanıtıcı özellikler formu, Sağlık Profesyonelleri için İletişim Becerileri Ölçeği ve Hemşirelerde Danışmanlık Becerileri Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde sayı, yüzdelik hesaplaması, ortalama ölçüleri, Kruskal Wallis Testi, Mann Whitney U Testi ve Spearman’s Korelasyon analizi kullanılmıştır. Hemşirelerin yaş ortalaması 30,54±7,50’olup %87,1’i kadın ve %76,7’si lisans mezunu olduğu belirlenmiştir. Hemşirelerin %56,4’ü iletişim becerisini iyi olarak değerlendirdiği ve %84,7’sinin iletişim rolünü kullandığını belirtmiştir. Hemşirelerin %75,1’i danışmanlık rolünü yerine getirdiği, %51,1’i danışmanlık becerisini orta düzeyde olarak değerlendirdiğini ifade etmiştir. Hemşirelerde danışmanlık becerileri ölçeği toplam puanı 43,95±4,23olarak bulunmuştur. Sağlık profesyonelleri için iletişim becerileri ölçeği alt boyutları; empati puan ortalaması 24,72±3,71, bilgilendirici iletişim puan ortalaması 29,56±4,14, saygı puan ortalaması 15.24±2.35 ve sosyal beceri alt puanı 16,64±2,80 olarak saptanmıştır. Bu sonuçlar doğrultusunda hemşirelerin iletişim becerileri ölçeği tüm alt boyutlarından orta düzeyin üzerinde puan aldığı belirlenmiştir. Hemşirelerin danışmanlık becerileri puanı yüksek olarak belirlenmiştir. Hemşireliğin hem teorik ve hem klinik eğitiminde öğrencilerin iletişim ve danışmanlık becerilerini arttırmaya yönelik interaktif eğitimlerin kullanılması önerilmektedir.Öğe HEMŞİRELERİN TIBBİ HATA YAPMA EĞİLİMLERİ: BİR KAMU ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ ÖRNEĞİ(2022) Durmuş, Serpil Çelik; Erdem, Yurdagül; Yılmaz, Esra DoğanAmaç: Bu çalışma, bir kamu üniversite hastanesinde çalışan hemşirelerin tıbbi hata yapma eğilimlerini belirlemek amacıyla tanımlayıcı olarak yapıldı.Gereç ve Yöntemler: Çalışmanın örneklemini, bir kamu üniversitesi hastanesinde çalışan ve araştırmaya katılmaya gönüllü 78 hemşire oluşturdu. Veriler, Demografik Bilgi Formu ve Hemşirelerin Tıbbi Hataya Eğilim Ölçeği ile toplanmıştır. Ölçek, 49 madde, 5 alt boyuttan oluşmaktadır (min: 49; maks:245). Ölçeğin puan ortalaması yükseldikçe hemşirelerin tıbbi hata yapma eğiliminin düşük olduğu kabul edilmektedir. Veriler, ortalama ve yüzdelik hesaplamaları, Kruskal-Wallis testi ve Mann-Whitney U testi ile değerlendirilmiştir.Bulgular: Araştırmaya katılan hemşirelerin yaş ortalaması 32.44 ±7.11, %70.5’i kadın olup %26.9’u daha önce tıbbi hata yaptığını belirtmektedir. Hemşirelerin tıbbi hata yapma eğilim ölçeğinden aldıkları puan ortalamalarına göre, ilaç ve transfüzyon uygulamaları 84.84±5.29; hastane enfeksiyonlarının önlenmesi 55.66±4.83; hasta izlemi malzeme ve cihaz güvenliği 39.57±6.71; düşmelerin önlenmesi 21.96±4.26; iletişim 22.83±3.69; tıbbi hata yapma eğilim ölçeği toplam puan ortalaması 224.88±19.65’tir. Çalışılan birime göre düşmelerin önlenmesi alt boyutunda, cerrahi bilimlerde çalışan hemşirelerin puan ortalamasının en düşük (19.82±5.02) olduğu belirlenmiştir.Sonuç: Çalışmada, hemşirelerin genel olarak tıbbi hata yapma eğilimlerinin düşük olduğu, ancak iletişim ve düşmelerin önlenmesi boyutunda hemşirelerin tıbbi hata eğiliminin yüksek olduğu ve cerrahi kliniklerde çalışan hemşirelerin tıbbi hataya eğiliminin yüksek olduğu saptandı.Öğe Relationship Between Nurse-Nurse Collaboration and Patient Safety Culture(2022) Durmuş, Serpil Çelik; Gezer, Mehmet FatihAim: This study aimed to evaluate the relationship between collaboration between nurses and patient safety culture. Method: This cross-sectional study was conducted with 411 nurses working in a public hospital between February and May 2018. Data were collected with the descriptive characteristic form, the Nurse-Nurse Collaboration Scale, and the Patient Safety Culture Scale. Independent sample t-test, one-way ANOVA and correlation analysis were used to analyze the data. Results: Collaboration among nurses and patient safety culture were found to be moderate. The correlation coefficient between collaboration and patient safety culture was 0.523, indicating a positive relationship. Conclusion: The relationship between the collaboration between nurses and patient safety culture were found to be moderate. As the collaboration between nurses increases, the patient safety culture of nurses also increases. In this context, nurse managers should plan activities to increase collaboration among nurses and ensure that nurses receive more training to improve the patient safety culture.Öğe SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SON SINIF ÖĞRENCİLERİNDE ÖFKE DURUMU(2019) Durmuş, Serpil Çelik; Erdem, Yurdagül; Gökçen, MesutAmaç: Bu çalışmanın amacı, Sağlık Bilimleri Fakültesi son sınıföğrencilerinin öfke ifade tarzlarını belirlemektir.Gereç ve Yöntemler: Tanımlayıcı tipte yapılan araştırma birkamu üniversitesinin Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik,Sağlık Yönetimi ve Çocuk Gelişimi Bölümü son sınıf 198öğrencinin 114’ünün katılımı ile gerçekleşmiştir (katılım oranı%58). Veriler, öfke ifade tarzlarını belirlemek amacıylageliştirilmiş “Sürekli Öfke/Öfke İfade Tarzı Ölçeği” kullanılaraktoplanmıştır. Ölçek 34 maddeli ve 4’lü likert tipindenoluşmaktadır. Sürekli öfkeden alınan yüksek puan öfkedüzeyinin yüksek olduğunu; öfke kontrolü ölçeğinden alınanyüksek puan öfkenin kontrol edilebildiğini, öfke dışa vurumölçeğinden alınan yüksek puan, öfkenin kolayca ifadeedilebiliyor olduğunu ve öfke içe vurum alt ölçeğinden alınanyüksek puan ise öfkenin bastırılmış olduğunu göstermektedir.Bulgular: Öğrencilerin %62.3’ü Hemşirelik, %16.7’si SağlıkYönetimi ve %21.1’i ise Çocuk Gelişimi bölümündeokumaktadır. Öğrencilerin orta düzeyde öfke davranışıgösterdikleri; öfke durumunu bastırma düzeylerinin düşükolduğu, öfkelerini kolay ifade edemedikleri ve orta düzeydeöfke kontrolleri olduğu belirlenmiştir. Ayrıca öğrencilerinsürekli öfke ile öfke içe vurumu (r=0.44; p?05) ve öfke dışavurumu (r=0.71; p=0.00) arasında pozitif anlamlı; öfke kontrolü(r=-0.44; p=0.00) ile arasında ise negatif anlamlı bir ilişkigörülmüştür. Genel öfke durumu açısından bölümler arasındafark anlamlı bulunmamıştır.Sonuç: Çalışmada, öğrencilerin orta düzeyde öfke yaşadıkları,öfkelerini kolay ifade edemedikleri, öfkeyi bastırmadüzeylerinin ve öfke kontrollerinin düşük olduğu belirlenmiştir.Sağlık alanında çalışacak öğrencilerinin öfkelerini kontrol etmeve uygun şekilde öfkeyle baş etme yöntemlerini geliştirmeleriaçısından eğitimlerin planlanması, ilgili derslerin içeriğine öfkekontrolü konularının eklenmesi önerilebilir.Öğe The relationship of e-health literacy levels of university students studying other than health sciences with health literacy, digital literacy, media and television literacy(Turkish Society of Public Health Specialists, 2023) Dolu, İlknur; Durmuş, Serpil ÇelikObjectives: Electronic health literacy plays an increasing role for people to protect and promote their health today. To increase the level of eHealth literacy of individuals helps to increase their capacity to meet their health needs. The aim of this study was to define the level of eHealth literacy of university students studying other than health science and its correlation with health literacy, digital literacy, media and television literacy, and screen time. Methods: This cross-sectional study was carried out by 476 trained undergraduate students in Bartin University, Turkey. In this study, a questionnaire, Health Literacy Scale, E-health Literacy Scale in Adolescents, Digital Literacy Scale, and Scale of Media and Television Literacy Levels were used as data collection tools. Results: The eHEALS score did not significantly differ according to sociodemographic characteristics of students. Multiple linear regression analysis found that digital literacy, the addiction of media and television, literacy of media and television, and health literacy significantly affect electronic health literacy. Conclusion: To increase students’ digital and media literacy will provide a significant contribution to improve their eHealth literacy skills to be healthier adults and older adults in their future life. Additionally, it is recommended that curriculum should include courses that develop students’ digital literacy levels. © Copyright 2023 by the Association of Public Health Specialist.