Yazar "Erhamza, Türkan Sezen" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 8 / 8
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDEKİ ORTODONTİK TEDAVİ İHTİYACININ BENLİK SAYGISI VE PSİKOSOSYAL DURUMA ETKİSİ(2021) Erhamza, Türkan Sezen; Koçak, Ebru İlhan; Turgut, RanaAmaç: Çalışmamızın amacı, diş hekimliği fakültesiöğrencilerinde ortodontik tedavi ihtiyacının psikososyal durumave benlik saygısına etkisini belirleyebilmektir.Gereç ve Yöntemler: Çalışmamıza yaş ortalaması 21.31±1.86yıl olan toplam 279 diş hekimliği fakültesi öğrencisi dahil edildi.Ortodontik tedavi ihtiyacını belirlemek için Ortodontik Tedaviİhtiyacı İndeksinin dental estetiği değerlendiren EstetikKomponent indeksi kullanıldı. Benlik saygısı skorlarınınbelirlenebilmesi için Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği vepsikososyal durumun tespiti için de Dental Estetiğin PsikososyalEtkisi Anketi uygulandı. Gruplar arası karşılaştırmalarda tekyönlü varyans analizi uygulandı. Alt grup karşılaştırmalarındaise Tukey çoklu karşılaştırma testi kullanıldı. Cinsiyetlerarasındaki farkın değerlendirilmesinde bağımsız örneklemlerde ttesti, anketler arasındaki korelasyonun değerlendirilmesindePearson korelasyon testi kullanıldı.Bulgular: Cinsiyetler arasında Estetik Komponent indeksi,objektif ve subjektif ile belirlenen ortodontik tedavi ihtiyacıfarkı istatistiksel olarak anlamlı (p<0.05) bulunurken, DentalEstetiğin Psikososyal Etkisi Anketi toplam değeri ve DentalEstetiğin Psikososyal Etkisi Anketi alt grupları arasındaki farkanlamlı değildi (p>0.05). Kadın bireylerin benlik saygısı değerierkeklerden daha yüksek bulundu. Dental Estetiğin PsikososyalEtkisi Anketi değerleri toplamı arttıkça tedavi ihtiyacı ve benliksaygısı değeri arttı (p<0.05). Tedavi ihtiyacı grupları arasındabenlik saygısı ve psikososyal etki değerlendirilmesinde hemsubjektif hem de objektif tedavi ihtiyacı için toplam DentalEstetiğin Psikososyal Etkisi Anketi skor değerleri anlamlıbulundu (p<0.05). Dental Estetiğin Psikososyal Etkisi Anketi altbaşlıkları ve benlik saygısı arasında anlamlı ilişki bulunamadı(p>0.05).Sonuç: Ortodontik tedavi ihtiyacı daha yüksek olan bireylerdedental estetiğin psikososyal etkisinin de daha yüksek olduğusonucuna varılmıştır, ancak tedavi ihtiyacının benlik saygısıüzerinde etkisi bulunamamıştır.Öğe Diş Hekimliği Fakültesi Öğrencilerinin Ortodonti Uzmanlığına Bakış Açıları(2021) Erhamza, Türkan Sezen; Ciğerim, Saadet ÇınarsoyAmaç: Bu çalışmanın amacı, diş hekimliği öğrencilerinin kariyer\rseçimlerinde rol oynayan faktörleri tanımlayabilmek, uzmanlık\rdalları ile ilgili gelecek planlarını belirleyebilmek ve Ortodonti\rBölümü’nde uzmanlaşma ile ilgili düşüncelerini ortaya\rkoyabilmektir.\rGereç ve Yöntemler: Çalışmamız Kırıkkale Üniversitesi Diş\rHekimliği Fakültesi’nde dördüncü ve beşinci sınıfta eğitim\rgörmekte olan 157 öğrenciye (115 kadın, 42 erkek) uygulanmış 10\rsoruluk bir anketten oluşan epidemiyolojik tanımlayıcı bir\raraştırmadır. 83 kişi dördüncü sınıf, 74 kişi ise beşinci sınıf\röğrencisidir. Verilerin analizi Ki-kare testi ile yapıldı.\rBulgular: Çalışmaya dahil edilen yaşları 20 ile 27 aralığında olan\r157 bireyin yaş ortalaması 22,96±1,26’dır. Öğrencilerin %59,9’luk\ryüksek bir oranı okul öncesi dönemde Ortodonti bölümünden\rhaberdarlardı. %56,1’i gelecekte Ortodonti alanında ihtiyacın fazla\rolacağını düşündü. Uzmanlık hayal edilen ilk üç bölüm sırasıyla\rAğız, Diş ve Çene Cerrahisi (%20), Ortodonti (%17,2) ve Pedodonti\r(%13,8) idi. Hasta bakımı ve diş hekimliği açısından en etkili bölüm\rAğız, Diş ve Çene Cerrahisi olarak bulundu. Ortodonti bu\rkategorilerde en alt sıralarda yer aldı. Öğrenciler ortodonti alanında\ruzmanlaşmak istemelerinin en önemli nedenini %35,7’lik oran ile\rmaddi kazanç olarak belirttiler.\rSonuç: Uzmanlık dalı seçiminde klinik deneyimler, maddi kazanç,\ruzmanlık dalına olan ilgi gibi faktörler önemli bulundu. Ortodonti\rBölümü uzmanlık hayal edilen bölümler arasında ilk sıralarda yer\raldı.Öğe Doğum şekli ve doğum sonrası faktörlerin oral alışkanlıklara etkisi var mıdır?(2020) Erhamza, Türkan Sezen; Evli, Perihan Dalgalı; Akan, Burçin; Ünver, Fatma NazikAMAÇ: Bu çalışmanın amacı, ortodontik anomalilere sebepolabilen oral alışkanlıkların görülme sıklıklarını incelemekve doğum şekli ve doğum sonrası faktörlerle (anne sütüalımı ve kardeş sayısı) ilişkisini saptamaktır.GEREÇ VE YÖNTEM: Kırıkkale Üniversitesi Diş HekimliğiFakültesi Ortodonti Anabilim Dalı’na 2012-2015 yıllarıarasında başvuran, 48’i erkek, 92’si kız olmak üzeretoplamda 140 çocuğun (yaş ortalaması: 13.56±2.34yıl) anamnez ve muayene formlarındaki bilgilerdeğerlendirildi. Çocukların doğum şekli (normal/sezaryendoğum), anne sütü alıp/almama durumu, kardeş sayılarıve oral alışkanlıklarının (parmak veya dudak emme, tırnakyeme, diş sıkma, anormal yutkunma ve ağız solunumu)bulunup bulunmadığı tespit edildi. Ardından doğum şekli,anne sütü alımı ve kardeş sayısının oral alışkanlık ileilişkisi değerlendirildi. İstatistiksel değerlendirme için kikare testi kullanıldı ve p<0.05 değeri anlamlı olarak kabuledildi.BULGULAR: Bireylerin %35.7’sinde (n=50; 29 kız, 21 erkek)oral alışkanlık mevcuttu. Anne sütü almamış bireylerdeoral alışkanlık görülme oranı anne sütü almış bireylere göre daha yüksek bulundu (p<0.001). Doğum şekli vekardeş sayısının oral alışkanlıklar ile ilişkisi bulunmadı(p>0.05).SONUÇ: Anne sütü alımı oral alışkanlıkların görülme riskiniazaltabilmektedir.Öğe FARKLI ÜNİVERSİTELERDEKİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNİN ORTODONTİ UZMANLIĞINA BAKIŞ AÇILARI(2022) Erhamza, Türkan Sezen; Koçak, Ebru İlhan; Ciğerim, Saadet Çınarsoy; Akan, BurçinAmaç: Çalışmamızın amacı, farklı üniversitelerdeki diş hekimliği fakültesi öğrencilerinin uzmanlık seçiminde rol oynayan önemli kriterleri tanımlamak, ortodonti bölümüne bakış açısını ve ortodontide uzmanlaşma konusundaki motivasyonlarını tespit etmektir. Gereç ve Yöntemler: Çalışmamıza Kırıkkale Üniversitesi (KÜ), İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (VYÜ)’nde eğitim görmekte olan dördüncü ve beşinci sınıf öğrencileri dahil edildi. KÜ (n=141), İKÇÜ (n=169) ve VYÜ (n=74) olmak üzere toplam 384 öğrenci 3 grupta değerlendirildi. Bireylerden ortodonti uzmanlığına bakış açılarını değerlendirmek amaçlı 10 sorudan oluşan anketi doldurmaları istendi. Verilerin değerlendirilmesinde ki-kare testi kullanıldı. Bulgular: Öğrencilerin %61,71’i ortodonti bölümünden okul öncesi dönemde haberdar olduğunu belirtti. Uzmanlık dalı seçiminde en dikkat edilen kriter %67,96 ile uzmanlık dalına olan ilgi olarak belirlendi. Uzmanlık yapmayı hayal ettikleri ilk üç bölüm; Protetik Diş Tedavisi, Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi ve Ortodonti olarak sıralanmaktadır. Farklı fakültedeki öğrenciler arasında bu soruya verilen cevapta anlamlı fark bulundu (p<0,05). KÜ ve İKÇÜ’deki öğrenciler en çok maddi kazanç sağlayabileceği bölümü Ortodonti olarak belirtirken, VYÜ’ndeki öğrenciler Protetik Diş Tedavisi olarak belirtti. Hasta bakımı açısından en önemli bölümün sorgulandığı soruya Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi bölümü olarak yanıt verdiler. En az önemli olan bölüm ise %5,7 ile Restoratif Diş Hekimliği oldu. Ortodonti bölümü ise en az önemli olarak düşünülen üçüncü bölüm oldu. Diş hekimliği açısından en önemli bölümler sırasıyla Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi ve Protetik Diş Tedavisi olurken; Ortodonti beşinci sırada yer aldı. Sınıflar ve fakültelerdeki öğrenciler arasında bu soruya verilen cevap arasında anlamlı fark bulundu (p<0,05). Sonuç: Farklı üniversitelerdeki diş hekimliği fakültelerinde eğitim gören öğrencilerin uzmanlıklara bakış açılarında farklılıklar olduğu görüldü. Ortodonti ile ilgili etkilendikleri tanıtıcı deneyimlerde, gelecekte ortodonti bölümüne duyulacak ihtiyacın sorgulanmasında, hasta bakımı açısından en önemli bölümün değerlendirilmesinde ve ortodonti bölümünde uzmanlaşmak istemelerinin nedenlerinde farklılıklar olduğu görüldü.Öğe Is there a relationship between buccally displaced maxillary canine and nasal septum deviation?(Yuzuncu Yil Universitesi Tip Fakultesi, 2021) Erhamza, Türkan Sezen; Akan, BurçinThis study aimed to evaluate the relation between buccally displaced canine and nasal septum deviation. 822 individuals (mean age 12,91±2,21; 469 female, 353 male) were divided into has buccally displaced canine (n=411) and has no buccally displaced group (n=411). Intra-oral photographs were used to evaluate the position of displaced canine. Posteroanterior radiographs were used to determine the deviated nasal septum. A Chi-square test was used for analyzing the variables. While the incidence of septum deviation is 70.1% in individuals with buccal ectopic canine, the rate of septum deviation in individuals with canine teeth in normal position is 40.6%. A statistically significant relationship was found between the presence of canine in the ectopic position in the buccal and the deviation of the septum(p=0,000). In the intraoral examination, it can be estimated that there may also be a nasal septum deviation when the buccal ectopic canine is found. It should be kept in mind that patients may be directed to the medical doctor to prevent problems that may occur in the long term as a result of the nasal septum deviation. © 2021, Yuzuncu Yil Universitesi Tip Fakultesi. All rights reserved.Öğe Relationship Between Body Mass Index and Halitosis Amongst Late Adolescents(2021) Erhamza, Türkan Sezen; Almaz, Merve Erkmen; Tulumbacı, FatihTo the best our knowledge there is no study evaluating relationship between only body mass index (BMI) and halitosis. The aim of our study is to examine whether there is a relationship between BMI and halitosis.For the study population, 200 undergraduate students in the late adolescent period (17-21 years) were evaluated. After the students completed a questionnaire; individuals with good oral hygiene habits (i.e. regular tooth brushing, no caries or filled teeth, no gum bleeding, no systemic diseases, and no drug use) were included in the study. After all the criteria were applied, 61 participants (Male:23, Female:38) were found suitable for the study and BMI of the participants was calculated. Halitosis was determined using organoleptic assessment and a portable sulfur monitor. T-test and simple linear regression model was used for statistical analysis.The average BMI value was 21.71±3.09 for all participants. Linear regression analysis showed that participants’ organoleptic value increases by 0.008 times for each unit increase of BMI, however, the relationship was found not statistically significant (p= 0.829). A one unit increase of BMI value increases the halimeter measurements value by 0.573 times, but this result was not statistically significant (p=0.893).We conclude that halitosis is independent of high BMI in itself. However, high BMI may be still a risk factor for halitosis due to problems associated with high BMI and related to halitosis, such as systemic diseases, increased risk of periodontitis, xerostomia, etc.Öğe Transverse dentofacial dimensions according to skeletal maturation(2021) Erhamza, Türkan Sezen; Akan, Burçin; Ünver, Fatma Nazik; Evli, Perihan DalgalıAim: This study aimed to determine the dentofacial transverse dimensions according to the hand-wrist and cervical vertebrae skeletal maturation stages in order to evaluate the differences between the sexes, to identify the correlations between transverse measurements, and to compare the transverse measurements of individuals of different origins with those of Turkish individuals. Methodology: Transverse measurements were performed using the posteroanterior radiographs of 265 Turkish individuals (150 females, 115 males) at 7–17 years of age. Skeletal maturation was evaluated using handwrist radiographs and lateral cephalometric radiographs, and the results were used to categorize the patients into 3 stages of hand-wrist skeletal maturity (prepubertal/pubertal/postpubertal) and 2 stages of cervical vertebrae maturity (prespurt/postspurt). Seven measurements were evaluated. A multivariate linear regression model was used to evaluate the correlations between transverse measurements and the variables of skeletal age and sex. Results: Sex was a significant explanatory factor for all transverse variables. In the postpubertal and postspurt stages, all transverse measurement values were found to be higher in males. Postpubertal term was a significant explanatory factor for maxillary, mandibular, mandibular intermolar, and maxillary intermolar widths, whereas pubertal term was only a significant explanatory factor for maxillary intermolar width. Conclusion: Skeletal age and sex should be taken into account when determining transverse dentofacial measurements.Öğe Üst çene darlığı olan bireylerde, hızlı üst çene genişletmesinin nazal kavite hacmi, nazofaringeal hacim ve ağız kokusu üzerine olan etkilerinin değerlendirilmesi(Kırıkkale Üniversitesi, 2016) Erhamza, Türkan Sezen; Özdiler, Ferabi ErhanBu çalışma hızlı üst çene genişletmesi (RME) ile, üst çene darlığı olan bireylerde, ağız kokusunun halimeter, organoleptik yöntem ve Winkel'in dil pası indeksi ölçümleri ile değişiminin değerlendirilmesi, nazal kavite ve faringeal hava yolu hacmindeki değişimlerin hesaplanması, bulunan bu parametrelerin ağız kokusu ile olan ilişkilerinin değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Çalışmamıza Kırıkkale Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı'na tedavi amacıyla başvuran, birinci küçük azı ve birinci büyük azı dişleri sürmüş 45 birey dahil edilmiştir ve 3 grup oluşturulmuştur; Çalışma grubu: Üst çene darlığına sahip, RME tedavisi uygulanan 15 birey I. kontrol grubu: Üst çene darlığına sahip, RME tedavisi uygulanmamış 15 birey II. kontrol grubu: Üst çene darlığına sahip olmayan, minimum çapraşıklığa sahip 15 birey. Çalışma grubundan, I. ve II. Kontrol grubundan; RME apareyi uygulama öncesi ve pekiştirme sonrası; nazal kavite hacminin ölçülebilmesi için akustik rinometri cihazı ile ölçüm yapılmıştır. Ağız kokusunun halimeter, organoleptik yöntem ve Winkel'in dil pası indeksi ile ölçümleri yapılmıştır. Ayrıca plak indeksi ve gingival indeks değerlendirilmiştir. Çalışma grubundan, RME apareyi uygulama öncesi ve pekiştirme sonrası; hava yolu hacminin değerlendirilebilmesi için konik ışınlı bilgisayarlı tomografi (KIBT) görüntüleri alınmış; ayrıca bu görüntüler ortodontik teşhis kayıtları olarak kullanılmıştır. I. ve II. Kontrol grubundan, bir kez KIBT görüntüleri alınmış olup, bu görüntüler ortodontik teşhis kayıtları olarak kullanılmıştır. Hızlı üst çene genişletmesi sonucu elde ettiğimiz bulgulara göre, nazal hacimde artış elde edilmiştir. Halimeter ölçümü, organoleptik ölçüm ve dil pası indeksi değerlerinde düşme gözlenmiştir. Ağız kokusunda anlamlı bir azalma bulunmuştur. Faringeal hava yolu hacminde anlamlı bir değişiklik görülmemiştir. Sonuç olarak, hızlı üst çene genişletmesi ile birlikte ağız kokusunun azaldığı görülmüştür. 'Hızlı üst çene genişletmesinin ardından ağız solunumu nazal hava yolundaki artış ile birlikte rahatlamış ve burun solunumuna geçişi kolaylaştırmıştır. Bu sayede ağız kokusu azalmıştır' şeklinde bir sonuca varılmıştır.