Yazar "Kandemir, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 14 / 14
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe A Model Explaining Academic Procrastination Behavior(Pegem Akad Yayincilik Egitim Danismanlik Hizmetleri Tic Ltd Sti, 2014) Kandemir, MehmetThe present study aims at examining the extent, to which personality traits, goal orientations, academic self-efficacy belief and self-esteem explain the academic procrastination behaviors of university students within the framework of a mode. To this end, a model was created and a model test was performed in order to determine the direct and indirect effects of the research variables within the compass of a cause and effect relationship. In the present research in which a causative comparative pattern was used, the research group consists of 630 university students in total from different grades, 406 of whom are female and 224 of whom are male. In the data collection phase of the present research,Aitken Academic Procrastination Scale, Adjective Based Personality Test, Multidimensional Perfectionism Scale, Achievement Goals Scale, Rosenberg Self Esteem Scale and Academic Self Efficacy Scale were used. It was found that the academic procrastination behaviors of university students are directly and indirectly related to personality traits, success orientation, academic self efficacy belief and self esteem within the framework of a cause and effect relationship.Öğe Academic functional procrastination: Validity and reliability study(Elsevier Science Bv, 2014) Kandemir, Mehmet; Palanci, MehmetWhen the relevant literature about Procrastination behavior, also known as postdating of tasks, is studied, it is stated that this behavior isn't always negative and there can be functional procrastinations, as well. Functional procrastination represents an acceptable frequent behavior which increases success at work, makes persons more advantageous and acts as a success strategy towards a pre-designed goal that generally results in success at work. It is seen that procrastination behavior, mostly seen among students, is not sufficiently researched because of the fact that there aren't any scales, functional features of which are improved. Within this context, the objective of the research is to develop a scale that can assess the functional procrastination behavior of the students. For this reason, total 365 students of different demographic features and in different grades are taken into account. Exploratory Factor Analysis (EFA) was applied to the scale for the structure validity of the scale, and single factor structure became apparent. Then, Confirmatory- Factor Analysis (CFA) was applied to the relevant structure. This CFA analysis was performed with new data taken from 295 students. After the Confirmatory Factor Analysis (CFA) was performed, concordance values of Academic Functional Procrastination Scale was found as follows: X2 /sd= 55.08/ 27 (2.04); RMSEA, .05; CFI, .96; GFI, .95; NFI, .94; IFI, .97; and RFI, .90. (C) 2014 The Authors. Published by Elsevier Ltd.Öğe Akademik Özyeterlik Ölçeği (Aöyö) :Geçerlik Güvenirlik Çalışması(2012) Kandemir, Mehmet; Özbay, YaşarÇalışmanın amacı, öğrencilerin akademik yeterliklerine yönelik inançlarınıbelirlemeye yönelik bir ölçüm aracı geliştirmektir. Açımlayıcı Faktör Analizi (AFA)sonucunda ortaya çıkan dört faktörlü yapının geçerliğini değerlendirmek amacıyladoğrulayıcı faktör analizi (DFA) yapılmıştır. Öncelikli olarak yapılan DFA sonucunda AÖYÖ'nin uyum değerleri incelenmiştir. DFA sonucunda elde edilen uyumindeksleri şöyledir: X2 513.04 (sd148, p.001), (RMSEA.073, RMR.04'dir. DFA'ya ek olarak, AÖYÖ'nden elde edilen puanlarınne derece güvenilir olduğunu değerlendirmek için madde analizine dayalı olarakhesaplanan Cronbach alfa iç-tutarlılık katsayılarına bakılmıştır. Katsayılar ölçeğinbütünü için ise 91 olarak bulunmuştur.Öğe Dokuz tip mizaç ölçeği ergen (DTMÖ- E) formunun geçerlik-güvenirliği ve ergenlerde dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu İle mizaç tipleri arasındaki ilişki(2015) Demirel, Enver Yılmaz; Ünal, Özge; Palancı, Mehmet; Kandemir, Mehmet; Örek, Alp; Akkın, GözdeBu çalışmanın amacı, Dokuz Tip Mizaç Modeli (DTMM)ne dayalı olarak erişkinler için geliştirilen Dokuz Tip Mizaç Ölçeğinin (DTMÖ) 1 1 -16 yaş arası ergen formunu (DTMÖ -E) geliştirmek (Çalışma I) ve DTMM tipleri ile Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) arasındaki ilişkiyi incelemek ve değerlendirmektir (Çalışma II). Çalışma Iin örneklemi 11 -16 yaş aralığındaki 1240 öğrenciden oluşmaktadır. 90 maddeden oluşan ölçeğin pilot formu doğrulayıcı faktör analizi, yakınsak ve ayırma (diskriminant) geçerliği ile test edilmiş ve ölçeğin 82 maddelik son hali hazırlanmıştır. Ölçüt geçerliği için ise Beş Faktör Modeline dayanan Temel Kişilik Özellikleri Envanteri (TKÖE) kullanılmıştır. Sonuçlar, DTMÖ -Enin 11 -16 yaş arası ergenlerin mizaç tiplerini değerlendirmede kullanılabilecek geçerli ve güvenilir bir ölçek olduğunu göstermektedir. Uyum indeksleri ?2 /df 3; SRMR, 0.06; RMSEA, 0.045; CF I, 0.909: TLI, 0901 olarak geçerlik verilerini destekler nitelikte hesaplanmıştır. Çalışma IInin örneklemi ise DSM-IV tanı ölçütlerine göre DEHB tanısı almış 56 ergen ve mental retardasyon / tıbbi rahatsızlık ve DEHB tanısı bulunmayan 56 öğrenciden oluşmaktadır. Katılımcıların mizaç tipleri, Çalışma-I ile Türk kültürüne uygun olarak geliştirilen DTMÖ -E aracılığıyla değerlendirilmiştir. Çalışmanın bulguları, DEHBli ergenler arasında DTMM tiplerinden DTM7 ve DTM8in DEHB tanısı almayan gruba göre daha fazla bulunduğunu göstermektedir. Sonuç olarak, bazı mizaç tiplerine ait özelliklerin DEHB ortaya çıkmasına yatkınlaştırıcı etkisinin olabileceği, bu özelliklerin aşırı şiddette yaşanmasının DEHB benzeri bir görünüm ortaya çıkarabileceği ve nörogelişimsel bir hastalık olan DEHBin kişinin mizaç özellikleri ile etkileşerek DEHB kliniğini sergileyebileceği tartışılmıştır. Mevcut bulgular, eğitim çevrelerinde öğrencilerin özellikle son yıllarda sıklıkla gelişimsel bir sorun olmadığı halde DEHB olarak etiketlenmesi ve sınırlı gözlemlerle kolay tanı konmasıyla ilgili eleştirileri destekleyebilecek niteliktedir. Bunun yanı sıra DTMMnin yaklaşımı sayesinde mizaç temelli tanı, tedavi ve psikososyal destek programlarının oluşturulabileceği ve mizaç özellikleriyle etkileş en bir faktör olarak DEHBin ergenlerin gelişim süreçlerinde kişilik yapısına nasıl bir etkide bulunacağının öngörülebileceği öne sürülmektedir. Çalışmamız, Türkiyede 11 - 16 yaş arasındaki ergenlerin mizaç tiplerini değerlendirmeye yönelik ilk ölçek gelişt irme çalışması olmanın yanı sıra, DTMM tipleri ile DEHB arasındaki ilişkiyi inceleyen ilk çalışma olma özelliğindedir.Öğe Eğitim ve Bilim Dergisinde Yayınlanan Araştırmaların Eğilimleri: İçerik Analizi(2014) Selçuk, Ziya; Palancı, Mehmet; Kandemir, Mehmet; Dündar, HakanBu çalışmanın amacı TED Eğitim ve Bilim dergisinde yayınlanan makalelerin içerik analizini yapmak, bu yolla dergide yayınlanan makalelerin eğilimlerini belirlemektir. Çalışmada amaçlı örnekleme yöntemi ile toplam 492 makale seçilerek analiz edilmiştir. Makalelerin seçiminde derginin SSCI tarafından dizinlendiği sayının yayınlandığı yıl olan 2007 yılı ile 2013 yılları arasındaki sayılarda yayınlanmış makaleler olmasına dikkat edilmiştir. Bu kapsamda tespit edilen makalelerin analizi için "Yayın Sınıflama Formu" kullanılmıştır. Makaleler içerik analizi yapılarak, makalenin kimliği hakkında tanımlayıcı bilgi, disiplin alanı, makalenin konusu, yöntemi, veri toplama araçları, örneklemi, veri analiz yöntemleri, tartışma ve öneriler boyutlarını kapsayacak şekilde incelenmiştir. Elde edilen veriler, yüzde ve frekansa dayalı bir şekilde yorumlanmış, tablo ve grafiklerle de verilerin gösterimine yer verilmiştir. Elde edilen verilere dayalı olarak en fazla yayının Hacettepe, Ankara ve Gazi üniversitesi gibi büyük ve daha gelişmiş üniversitelerde görev yapan bilim insanları tarafından yapıldığı tespit edilmiştir. Yine en fazla yayının, eğitim programları ve öğretimi, eğitim yönetimi, matematik eğitimi ve fen bilimleri eğitimi alanlarında olduğu tespit edilmiştir. Nicel ve betimsel taramaya dayalı araştırmaların en fazla yayın olarak tespit edildiği çalışmada daha çok tutum, algı ve kişilik testlerinin veri toplama aracı olarak kullanıldığı tespit edilmiştir. Örneklem düzeyi olarak lisans düzeyinde ve 301-1000 kişilik bir örneklem aralığında çalışmaların yoğunlaştığı görülmüştür. Verilerin analizinde ise daha çok betimsel analizlerin yapıldığı, anova ve t-testi analizlerinin çalışmalarda yoğun bir şekilde kullanıldığı tespit edilmiştir. Mevcut analizlerden yola çıkılarak yayın geçmişi, profili ve eğilimleri izlenerek TED Eğitim ve Bilim Dergisinin yayın yönelimi ve bilimsel çalışmalara katkı sağlama çerçevesi geliştirilmeye çalışılacaktırÖğe Explanation of Students' Academic Procrastination Behaviors with, Anxiety, Fear of Failure, Self-Esteem and Achievement Goals(Pegem Akad Yayincilik Egitim Danismanlik Hizmetleri Tic Ltd Sti, 2012) Kandemir, MehmetThe goal of this study is to explain academic procrastination behaviors of students about their academic responsibilities with the anxiety, fear of failure, self esteem and achievement goals. Study group of this research, in which descriptive survey model was used, consist of students preparing for university exam in different training centers in Ankara. Totally 376 students were questioned in scope of this research; 176 of them were male while 200 of them were female. Academic Procrastination Scale, Spielberg State Anxiety Inventory, Fear of Failure Scale, Coopersmith Self Esteem Inventory and Achievement Goals Scale were used for gathering data in the research. Pearson Moment Correlation Coefficient and Multiple Regression analysis were used for the statistical analysis of data. At the end of the research, it was found that, in the study, in which self esteem, anxiety, fear of failure and achievement goals variables were used in order to explain postponement behaviors, explain academic procrastination behaviors in a model.Öğe A model explaining academic procrastination behavior(2014) Kandemir, MehmetAraştırmanın amacı, üniversite öğrencilerinin akademik erteleme davranışlarını kişilik özellikleri, başarı yönelimleri, akademik öz yeterlik inancı ve benlik saygısının ne düzeyde açıkladığını bir model çerçevesinde incelemektir. Bu amaç bağlamında, araştırma değişkenlerinden neden-sonuç ilişkisi içinde, doğrudan ve dolaylı etkileri belirlemek için bir model kurulmuş ve model testi yapılmıştır. Nedensel karşılaştırmalı desenin kullanıldığı araştırmada, araştırma grubunu farklı sınıf düzeylerinden 406 bayan ve 224 erkek olmak üzere toplam 630 üniversite öğrencisinden oluşmaktadır. Araştırma verilerinin toplanmasında, “Aitken Akademik Erteleme Ölçeği”, “Sıfatlara Dayalı Kişilik Testi”, “Çok Boyutlu Mükemmeliyetçilik Ölçeği”, “Başarı Yönelimleri Ölçeği”, “Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği” ve “Akademik Öz-yeterlik Ölçeği” kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, öğrencilerin akademik erteleme davranışı, kişilik özellikleri, başarı yönelimi, akademik öz yeterlik inancı ve benlik saygısı ile neden-sonuç ilişkisi içinde doğrudan ve dolaylı bir şekilde açıklandığı belirlenmiştir.Öğe A Model That Examines Epistemological Beliefs And Self-Efficacy On Science Literacy(2017) Kandemir, Mehmet; Kırındı, Talip; Yavuz, İbrahim EthemAraştırmada fen bilgisi öğretmen adaylarının fen okuryazarlıklarının, epistemolojik inançları ve fen bilgisi öğretimi öz yeterlik inançlarıyla ne düzeyde açıklandığını bir model aracılığıyla incelemek amaçlanmıştır. Araştırmanın bağımlı değişkeni üzerindeki bağımsız değişkenlerin doğrudan ve dolaylı etkilerini belirleyecek bir model oluşturulmuş ve test edilmiştir. Araştırmada nedensel karşılaştırmalı desen kullanılmıştır, araştırmanın çalışma grubunu farklı üniversitelerden 415 bayan ve 181 erkek olmak üzere 596 üniversite öğrencisi oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Laugksch ve Spargo (1996), tarafından geliştirilen ve Yetişir (2007), tarafından Türkçe'ye uyarlanan temel fen ve teknoloji okuryazarlık ölçeği, Riggs ve Enochs (1990), tarafından geliştirilen ve Özkan, Tekkayave Çakıroğlu (2002) tarafından Türkçe'ye uyarlanan fen bilgisi öğretimi öz yeterlik inancı ölçeği ve Schommer (1990), tarafından geliştirilen ve Deryakulu ve Büyüköztürk (2002) tarafından Türkçe'ye uyarlanan Epistemolojik inanç ölçeği kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler SPSS 21 ve AMOS programlarıyla analiz edilmiştir. Araştırmada model testi için path analizi yapılmıştır. Araştırma sonucunda fen bilgisi öğretmen adaylarının fen okuryazarlıklarının, epistemolojik inançları bakımından doğrudan, fen öğretimi öz yeterlik inançları bakımından ise dolaylı olarak açıklandığı belirlenmiştir. Çalışmada değişkenler (fen bilgisi öğretmen adaylarının fen okur yazarlığı, epistemolojik inançları ve fen öğretimi alanındaki öz yeterlik inançları) arasındaki ilişki için kavramsal bir model önerilmiştir. Tek bir doğru olduğuna dair inanç değişkeninin bağımsız ve diğer değişkenlerle etkileşimsiz olduğu görülmüş ve bu değişken modele alınmamıştırÖğe Reasons of academic procrastination: self- regulation, academic self-efficacy, life satisfaction and demographics variables(Elsevier Science Bv, 2014) Kandemir, MehmetThe behavior of academic procrastination is quite common among students. Students can not show their real performances in learning processes and they fail because of procrastination behaviors. Determining the reasons of this behavior can decrease students' behaviors and help them show their performances. In this context, the goal of this research is to determine how the variables of self-regulation, self-efficacy, life satisfaction, hope and other descriptive variables, which are mentioned in the related literature about academic procrastination, explain academic procrastination behavior in the regression model. Descriptive survey model and availability sampling model are used in order to reach this goal. In the research, "Aitken Academic Procrastination Scale", "Emotional Literacy Scale", "Academic Self-Efficacy Scale", "the Satisfaction with Life Scale", "Hope Scale" and "Information Form" are used in order to gather data Correlation and hierarchical regression analysis are used in order to analyze the obtained data At the end of the research, it is found that the regression model predicts academic procrastination. When the results of the research are analyzed, it is seen that the variables that make the highest original contribution to the model are respectively; academic success mean, self-regulation and life satisfaction. When the results of the research are analyzed, it is seen that academic success mean variable, which entered the model in the first step, predicts academic procrastination negatively and meaningfully. (C) 2014 The Authors. Published by Elsevier Ltd.Öğe Relation of the Nine Types of Temperament Model with Personality Disorders(2016) Yılmaz, Enver Demirel; Gençer, Ali Görkem; Ünal, Özge; Palancı, Mehmet; Kandemir, Mehmet; Selçuk, Ziya; Aydemir, ÖmerDokuz Tip Mizaç Modeli'nin kişilik bozukluklarıyla ilişkisi. Amaç: Bu çalışmanın amacı; kişilik bozukluklarını, mizaç özellikleri ve maladaptif kişilik özellikleri bağlamında değerlendiren yeni bir mizaç modeli olan Dokuz Tip Mizaç Modeli (DTMM) tiplerinin hangi kişilik kategorilerine karşılık geldiğinin ve kavramlaştığının saptanmasıdır.Yöntem: Örneklem, herhangi bir kişilik bozukluğu saptanmış 117 katılımcıdan oluşmaktadır. Katılımcılara SCID II ve Dokuz Tip Mizaç Ölçeği (DTMÖ) uygulanmıştır.Bulgular: Bulgulara göre tüm DTMM tipleri en az bir kişilik bozukluğuyla anlamlı korelasyon göstermiştir. Regresyon analizi sonuçlarına göre DTMM tiplerinin kişilik bozuklukları tarafından %19-41 oranında açıklandığı saptanmıştır.Sonuç: Bu çalışmada, bireylerin kişilik yapısının temelini oluşturan mizaç özelliklerinin bilinmesinin, kişilik özelliklerinin patolojik karşılığı olan kişilik bozukluklarına yatkınlık açısından ve tanı koymada kolaylık sağlayabileceği sonucuna varılmıştır. Ayrıca aynı kişilik bozukluğuna sahip bireylerin bireysel farklılıklarının mizaç tipi temelinde değerlendirilmesi ve bireyin mizaç tipine uygun terapi ve tedavi yaklaşımları belirlenmesinin mümkün olup olamayacağı sorusu gündeme getirilmiştir.Öğe Sınıf Tekrarı Yapan Öğrencilerin Akademik Erteleme Nedenleri(2017) Kandemir, Mehmet; Palancı, Mehmet; İlhan, Tahsin; Avcı, MüjdatAraştırmanın amacı ise, sınıf tekrarı yapan lise 1 ve 2. sınıf öğrencilerinin akademik erteleme davranışını, kendini toparlama, yaşam doyumu, akademik özdeşleşme ve motivasyon değişkenleriyle oluşturulan bir model kapsamında test etmektir. Nedensel karşılaştırmalı yönteminin kullanıldığı araştırmada, 2013-2014 eğitim öğretim yılında, sınıf tekrarı yapan 234 lise öğrencisi üzerinde yapılmıştır. Araştırma grubundaki öğrencilerin 92 (%40)'si erkek ve 140 (%60)'ı kız öğrencidir. Veri toplama aracı olarak; Aitken (1982) tarafından, geliştirilmiş, Balkıs (2007) tarafından Türkçeye uyarlanmış, Akademik Erteleme Ölçeği; Terzi (2006) tarafından geliştirilmiş Kendini Toparlama Gücü Ölçeği; Diener (2004) tarafından geliştirilen ve Köker (1991) tarafından Türkçe'ye uyarlanan Yaşam Doyumu Ölçeği; Bozanoğlu (2004) tarafından geliştirilen Akademik Güdülenme (Motivasyon) Ölçeği; Balkıs, Duru ve Buluş (2009) tarafından geliştirilmiş Akademik Özdeşleşme Ölçeği araştırmada kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, nihai modele ilişkin elde edilen uyum katsayıları kabul edilen sınırların oldukça üzerinde çıkmıştır. NFI, CFI, GFI, IFI, TLI' nın .90'ın üzerinde çıkması o modelin iyi uyum gösterdiğini işaret etmektedir. Ki-Kare (X2 /sd3.33/2) 1.67 ve RMSEA .048 bulunmuştur. Aynı zamanda, motivasyon değişkeninin akademik ertelemeye doğrudan, anlamlı ve negatif yönlü etki yaptığı görülmektedir (t-5.74, p.01). Motivasyonun akademik ertelemeye doğrudan etki değeri ? .40 olduğu görülmektedir. Buna göre, öğrencilerin motivasyonun artması ile birlikte, akademik erteleme davranışlarının azaldığını söylenebilirÖğe Tendencies of the Researches Published in Education and Science Journal: Content Analysis(Turkish Education Assoc, 2014) Selcuk, Ziya; Palanci, Mehmet; Kandemir, Mehmet; Dundar, HakanThe aim of this study is to perform a content analysis of the articles published in TED Education and Science Journal and in this way to define the trends of the articles published in the journal. In the study, a total of 492 articles selected by purposive sampling method were analyzed. For the selection of articles, it was considered that the articles were of the articles published in issues between 2007 and 2013 when the issue of the journal was scanned by SSCI. '' Publishing Classification Form '' was used for the analysis of the articles determined within this scope. By making content analysis, articles were analyzed to include the aspects such as defining information about the identity of the article, its field, its subject, method, data collection tools, sampling, data analysis methods, and discussions and recommendations. The obtained data was interpreted in a manner based on the percentage and frequency and they were also represented with tables and graphics. Based on the obtained data it was found out that more publications are made by scientists working in larger and great universities like Hacettepe, Ankara and Gazi University. Furthermore, it was identified that most of the publications are on fields such as educational programs and teaching, educational administration, mathematics and science education. In the study where publications based on quantitative and descriptive survey researches were identified as the most common publication type, it was found that attitude, perception, and personality tests were used as data collection tool. It was seen that the studies concentrated in the sampling range of 301-1000 persons at the undergraduate level. For the analysis of data it was found that descriptive analysis were made more commonly and Anova and T-test analysis were also used in the studies intensively. Publication trend of TED Education and Science Journal, and its framework to contribute scientific studies will be developed by following history, profile and trends of the publication based on the present analysis.Öğe Üniversite Öğrencilerinin Bağlanma Stilleri ile Prososyal Davranış Arasındaki İlişkilerin İncelenmesi(2020) Tekin, Fatma Nur; Kandemir, MehmetBu araştırmanın amacı, üniversite öğrencilerinin sahip oldukları bağlanma stili ile prososyaldavranış arasındaki ilişkilerin incelenmesidir. İlişkisel tarama modelinin kullanıldığı araştırma, 2018-2019 eğitim öğretim yılında Kırıkkale Üniversitesi’nde birinci sınıftan dördüncü sınıfa kadar okuyan551 öğrenci üzerindegerçekleştirilmiştir. Araştırmada veri toplama araçları, Carlo ve Randal (2002) tarafından geliştirilen, Yıldız, Boz ve Yıldırım (2012) tarafından üniversite öğrencilerine uyarlananPrososyal Davranış Ölçeği ve Kandemir ve İlhan (2017) tarafından geliştirilen Kişilerarası İlişkilerde Bağlanma Stilleri Ölçeği kullanılmıştır. Hipotez test modelinin analizi için AMOS paket programlarından yararlanılarak yol analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, üniversite öğrencilerinin güvenli bağlanma stilinin itaatkar prososyal davranışı anlamlı ve pozitif, gizli/özgeci prososyal davranışı pozitif ve anlamlı bir şekilde yordayıcı gücünün olduğu ortaya çıkmıştır. Araştırma bulgularına göre; kaygılı bağlanma stilinin kamusal prososyal davranışı yordamada pozitif ve anlamlı ve faydacı prososyal davranışı yordamada pozitifve anlamlı bir etkisi olduğu görülmektedir. Aynı zamanda, kaçıngan bağlanma stilinin kamusalprososyal davranışı pozitif yönde anlamlı bir şekilde, faydacı prososyal davranışı anlamlı ve pozitif olarak yordadığıbulunmuştur. Araştırmanın analizi sonrasında elde edilen bulgular, alanyazındaki araştırma sonuçlarıyla karşılaştırılarak tartışılmıştır. Araştırmanın son bölümünde araştırmanın sonuçları kapsamında önerilerde bulunulmuştur.Öğe Validity-Reliability of Nine Types Temperament Scale Adolescent Form (NTTS-A) and Relationship Between Temperament Types and Attention Deficit Hyperactivity Disorder(Turkish Education Assoc, 2015) Yilmaz, Enver Demirel; Unal, Ozge; Palanci, Mehmet; Kandemir, Mehmet; Orek, Alp; Akkin, Gozde; Selcuk, ZiyaThe purpose of this study is developing adolescent form (11-16 years old) of Nine Types Temperament Scale (NTTS) depending on Nine Types Temperament Model (Study 1) and evaluating and searching the relationship between Attention Deficit and Hyperactivity Disorder (ADHD) and Types of NTTM (Study 2). Sample of Study I consist of 1240 students who are between 11 and 16 years old. Pilot form of the Scale which consists of 90 items is tested with confirmatory factor analysis and with convergent and discriminant validity and the last version of the measure which consist of 82 items is prepared. Basic Personality Traits Inventory (BPTI) which depends on Fife Factor Model is used for Criterion-related validation. Results show that NTTS-A is valid and reliable measure for evaluating temperament types between 11-16 years adolescents. Their fit index is calculated as chi(2) /df <3; SRMR, 0.06; RMSEA, 0.045; CFI, 0.909: TLI, 0901 supported to validity data. Sample of Study II consist of 56 adolescents who are diagnosed with ADHD according to DSM-IV diagnosis criteria and 56 students who does not get diagnosed with ADHD or mental retardation/medical disorder. Temperament types of participants are evaluated by the agency of Study-I and NTTS-A, which is developed appropriate for Turkish culture. Indication of the study shows that there are more NTT7 and NTT8 in NTTM types between adolescents with ADHD than the group, who are not diagnosed with ADHD. As a result, it is discussed that traits which belong to some temperament types could have a predisposing effect on emergence of ADHD, experiencing these traits extreme severely could cause a view similar to ADHD and ADHD which is a neurodevelopmental disease could interact with temperament traits of person, in that way it could illustrate ADHD clinic. Available findings support critics about that students are labelled as ADHD specially in the last years in education environment even if they have mostly not developmental problems and students are diagnosed easily with limited observations. However, it is asserted that diagnosis based on temperament, treatment and psychosocial support programmes could be formed and effects of ADHD, which is a factor interacting with temperament traits, on personality structure of adolescents on their development process, could be predicted. Our study has the feature of being the first measure developing study which is intended to evaluate temperament types of adolescents between 11-16 years old and also it is has the feature of being the first study which searches relationship between NTTM types and ADHD.