Yazar "Karakoç, Tülay" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Efor dispnesinin nadir nedeni: Swyer James (mc leod) sendromu(2009) Şentürk, Erol; Ekici, Aydanur; Bulgun, Emel; Ekici, Mehmet; Karakoç, Tülay; Tireli, Gökhan; Altınkaya, VolkanSwyer James ya da Mc Leod Sendromu; unilateral hiperlüsen akciğer, hacim kaybı, mediastinal şift ve etkilenen tarafta daha küçük hiler gölge izlenmesi ile karakterize nadir bir hastalıktır. Pulmoner emboli, perfüzyon bozukluğu yapan diğer hastalıklar ve efor dispnesi yapan bazı hava yolu hastalıkları ile karışabilir. Bir kaç yıldır başka merkezlerde astım tanısı ile takip edilen 41 yaşında kadın olgu Swyer James Sendromu tanısı ile literatür bilgileri eşliğinde tartışıldı.Öğe Factors Associated With Quality of Life in Subjects With Stable COPD(Daedalus Enterprises Inc, 2015) Ekici, Aydanur; Bulçun, Emel; Karakoç, Tülay; Şentürk, Erol; Ekici, MehmetBACKGROUND: The purpose of this study was to assess the impact of bronchiectasis, anxiety and depression, and parameters of disease severity on health-related quality of life (HRQOL) in subjects with COPD. METHODS: Sixty-two subjects with stable COPD were selected for the study. The presence of bronchiectasis in all subjects with COPD was investigated by high-resolution computed tomography. Pulmonary function tests were performed. Dyspnea was assessed using the Modified Medical Research Council (MMRC) dyspnea scale. Psychological disorders were investigated using the Hospital Anxiety and Depression Scale (HADS), and the HRQOL was examined using the St George Respiratory Questionnaire (SGRQ). RESULTS: High-resolution computed tomography revealed that 44 of 62 (70.9%) subjects with COPD had bronchiectasis. There were no differences in pulmonary function tests, symptoms, activities, impact, SGRQ total scores, and HADS scores between COPD subjects with and without bronchiectasis. Pearson correlation analyses showed that there was no significant association between the presence of bronchiectasis, bronchial wall thickness, or severity of bronchial dilatation and all subscales of the SGRQ or HADS scores. Additionally, HADS scores showed significant positive association with all subscales of the SGRQ in all subjects. In linear regression analysis, a statistically significant relationship was found between the SGRQ total score and percent-of-predicted FEV1, percent-of-predicted diffusing capacity of the lung for carbon monoxide, MMRC score, and anxiety score, but the SGRQ total score was not associated with age, body mass index, total number of hospitalizations, P-aO2, or depression score. CONCLUSIONS: The presence of bronchiectasis in subjects with COPD does not impact HRQOL and psychological disorders. However, disease severity, dyspnea levels, and anxiety scores predict poor HRQOL.Öğe OSAS tanısı ile CPAP tedavisi alan hastalarda Kompleks Uyku Apne Sendrom sıklığı ve etkileyen faktörler(Kırıkkale Üniversitesi, 2010) Karakoç, Tülay; Ekici, AydanurSürekli pozitif havayolu basınç (CPAP) tedavisi gören Obstrüktif Uyku ApneSendrom (OSAS) hastalarında ortaya çıkan ya da artan santral apne ve/veya yenigelişen Cheyne-Stokes Solunumu varlığı Kompleks Uyku Apne Sendromu(CompSAS) olarak adlandırılmıştır.Biz de çalışmamızda CPAP titrasyonu uygulanan OSAS hastalarında ortaya çıkanCompSAS sıklığını ve bunu etkileyen faktörleri araştırmayı amaçladık. Orta ya daağır dereceli OSAS tanısı olan 75 hastanın ilk tanısal ve CPAP titrasyonçalışmasındaki polisomnografi kayıtları incelendi. Ayrıca hastalara solunumfonksiyon testleri (SFT), gündüz istirahatte arter kan gazı (AKG) ve biyokimyasalkan tetkikleri yapıldı. Son bir aydaki uyku kalitesini gösteren Pittsburg Uyku Kalitesiİndeksi (PUKİ), gündüz uykululuk durumunu ölçen Epworth Uykululuk Skalası(ESS), yaşam kalitesini ölçen Medical outcome survey-short form 36 (SF-36) vemental durum düzeyini tespit eden Standardize Mini Mental Test (SMMT) anketleriuygulandı.Biz 75 OSAS hastasının 15'inde (%20) CompSAS geliştiğini tespit ettik. HastalarıCompSAS ve OSAS olarak iki gruba ayırdık. Her iki grubun yaş ortalamaları,cinsiyet, eğitim durumu, aylık gelir dağılımları, Body Mass Indeks (BMI) arasındafark saptamadık. CompSAS grubunda serum LDL kolesterol düzeyi diğer gruptanönemli derecede yüksekti. Ayrıca CompSAS grubunda santral apneler uyku sırasındaNREM evresi ve supin pozisyonda daha sık olarak gözlendi.Sonuç olarak serum LDL kolesterol yüksekliği CompSAS gelişimi için bir riskfaktörüdür. Ayrıca CompSAS hastalarında uyku pozisyonunun düzenlenmesiönemlidir. Serum LDL kolesterol düzeyi yüksek olan CompSAS hastalarıkardiovasküler hastalık riski yönünden daha detaylı değerlendirilmelidir. CompSASve kardiyovasküler hastalık risk ilişkisinin daha detaylı araştırılması için prospektifve daha geniş kapsamlı takip çalışmalarına ihtiyaç vardır.Anahtar Kelimeler: CompSAS, OSAS, CPAP