Yazar "Sönmezer, Yetiş Bülent" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Investigation of the effect of the relative density and shear strain on liquefaction of sands(Pamukkale Univ, 2021) Beyaz, Turgay; Kayabalı, Kamil; Sönmezer, Yetiş BülentLiquefaction potential of non-cohesive soils is determined by field tests such as SPT, CPT, which use the stress approach, and laboratory tests such as three-dimensional dynamic shear, torsional shear, resonant column, and bender element tests. Recently, the approach of energy has been used to estimate the liquefaction potential of sands. The main parameters used in this approach are relative density and effective stress of the ground. In this study, Cyclic Simple Shear Test arrangement is used. In this study, the effect of shear strain and relative density on the liquefaction energy of the sands were investigated. In the study, clean fine marine sands were used. In this study, 3 different relative densities for a sand sample (Dr= 40%, 55% and 70%); 4 different stresses (av= 50, 100, 200 ve 300 kPa), and pore water pressure (u= 25, 50, 75 ye 150 kPa). Totally of 36 experiments were performed in and 3 different deformation rates (y= 2%, 3.5%, and 5%). The harmonic loading was applied to the experimental samples at a frequency (I) of 0.1 Hz. The effect of relative density, deformation rate and vertical stress conditions on the liquefaction energy of sands has been demonstrated for a type of fine-grained clean sea sand. The increase in the shear strain rate reduces the liquefaction potential by about 3%. The increase in relative density, increases the shear resistance of the sand. This delay liquefaction and causes an increase in the number of cycles.Öğe Kırıkkale ili Bahçelievler ve Fabrikalar mahallelerinin geoteknik özelliklerinin değerlendirilmesi(Kırıkkale Üniversitesi, 2009) Sönmezer, Yetiş Bülent; Kılınç, Mustafa YılmazBu tez kapsamında Kırıkkale İli Bahçelievler mahallesi ve Fabrikalar mahallesinin Geoteknik incelemesi yapılmıştır. Bölge kuvaterner yaşlı nehir sedimanlarından oluşmuş yer altı su seviyesi yüksek çakıllı, kumlu, killi birimlerden meydana gelmiş, Kırıkkale ilinin en problemli zeminlerinden biridir. Bu nedenden dolayı tez kapsamında bu bölgenin geoteknik incelemesinin yapılması tercih edilmiştir.Bölgede Altundağ Mühendislik ve Aks Yapı Geoteknik tarafından yapılan jeoteknik amaçlı 21 adet sondajdan yararlanılmıştır. Sondajlarla yeraltı su seviyesi belirlenmiştir. Laboratuar sonuçlarından elde edilen bilgiler doğrultusunda bölgenin ?Deprem Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik? hükümleri gereğince yerel zemin sınıfı, Terzaghi taşıma gücü teorisine göre değişik temel ve temel derinliklerinde taşıma gücü hesapları yapılmıştır. Konsolidasyon oturmaları belirlenmiştir.. Ayrıca kumlu zeminlerde dinamik(deprem) etki sonucu oluşacak sıvılaşma değişik mağnitüd değerlerine göre Seed ve Idriss yöntemi (Yaklaşık yöntem) ile tespit edilmiştir. Ayrıca sıvılaşma sonucu meydana gelecek oturmalar, Tokimatsu ve Seed yöntemine göre belirlenmiştir.Bölgede tüm deprem senaryolarında sıvılaşma eğilimi görülmüştür ve sıvılaşma sonucu oturmalar kabul edilebilir sınırların üstündedir. Killi bölgelerde konsolidasyon oturmaları makul sınırlardadır. Bölgenin taşıma gücü ortalama değerlerdedir.Öğe Kırıkkale İli Yerleşim Alanı İçin En Büyük İvme, Zemin Büyütmesi Ve Hakim Titreşim Periyodu Özelliklerinin Değerlendirilmesi(2015) Sönmezer, Yetiş Bülent; Akbaş, Sami Oğuzhan; Işık, Nihat SinanKırıkkale, deprem üretme potansiyeli yüksek Kuzey Anadolu, Bala, Seyfe, Karakeçili, Kırıkkale-Sungurlu ve Keskin gibi önemli fay zonlarına mesafesi nedeniyle deprem tehlikesi yüksek olan bir şehirdir. Bu çalışmada; Kırıkkale il merkezi zeminlerinin dinamik davranış özelliklerini belirlemek ve yeni yerleşim alanları ile yapılaşmaya yol gösterici olmak amacıyla derlenen 107 sondaj, 15 sismik kırılma ve 6 aktif kaynaklı yüzey dalgası yöntemi (MASW) verisinden elde edilen jeoteknik ve jeofizik veriler kullanılarak, eşdeğer doğrusal analiz yöntemiyle tek boyutlu sismik tepki analizleri gerçekleştirilmiştir. Analizlerde; azalım ilişkilerinden elde edilen hedef spektrumla ölçekli 7,14 moment büyüklüğüne (Mw) sahip 1999 Düzce Depreminin Lamont-1061 kaydı kullanılmış ve inceleme konusu bölgenin en büyük yer ivmesi, zemin büyütmesi ve zemin hakim periyotları değerlendirilerek haritalanmıştır. Hazırlanan haritalarda çalışma alanında genel olarak yüksek ivme ve orta-yüksek periyot değerleri gözlenmektedir.Öğe Kırıkkale şehir merkezinin deprem risk analizi ve sismik mikrobölgelemesi(Kırıkkale Üniversitesi, 2016) Sönmezer, Yetiş Bülent; Akbaş, Sami OğuzhanTürkiye, deprem potansiyeli oldukça yüksek olan önemli fay sistemlerinin bulunduğu bir ülkedir. Türkiye deprem bölgeleri haritasına göre I. derece deprem bölgesi içerisinde yer alan Kırıkkale şehir merkezi çalışma alanı, etrafında önemli faylar bulunması sebebiyle aktif bir sismik bölge içerisinde yer almaktadır. Bu çalışmanın amacı, kentsel planlamaya yönelik olarak çalışma alanının, sismik mikrobölgelemesini yapmak ve mevcut yapı stoğunun deprem riskini ortaya koymaktır. Kırıkkale'nin sismik mikrobölgelemesi ve yapı stoğunun deprem riski ayrıntılı jeolojik, jeofizik ve geoteknik verilere dayanılarak değerlendirilmiştir. İnceleme alanında, tarihi ve aletsel dönem deprem verilerinden faydalanılarak 50 yılda %10 aşılma ihtimaline göre meydana gelmesi muhtemel deprem, Poisson olasılık dağılımı kullanılarak belirlenmiştir. Belirlenen deprem büyüklüğüne, çalışma alanının faya olan mesafesine ve yerel zemin koşullarına göre yeni nesil azalım ilişkileri kullanılarak anakaya seviyesi için hedef ivme spektrumu elde edilmiştir. Hedef spektrumla ölçeklenmiş deprem kayıtları kullanılarak, 500 m × 500 m boyutlarındaki hücre sistemini temsil eden zemin profilleri üzerinde, 1–D eşdeğer lineer zemin davranış analizleri SHAKE2000 programında gerçekleştirilmiştir. Davranış analizlerinde zemin büyütmesi, pik yer ivmesi, pik yer hızı, zemin hakim periyodu, kısa periyot (0,2 s) ve uzun periyot (1 s) spektral ivme değerleri belirlenmiş ve Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) kullanılarak haritalanmıştır. Çalışma alanının deprem potansiyeli yüksek bir bölge olması sebebiyle mevcut yapı stoğu sokaktan hızlı tarama metodu kullanılarak incelenmiştir. İnceleme yönteminde, 1-7 katlı betonarme binalar sokaktan gözlenebilen bina parametreleri kullanılarak (bina kat sayısı, yumuşak kat, ağır çıkma vs.) bir risk değerlendirmesine tabi tutulmaktadır. Kırıkkale'de 2074 adet bina bu yöntemle incelenmiş ve yüksek riskli ve düşük riskli bina oranları belirlenmiştir. Ayrıca zemin davranış analizlerinde elde edilen yüzey ivme spektrumuna, Eurocode 8 Yönetmeliği ve Türkiye Deprem Yönetmeliği 2007 (DBYBHY 2007) spektrumlarına ölçeklenerek elde edilen deprem kayıtları kullanılarak, yapı stoğunda seçilen tipik binalar üzerinde SAP2000 programında zaman tanım alanında doğrusal elastik analizler gerçekleştirilmiştir. Analizler sonucu yapılan karşılaştırmalarda, binalardaki taban kesme kuvveti, devrilme momenti, tepe deplasmanı ve göreli kat ötelenmesi değerlerindeki farklılıklar belirlenmiştir. Yapılan çalışmalar sonucunda, 50 yılda %10 aşılma ihtimaline göre çalışma alanını etkileyebilecek deprem büyüklüğünün M=7 olduğu belirlenmiştir. Çalışma alanında, zemin büyütmesi oranları 2,5-3 arasında değişmekle birlikte, deprem etkileri sonucu özellikle alüvyon birimlerin bulunduğu bölgelerin nispeten daha yüksek büyütme oranı, pik yer ivmesi ve periyot değerleri verdiği belirlenmiştir. Sokak taraması yöntemi kullanılarak yapılan inceleme sonucunda, meydana gelmesi muhtemel depremde yapı stoğunda yıkılabilecek ve ağır hasar görebilecek yüksek riskli binaların oranının %11 ile %25 arasında olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Zemin Davranış Analizi, Deprem Risk Analizi, Zemin Büyütmesi, Sokaktan Hızlı Değerlendirme, Doğrusal Elastik Analiz, Kırıkkale.Öğe Siltli Kumlarda Gerilme Kontrollü ve Deformasyon Kontrollü Sıvılaşma Testlerinin Karşılaştırılması(2020) Sönmezer, Yetiş BülentDeprem esnasında farklı tane çaplarında ve ince tane içeriğindeki siltli kumların sıvılaşma davranışı aynı olmayıp bu tür zeminlerin sıvılaşma mekanizmasını anlamak geoteknik deprem mühendisliğinin önemli konularından biri olmaya devam etmektedir. Bu amaçla, bu çalışmada iki farklı gradasyondaki 20/30 ve 30/50 kumlarına, %5 ve %30 oranında silt karıştırılarak hazırlanan siltli-kum numuneleri üzerinde, dinamik basit kesme test cihazı kullanılarak deformasyon kontrollü ve gerilme kontrollü testler gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar deformasyon kontrollü ve gerilme kontrollü testlerin sonuçları arasında anlamlı bir fark olmadığını göstermiştir. Ancak silt içeriğinin artışı ile hem 20/30 kumu ve hem de 30/50 kumuna ait siltli-kum numunelerinin sıvılaşmaya karşı dirençleri azalmıştır. Ayrıca rölatif sıkılığın artışı ile tüm numunelerin sıvılaşmaya karşı direnci artmıştır.