Yazar "Akoğlu, Gözde" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Ana Sınıflarında Gerçekleştirilen Birlikte Kitap Okuma Etkinliklerinin "Etkileşimli Kitap Okuma" Bağlamında İncelenmesi(2015) Ergül, Cevriye; Akoğlu, Gözde; Sarıca, A. Dolunay; Tufan, Mümin; Karaman, GökçeAlanyazında yapılan çok sayıda çalışmada çocukların dil ve erken okuryazarlık gelişimleri ile okul öncesi eğitim programlarındaki birlikte kitap okuma etkinliklerinin sıklığı ve niteliği arasında güçlü bir ilişki olduğu belirtilmektedir. Etkileşimli kitap okuma uygulamalarının ise geleneksel kitap okuma uygulamalarına göre gelişimsel olarak çok daha fazla kazanım sağladığı bildirilmektedir. Buna karşın, ülkemizde kitap okuma etkinliklerinin nasıl gerçekleştirildiğini inceleyen çalışmalar bulunmamaktadır. Bu kapsamda gerçekleştirilecek uygulamalara ışık tutması amacıyla, çalışmada ana sınıflarında uygulanan kitap okuma etkinliklerinin "etkileşimli kitap okuma" bağlamında incelenmesi amaçlanmıştır. Alt, orta ve üst sosyo-ekonomik düzeyde (SED) yer alan ilköğretim okullarına bağlı ana sınıflarında uygulanan kitap okuma etkinlikleri "Etkileşimli Kitap Okuma Davranışları Kontrol Listesi" kullanılarak betimsel olarak incelenmiştir. Toplam 6 ilköğretim okulunun ana sınıflarında (2 üst SED; 2 orta SED; 2 alt SED) gerçekleştirilen çalışmadan elde edilen sonuçlar, ana sınıflarında gerçekleşen kitap okuma çalışmalarının, niteliksel ve niceliksel özellikleri bakımından etkileşimli kitap okuma uygulamalarından önemli farklılıkları olduğunu ortaya koymuştur. Sonuçlar alanyazında bildirilen bulgular çerçevesinde tartışılmış ve uygulama önerileri sunulmuşturÖğe Anasınıfında Uygulanan Etkileşimli Kitap Okuma Programının Sonraki Okuma Becerilerine Etkisi: İzleme Çalışması(2017) Ergül, Cevriye; Akoğlu, Gözde; Karaman, Gökçe; Sarıca, Ayşe DolunayÇocukların kitap okuma etkinliklerine aktif katılımlarını öngören etkileşimli kitap okuma (EKO), okul öncesi dönemdeki çocukların dil ve erken okuryazarlık becerilerinin gelişimini desteklemek amacıyla sıklıkla kullanılan bir müdahale yöntemidir. EKO'nun dil ve erken okuryazarlık becerileri üzerinde kısa dönemli etkilerini gösteren çok sayıda çalışma bulunmakla birlikte, uzun süreli etkilerini inceleyen ve olumlu sonuçlar bildiren çalışmaların sayısı oldukça sınırlıdır. Bu bağlamda, yapılan çalışmada, EKO uygulamaları sonucunda kısa dönemde elde edilen kazanımların uzun dönemli sonuçlarının izlenmesi ve EKO'nun okuma ve okuduğunu anlama becerileri üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma grubunu, anasınıfındayken EKO uygulamalarına katılmış 72 ve uygulamalara katılmamış 73 birinci sınıf öğrencisi oluşturmuştur. Çalışma kapsamında çocukların 1. sınıftaki anlamlı ve anlamsız sözcük okuma doğrulukları ve süreleri ile doğru okuma, akıcı okuma ve okuduğunu anlama becerileri değerlendirilmiş ve EKO uygulamalarına katılmamış akranlarının performans düzeyi ile karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuçlar, EKO uygulamalarına katılan çocukların ilkokul birinci sınıfta anlamlı sözcükleri okuma süresi, doğru okunan anlamsız sözcük sayısı, dakikada doğru okunan sözcük sayısı ve okuduğunu anlama doğru yanıt sayısı bakımından akranlarından anlamlı düzeyde daha yüksek performans gösterdiklerini ortaya koymuştur. Bulgular alanyazında bildirilen sonuçlar çerçevesinde tartışılmış ve öneriler sunulmuştur.Öğe Eğitsel müdahale yaklaşimi olarak sesbilgisel farkindalik: Zihinsel engelli çocuklarda okuma becerilerine etkileri(2012) Akoğlu, Gözde; Turan, Fahriye FigenBu araştırmada, hafif derecede zihinsel engelli çocuklara verilen sesbilgisel farkmdalık becerileri eğitiminin okuma becerileri üzerindeki etkilerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışmanın örneklemini, özel bir kurumda özel eğitim hizmeti alan ve kaynaştırma programına devam eden, ilk okuma-yazma becerilerini kazanmış olan ve okumada güçlük yaşayan, 9-12 yaş arası hafif derecede zihinsel engelli toplam 12 çocuk oluşturmuştur. Ön test, uygulama ve son test aşamalarından oluşan araştırmadan elde edilen sonuçlar, araştırma kapsamında verilen eğitimin, hafif derecede zihinsel engelli çocukların alıcı dil becerileri, temel sesbilgisel farkmdalık becerileri, metnin tamamını toplam okuma süresi, okuma sırasında yapılan hata sayısı, sesbilgisel farkmdalık becerisi eksikliğine dayalı olarak yapılan okuma hataları, sesbilgisel olarak benzer sözcükleri birbirinin yerine koyma ve okuma hatalarını düzeltme becerileri üzerinde etkili olduğunu göstermiştir.Öğe Etkileşimli Kitap Okuma: Dil ve Erken Okuryazarlık Becerilerinin Geliştirilmesinde Etkili Bir Yöntem(2016) Ergül, Cevriye; Sarıca, Ayşe Dolunay; Akoğlu, GözdeErken okuryazarlık, çocukların okul öncesi dönemde okuma ve yazmaya ilişkin kazanmaları gereken önkoşul bilgi, beceri ve tutumları içermektedir. Yapılan birçok çalışmada erken okuryazarlık becerilerinin gelecekteki okuma yazma ve akademik becerileri güçlü bir şekilde yordadığı gösterilmiştir. Araştırmalardan elde edilen sonuçlar kısa ve uzun dönemde okul başarısı üzerinde etkili olduğu gözlenen erken okuryazarlık becerilerinin, okul öncesi dönemde desteklenmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Yetişkinlerin ev ve okul ortamlarında çocuklarla gerçekleştirdikleri birlikte kitap okuma etkinlikleri de, erken okuryazarlık becerilerinin desteklenmesinde en sık kullanılan müdahale yöntemlerinden birisidir. Alanyazında, yetişkinin çocuğa yönelik öğretici davranışlarını içeren kitap okuma etkinliklerinin, çocukların dil gelişimleri üzerinde etkili olduğu gösterilmiştir. Bu bağlamda geliştirilen ve yetişkin ile çocuk arasında etkin bir iletişimi temel alan Etkileşimli Kitap Okuma (EKO) uygulamaları ise yetişkinin okuma sırasında aktif dinleyici konumunda olması, çocuğa öykü ile ilgili sorular yönelterek konuşma fırsatları sağlaması, bilinmeyen sözcükleri tanımlaması ve çocuktan gelen yanıtları tekrarlayarak genişletmeler yapması bakımından geleneksel uygulamalardan farklılaşmaktadır. Çok sayıda çalışmada EKO'nun çocukların dil, erken okuryazarlık becerileri ve okumaya yönelik tutumları üzerindeki olumlu etkilerinin olduğu ve gelişen bu becerilerin akademik başarıya önemli katkılarının olduğu gösterilmiştir. Bu noktadan hareketle bu yazıda, EKO yöntemi ele alınmış ve uygulama adımlarına ilişkin bilgi verilmiştir.Öğe EXAMINING THE ATTITUDES OF UNIVERSITY STUDENTS IN THE FACULTY OF HEALTH SCIENCES TOWARD DISABILITY(2021) Aşık, Elif; Erdem, Yurdagül; Elibol, Fatma; Çakmak, Aygen; Akoğlu, Gözde; Albayrak, SevilThe aim of this study was to examine the attitudes of university students in the faculty of health sciences towarddisability. This descriptive study was conducted with 906 students enrolled in the Health Science Faculty ofKırıkkale University in the 2015-2016 academic year. The measurement instruments were the\"Sociodemographic Data Form\" and the \"Attitudes toward Disabled Persons Scale\". Of the students, 75.90%(688) were females, 24.1% (218) were males. It was found that the female students' \"Attitudes toward DisabledPersons Scale\" mean scores were higher than the male students' scores (p<0.01). Statistically significantdifferences were found in the \"Attitudes toward Disabled Persons Scale\" scores in terms of the students'departments (p<0.01) and their classes (p<.05). In the subscales, it was seen that there were significantdifferences in the mean scores of the students in the domains of educational environment, interpersonal relations,work life, personal characteristics and competence-independent living (p<0.01). The differences stemmed from the mean scores of the students in the Child Development and Physiotherapy and Rehabilitation Departments.Studies may be carried out to improve the attitudes of students whose \"Attitudes toward Disabled Persons Scale\"mean scores are low. It may be appropriate to schedule lessons aimed for this purpose so that they are madeavailable over the entire course of the educational program.Öğe Gelişimsel Dil Bozukluklarında Söz Dizimi Anlama ve Sözel Çalışma Belleği İlişkisinin İncelenmesi(2014) Akoğlu, Gözde; Acarlar, FundaÖzet Çalışma belleği, günlük yaşantımız sırasında çevreden gelen çeşitli uyaranların kodlanması, kısa bir süre için de- polanması ve amaca yönelik olarak kullanılabilmesi için uygun davranışların seçilmesini sağlamaktadır. Oldukça karmaşık, ancak hızlı bir şekilde gerçekleşen bu işlemler özellikle dile ilişkin işleme becerilerinde etkin bir görev üstlenmektedir. Bu çalışmada, gelişimsel dil bozukluğu olan ve normal gelişim gösteren çocukların karmaşık söz dizimini anlama becerileri ile sözel çalışma belleği arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunda 12 Down Sendromlu, 12 otizmli ve sözel olmayan zeka yaşına göre eşleştirilen 24 normal gelişim gösteren çocuk yer almıştır. Çalışma grubunun ifade edici dil performanslarını değerlendirmek amacıyla sohbet bağlamında doğal dil örneği alınmış ve ortalama sözce uzunlukları hesaplanmıştır. Sözel çalışma belleği performans- larını belirlemek amacıyla anlamsız sözcük tekrarı listesi, karmaşık söz dizimini anlama becerileri değerlendirmek amacıyla ölçüt bağımlı karmaşık söz dizimini anlama becerilerini değerlendirme aracı uygulanmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlar, kronolojik yaş, sözel olmayan zeka yaşı, ortalama sözce uzunluğu gibi ölçümlerin sözel ça- lışma belleği ve karmaşık söz dizimini anlama becerileri ile ilişkili olduğunu göstermiştir. Her iki grupta da sözel çalışma belleği ve karmaşık söz dizimini anlama becerilerinin ilişkili olduğu ve gelişimsel dil bozukluğu olan grupta yer alan çocukların her iki değişkene ilişkin performanslarının normal gelişim gösteren çocuklardan düşük olduğu bulunmuştur.Öğe Investigation of Turkish Nonword Repetition List for 3-9 Years Children(Turkish Education Assoc, 2014) Akoğlu, Gözde; Acarlar, FundaThe purpose of this study was to develop the Turkish Nonword Repetition (NWR) List and to assess the verbal working memory performances of typically developing children between 3-9 years. Study group consists of 84 girls and 108 boys with a total of 192 children who are attended to private and state preschool institutions as well as state primary schools in Ankara. NWR List consists of 36 words with a total of 210 phonemes. The results showed that the number of correct phonemes increase with age. Besides, age and the number of one to four syllables and consonant cluster nonwords had averagely positive significant relationship. This research adds to our knowledge of language development as it highlights that NWR processes can be applied at an early age of 3.Öğe Okul Öncesi Dönemde Ev Okuryazarlık Ortamı ve Fonolojik Farkındalık Becerileri(2014) Turan, Fahriye Figen; Akoğlu, GözdeKitap okuma etkinliklerine katılım gibi okuma öncesi etkinlikler, harflerin isimlerini, şekillerini ve seslerini öğrenmeyi kolaylaştırmaktadır. Harfleri tanımakla ilgili güçlük yaşayan bireyler gelecekte sözcükleri çözümleme problemi yaşamaktadırlar. Yapılan araştırmada, 5-6 yaş arası normal gelişim gösteren ve dil bozukluğu olan çocukların anne- babalarının erken okuryazarlık deneyimlerine ilişkin bilgi düzeyleri ve çocuklarının mevcut fonolojik farkındalık becerileri ile erken okuryazarlık deneyimleri arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığının incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın örneklemi, okul öncesi eğitime devam eden 5-6 yaş arası dil bozukluğu olan (3'ü kız 7'si erkek toplam 10) ve normal gelişim gösteren (4'ü kız 6'sı erkek toplam 10) toplam 20 çocuktan oluşmaktadır. Örneklemde yer alan çocukların gelişimsel performanslarının belirlenmesinde Ankara Gelişim Tarama Envanterinden yararlanılmış, uyak farkındalığı, sözcük farkındalığı ve sesbirim farkındalığı kategorilerinden oluşan Fonolojik Farkındalık Becerileri Kontrol Listesi kullanılarak bireysel olarak değerlendirilmişlerdir. Ayrıca, ailedeki okuryazarlık deneyimleri hakkında bilgi edinmek amacıyla aile okuryazarlığı soru kâğıdı kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlar, normal gelişim gösteren ve dil bozukluğu olan Türk çocukların fonolojik farkındalık becerileri ve ailede sağlanan erken okuryazarlık deneyimlerinin farklılaştığını, dil bozukluğu olan çocukların ve ailelerinin ilgili beceriler açısından daha düşük performans sergilediğini göstermiştir (p<.05)Öğe Türkçe Anlamsız Sözcük Tekrarı Listesinin 3-9 Yaş Grubu Çocuklarda Kullanımının İncelenmesi(2014) Akoğlu, Gözde; Acarlar, FundaBu çalışmada, sözel çalışma belleğinin değerlendirilmesine yönelik olarak anlamsız sözcük tekrarı listesinin (AST) geliştirilmesi ve 3-9 yaşlar arasındaki normal gelişim gösteren çocukların AST işlemindeki performanslarının incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma grubunda Ankara il merkezindeki resmi ve özel okul öncesi eğitim kurumları ile resmi ilköğretim okullarına devam eden 3-9 yaşlar arasındaki 84'ü kız, 108'i erkek 192 çocuk yer almaktadır. 36 sözcükten oluşan AST listesinde, toplam 210 sesbirim bulunmaktadır. Sonuçlar, doğru üretilen sesbirim sayısının yaşla birlikte arttığını, doğru üretilen bir heceli, iki heceli, üç heceli, dört heceli ve ünsüz kümesi içeren anlamsız sözcük sayısının yaşla orta düzeyde olumlu ve anlamlı bir ilişkisi olduğunu göstermiştir. Yapılan araştırma, AST işlemlerinin 3 yaş gibi erken bir dönemde de kullanılabileceğini göstermesi bakımından önem taşımaktadırÖğe Yazı Farkındalığı Becerilerinin Resimli Çocuk Kitabı Aracılığıyla Değerlendirilmesi: Güvenirlik Ve Geçerlik Çalışması(2016) Işıtan, Sonnur; Akoğlu, GözdeAlanyazında sıkça vurgulandığı üzere, yazı kavramına ve alfabetik bilgiye ilişkin erken dönemde edinilen farkındalık, gelecekteki okuma yeterliliğinin güçlü bir yordayıcısıdır. Bu çalışmada, okul öncesi dönemdeki normal gelişim gösteren çocukların yazı farkındalığı becerilerinin yeni bir değerlendirme protokolü kullanılarak, resimli bir çocuk kitabı aracılığıyla değerlendirebilecek geçerli ve güvenilir bir aracın geliştirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmada genel tarama modellerinden kesitsel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini 48-72 ay arası normal gelişim gösteren ve Kırıkkale ve Balıkesir il merkezlerinde bulunan okul öncesi eğitim kurumlarına devam etmekte olan 208 çocuk oluşturmaktadır. Çocukların yazı farkındalığı becerileri, resimli çocuk kitabı kullanılması yoluyla, yeni bir değerlendirme protokolü uygulanarak değerlendirilmiştir. Kontrol listesi demografik bilgiler ve yazı farkındalığına ilişkin maddelerin yer aldığı iki bölümden oluşmaktadır. Başlangıçta 46 maddeden oluşan listede, güvenirlik analizlerinin ardından, yazı farkındalığı becerilerini değerlendirmeye yönelik olarak 5 bölüm ve toplam 33 madde yer almıştır. Kontrol listesinin güvenirliğinin saptanmasında Kuder-Richardson 20 formülü kullanılmıştır. Analiz sonuçları, "kitap ve yazı düzeni" ve "sözcükler" bölümleri açısından kontrol listesinin güvenirlik katsayılarının diğer bölümlerden daha yüksek olduğunu (sırayla; .74 ve.76) göstermiştir. Yapı geçerliğinin belirlenmesinde iki yaş grubunun puanları arasındaki farkı belirlemek amacıyla Bağımsız Örneklemler T Testi kullanılmıştır. Geliştirilen kontrol listesinden elde edilen sonuçlar bazı beceriler açısından yaş grupları arasındaki farkın anlamlı olduğunu göstermiştir (p<.05). Sonuçlar çalışma kapsamında geliştirilen kontrol listesinin okul öncesi dönem kullanılabileceğini göstermektedir. çocuklarının yazı farkındalığını değerlendirmede kullanılabileceğini göstermektedir.