Yazar "Karayaka, Sevil" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Büyüme gelişim dönemindeki farklı sagittal iskeletsel ilişkiye sahip bireylerde posteroanterior sefalometrik röntgenlerin değerlendirilmesi(Kırıkkale Üniversitesi, 2018) Karayaka, Sevil; Özdiler, Ferabi ErhanBu çalışmanın amacı; büyüme gelişim dönemindeki sagittal iskeletsel sınıf 1, sınıf 2 ve sınıf 3 bireylerde posteroanterior sefalometrik radyografiler üzerinde iskeletsel ve dişsel olarak maksiller ve mandibular transvers boyutların incelenerek karşılaştırılmasıdır Çalışmamızda Kırıkkale Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı'na tedavi olmak için başvuran 1842 hastadan çalışma kriterlerine uyan 187 kadın 137 erkek toplamda 314 hastaya ait arşivde kayıtlı lateral sefalometrik, posteroanterior sefalometrik ve el bilek radyografileri retrospektif olarak incelenerek cinsiyet, büyüme gelişim dönemi ve iskeletsel sagittal maloklüzyon tipine göre gruplandırılan hastaların posteroanterior sefalometrik radyografileri üzerinde 6 açısal 11 doğrusal olmak üzere toplamda 17 ölçüm yapılmıştır. Elde edilen veriler SPSS programına aktarılıp, ölçümlerde sagittal malokluzyon grupları arasındaki farklılıklar tek yönlü varyans analizi ile sagittal malokluzyon grupları ile cinsiyet ve büyüme gelişim dönemi arasındaki ilişki ise ayrı ayrı olarak iki yönlü varyans analiziyle incelenmiştir. Sınıf 1, sınıf 2 ve sınıf 3 grupları arasında yapılan karşılaştırmalarda JR-RLO GA B6-6B, ZA-AG-LLO, AZ-GA-RLO, Maksiller oran, Mandibular oran ölçümlerinde istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Aynı gruplarda ZA-AG-LLO Maksiller oran, Mandibular oran ölçümlerinde ise cinsiyet ve büyüme gelişim dönemi etkisinden bağımsız olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Sonuç olarak çalışmamızda sagittal sınıf 1, sınıf 2 ve sınıf 3 bireylerin cinsiyet ve büyüme gelişim dönemi etkisinden bağımsız olarak, transvers yönde farklı özellikler gösterdiği, bulunmuştur. Ancak klinisyenler benzer sagittal ilişkiye sahip hastaların farklı transversal yön özelliklerine sahip olabileceğini de bilmelidirler.