Yazar "Uzun, Lokman" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Anti-Ctgf Konjuge Edilmiş Gemsitabin Yüklü Kitosan Nanobaloncukların Hazırlanması ve Pankreas Kanserindeki İn Vivo Etkilerinin İncelenmesi(2022) Uzun, Lokman; Karahan, Siyami; Türk, Mustafa; Berk, Ahmet Burak; Avar, Eda ÇinarPankreas kanserine bağlı vaka sayısı diğer bazı kanser türlerine göre az olsa da, erken tanısının pek mümkün olmaması, oldukça hızlı metastaz yapabilmesi, birçok tedavi seçeneğine beklenen ölçüde yanıt vermemesi gibi nedenlerden dolayı ölüm oranı oldukça yüksektir. Pankreas kanseri, birçok tedavi seçeneğine güçlü bir şekilde direnç gösteren, Amerika Birleşik Devletleri? nde şu anda dördüncü sırada olup, 2030 yılında ikinci sırada olacağı düşünülen en agresif ve ölümcül kanser türüdür. Kullanılan geleneksel tedavi yöntemleri, sadece kanser hücrelerini hedeflemeye çalışmaktadır. Ancak son yıllardaki çalışmalar tümör mikroçevresi ve stromasının; tümörün gelişimi, invazyonu, kemorezistans ve metastaz süreçlerinde aktif rol oynadığını göstermektedir. Bu nedenle etkin bir tedavi için hem tümör hücrelerinin hem de tümör mikroçevresi ve stromasının hedeflenmesi gerekmektedir. Pankreas kanserinin tedavisinde sıklıkla kullanılan Gemsitabin kemoterapi ajanı, bir antimetabolit nükleosit analoğudur ve birçok solid tümörlü dokuda geniş bir spektrumda sitotoksik etkiye sahiptir. Gemsitabin?in kanda yarılanma süresi oldukça kısadır ve bu da biyoyararlanımının düşmesine neden olarak kullanımını sınırlamaktadır. Gemsitabin gibi düşük molekül ağırlığına sahip olan kanser ilaçlarının yüksek dozlarda kullanımı; vücutta kontrolsüz olarak dağılıma ve dolayısıyla hastalarda spesifik olmayan toksisiteye neden olmaktadır. Pankreatik duktal adenokarsinomu birçok kanser türüne göre yüksek stromal yapıya sahip olup, son yıllarda yapılan çalışmalar; kemoterapi ilaçlarına karşı kemorezistasın oluşmasından sorumlu tutulmaktadır. Bağ dokusu büyüme faktörü (Connective Tissue Growth Factor; CTGF), pankreas kanserinde tümör stromasının yoğun yapıda olmasında önemli ölçüde sorumludur, hücre göçünü ve hücre büyümesini modüle ederek fibroziste önemli bir rol oynar. Bu projede; Gemsitabin?nin in vivo stabilitesini ve biyoyararlanımını arttırmak için kitosan nanobaloncuk yapıları sentezlenmiştir. Gemsitabin HCl yüklü kitosan nanobaloncukları hedef dokuya yönlendirmek için nanobaloncukların yüzeyi Anti-CTGF ile konjuge edilmiştir. Hazırlanan nanobaloncukların yapısal ve morfolojik karakterizasyonları; FT-IR, parçacık büyüklüğü ve zeta potansiyeli ölçümü, Taramalı elektron mikroskobu (SEM) ve Geçirimli elektron mikroskobu (TEM) ile değerlendirilmiştir. Nanobaloncukların aynı zamanda enkapsülasyon verimleri ve ilaç yükleme kapasiteleri, in vitro Gemsitabin salım çalışmaları gerçekleştirilmiştir. İn vitro hücre kültürü deneyleriyle nanobaloncukların sitotoksisite testleri yapılmış olup, immün sistemi baskılanmış Nude farelerde pankreas kanser modeli oluşturularak etkinlikleri değerlendirilmiştir.Öğe Particle-Assisted Ion-Imprinted Cryogels for Selective CdII Ion Removal(Amer Chemical Soc, 2015) Tabaklı, Bekir; Topcu, Aykut Arif; Döker, Serhat; Uzun, LokmanHerein, we have reported particle-assisted ion-imprinted cryogels, which were synthesized by embedding finely crushed functional particles into cryogel structure under semifrozen conditions. These cryogels showed high adsorption efficiency and affinity against Cd-II ions. CdII adsorption performances were evaluated by varying some effective factors. In order to analyze the data, we applied Langmuir and Freundlich adsorption isotherms while using three different kinetic models, pseudo-first-order, pseudo-second-order, and WeberMorris as well. Also, the dimensionless equilibrium parameter (R-L), initial adsorption rate, and half-adsorption time were calculated. The results revealed that ion-imprinted-polymer (IIP) cryogels have homogeneously distributed cavities, which were formed by a particle-assisted imprinting process, and the theoretical maximum adsorption capacity (Q(max), 35.97 mu g/g) was very close to the experimental value (Q(eq), 32.15 mu g/g). In addition, R-L values for both IIP and nonimprinted-polymer cryogels showed favorability of the adsorption process, while kinetic models indicated that there were no diffusion limitations during the adsorption process, which means that the rate-limiting step was chemosorption of heavy-metal ions on binding sites (imprinted cavities or functional groups) with a high initial adsorption rate and a low half-adsorption time. Desorption, reusability, and selectivity studies were also conducted to state the performance of the cryogels. In conclusion, this promising approach provides a novel methodology for selective Cd-II removal from water sources.