Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Behavioral Addiction Treatment Centers in the Hospitals of Türkiye: A Web-Based Research(Sage Publications Inc, 2024) Keskin, Ayten Doğan; Öztürk, Nuray; Düştü, Filiz; Yılmaz, BetülThis study investigates the current landscape of behavioral addiction treatment in T & uuml;rkiye hospitals, considering both inpatient and outpatient approaches. The analysis involved examining the websites of 1393 hospitals across T & uuml;rkiye based on various criteria. The review of the websites was conducted between June and September 2023. The findings reveal that out of these hospitals, comprising 822 public and 571 private institutions, only 51 provide treatment for behavioral addictions. Behavioral addiction treatments are available in 23 of the 81 provinces in T & uuml;rkiye, and 24 out of the 51 hospitals offering treatment for behavioral addictions are located in & Idot;stanbul (47.1%), while three (5.9%) are located in Ankara. Among these 51 hospitals, 22 are public, and 29 are private. The primary focus of treatment revolves around internet and gambling addiction. Upon analyzing the patient groups served, it was observed that 49% (n = 25) of the hospitals specialize in treating adult patients, while 29.4% (n = 15) cater to pediatric patients. While the websites of 11 hospitals contain information about the behavioral addiction treatments offered, they lack any information on the patient groups to which they cater. The predominant treatment modalities include psychotherapy (25.49%), followed by psychopharmacotherapy (19.61%) and cognitive-behavioral therapy (17.65%). In conclusion, the treatment of behavioral addictions, such as those related to the internet, gaming, and shopping, are offered in hospitals across various regions and age groups. Considering that only 3.7% of hospitals in T & uuml;rkiye treat behavioral addictions, this type of treatment is not widespread.Öğe Anasınıfında Uygulanan Etkileşimli Kitap Okuma Programının Sonraki Okuma Becerilerine Etkisi: İzleme Çalışması(2017) Ergül, Cevriye; Akoğlu, Gözde; Karaman, Gökçe; Sarıca, Ayşe DolunayÇocukların kitap okuma etkinliklerine aktif katılımlarını öngören etkileşimli kitap okuma (EKO), okul öncesi dönemdeki çocukların dil ve erken okuryazarlık becerilerinin gelişimini desteklemek amacıyla sıklıkla kullanılan bir müdahale yöntemidir. EKO'nun dil ve erken okuryazarlık becerileri üzerinde kısa dönemli etkilerini gösteren çok sayıda çalışma bulunmakla birlikte, uzun süreli etkilerini inceleyen ve olumlu sonuçlar bildiren çalışmaların sayısı oldukça sınırlıdır. Bu bağlamda, yapılan çalışmada, EKO uygulamaları sonucunda kısa dönemde elde edilen kazanımların uzun dönemli sonuçlarının izlenmesi ve EKO'nun okuma ve okuduğunu anlama becerileri üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma grubunu, anasınıfındayken EKO uygulamalarına katılmış 72 ve uygulamalara katılmamış 73 birinci sınıf öğrencisi oluşturmuştur. Çalışma kapsamında çocukların 1. sınıftaki anlamlı ve anlamsız sözcük okuma doğrulukları ve süreleri ile doğru okuma, akıcı okuma ve okuduğunu anlama becerileri değerlendirilmiş ve EKO uygulamalarına katılmamış akranlarının performans düzeyi ile karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuçlar, EKO uygulamalarına katılan çocukların ilkokul birinci sınıfta anlamlı sözcükleri okuma süresi, doğru okunan anlamsız sözcük sayısı, dakikada doğru okunan sözcük sayısı ve okuduğunu anlama doğru yanıt sayısı bakımından akranlarından anlamlı düzeyde daha yüksek performans gösterdiklerini ortaya koymuştur. Bulgular alanyazında bildirilen sonuçlar çerçevesinde tartışılmış ve öneriler sunulmuştur.Öğe Farklı Türde Liselere Devam Eden Öğrencilerin Sosyal Görünüş Kaygıları İle Sosyal Karşılaştırma Düzeyleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi(2020) Çakmak, Aygen; Sakarya, SedaBu araştırmanın amacı, farklı türde liselere devam eden öğrencilerin sosyal görünüş kaygısı ile sosyal karşılaştırma düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi ve bazı değişkenlerin sosyal görünüş kaygısı ve sosyal karşılaştırma puanlarında farklılık oluşturup oluşturmadığının belirlenmesidir. Araştırma Kırıkkale ilinde rastgele örnekleme yöntemi ile seçilen 2017-2018 eğitim-öğretim yılında farklı türde liselere devam eden (n=430) öğrenciler ile yürütülmüştür. Araştırmanın verileri, araştırmacılar tarafından hazırlanan öğrencilerin sosyo-demografik özellikleri hakkında bilgi almak amacıyla Genel Bilgi Formu, Hart vd. (2008) tarafından geliştirilen Türkçeye uyarlaması Doğan (2010) tarafından yapılmış Sosyal Görünüş Kaygısı Ölçeği ve Şahin, Durak ve Şahin (1993) tarafından geliştirilen Sosyal Karşılaştırma Ölçeği ile toplanmıştır. Veriler; t-testi, Varyans analizi ve Pearson Çarpım Momentler Korelasyon Katsayısı ile analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda; Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinin sosyal görünüş kaygılarının diğer türde liselere devam eden öğrencilere göre anlamlı derecede yüksek olduğu, gelir durumunun sosyal görünüş kaygısı puanlarında anlamlı bir farklılık yarattığı ayrıca sosyal görünüş kaygısı ile sosyal karşılaştırma puanları arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğu saptanmıştır. Ancak sosyal karşılaştırma puanlarında lise türü, sınıf ve cinsiyet değişkenlerinde anlamlı bir farklılık oluşturmadığı belirlenmiştir.Öğe Eğitsel müdahale yaklaşimi olarak sesbilgisel farkindalik: Zihinsel engelli çocuklarda okuma becerilerine etkileri(2012) Akoğlu, Gözde; Turan, Fahriye FigenBu araştırmada, hafif derecede zihinsel engelli çocuklara verilen sesbilgisel farkmdalık becerileri eğitiminin okuma becerileri üzerindeki etkilerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışmanın örneklemini, özel bir kurumda özel eğitim hizmeti alan ve kaynaştırma programına devam eden, ilk okuma-yazma becerilerini kazanmış olan ve okumada güçlük yaşayan, 9-12 yaş arası hafif derecede zihinsel engelli toplam 12 çocuk oluşturmuştur. Ön test, uygulama ve son test aşamalarından oluşan araştırmadan elde edilen sonuçlar, araştırma kapsamında verilen eğitimin, hafif derecede zihinsel engelli çocukların alıcı dil becerileri, temel sesbilgisel farkmdalık becerileri, metnin tamamını toplam okuma süresi, okuma sırasında yapılan hata sayısı, sesbilgisel farkmdalık becerisi eksikliğine dayalı olarak yapılan okuma hataları, sesbilgisel olarak benzer sözcükleri birbirinin yerine koyma ve okuma hatalarını düzeltme becerileri üzerinde etkili olduğunu göstermiştir.Öğe 7-11 Yaş grubu kurumda ve ailesi yanında büyüyen kız ve erkek çocuklarının anne figürü çizimlerinin duygusal gelişim açısından incelenmesi(2012) Çakmak, Aygen; Darıca, NilüferBu araştırma 7-11 yaş grubu kurumda ve ailesi yanında büyüyen kız ve erkek çocuklarının “anne figürü” çizimlerinin duygusal gelişim açısından karşılaştırılması amacıyla planlanmıştır. Araştırma 7-11 yaş grubu 200 korunmaya muhtaç çocuk ile ailesi yanında kalan 200 çocuk olmak üzere toplam 400 çocuk üzerinde yürütülmüştür. Araştırmada Koppitz’in “Bir Adam Çiz” tekniğinin duygusal gelişim düzeyinin belirlenmesine yönelik kriterleri dikkate alınmıştır. Elde edilen verilerin analizinde “İki Ortalama Arasındaki Farkın Önemlilik Testi” kullanılmıştır. Araştırma sonunda dürtüsellik, yetersizlik-güvensizlik, utangaçlık-çekingenlik davranışı yönünde kurumda ve ailesi yanında büyüyen kız ve erkek çocuklarının anne figürü çizimleri sonucu aldıkları puanlar ile kaygı davranışı yönünde 7-11 yaş kız çocukları ile 10-11 yaş erkek çocuklarının çizimlerinden aldıkları puanlar arası fark önemli bulunmuştur (p<0.05).Öğe Çocuklar İçin Öz Şefkat Ölçeği: Türkçeye Uyarlama Çalışması(2018) Çakmak, Aygen; Kanak, Mehmet; Özkubat, SedaAraştırmada, Sutton, Schonert - Reichl, Wu ve Lawlor (2017) tarafından geliştirilen “Çocuklar İçin Öz Şefkat Ölçeği”nin (ÇÖŞÖ) Türkçeye uyarlama çalışmasının yapılması amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda veriler, 8-12 yaş grubu ilkokul ve ortaokula devam eden 424 öğrenciden toplanmıştır. Ölçek; farkındalık, benlik kavramı, psikolojik uyum ve empati gibi kavramlarla ilgili olumlu ve olumsuz anlam içeren on iki maddeden oluşmaktadır. Maddelerde belirtilen düşünceye, bireylerden “hiçbir zaman” yanıtından, “her zaman” yanıtına kadar değişkenlik gösteren beş derecede görüş bildirmeleri istenir. Maddeler puanlanırken “hiçbir zaman yanıtı” “1” ile “her zaman” yanıtı “5”ile puanlanmaktadır. Ölçek pozitif ve negatif özellikleri değerlendiren ve çocukların kendisi hakkında bilgi vermesine dayanan bir ölçme aracıdır. Öncelikle ölçeğin dilsel eşdeğerliğe sahip olduğu görüldükten sonra geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılmıştır. Yapılan doğrulayıcı faktör analizinde ölçeğin orijinal formla uyumlu olduğu ve ölçeğin Cronbach Alfa katsayısının .81 olduğu ortaya çıkmıştır. Olumlu ve olumsuz anlam içeren alt boyutlardan pozitif öz şefkat için Cronbach Alpha değeri .83, negatif öz şefkat için Cronbach Alpha değeri .71 olarak hesaplanmıştır. Çocuklar İçin Öz Şefkat Ölçeği”ni(ÇÖŞÖ) oluşturan maddelerin alt ölçeklere dağılımının açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizleri sonucunda orijinal ölçekteki gibi pozitif ve negatif maddeler olan dağılımla aynı olduğu saptanmıştır. Dolayısıyla ölçeğin Türkçe formunun Türkiye’de 8-12 yaş grubu çocukların öz şefkat düzeylerinin belirlenmesinde kullanılabileceği düşünülmektedir.Öğe Yazı Farkındalığı Becerilerinin Resimli Çocuk Kitabı Aracılığıyla Değerlendirilmesi: Güvenirlik Ve Geçerlik Çalışması(2016) Işıtan, Sonnur; Akoğlu, GözdeAlanyazında sıkça vurgulandığı üzere, yazı kavramına ve alfabetik bilgiye ilişkin erken dönemde edinilen farkındalık, gelecekteki okuma yeterliliğinin güçlü bir yordayıcısıdır. Bu çalışmada, okul öncesi dönemdeki normal gelişim gösteren çocukların yazı farkındalığı becerilerinin yeni bir değerlendirme protokolü kullanılarak, resimli bir çocuk kitabı aracılığıyla değerlendirebilecek geçerli ve güvenilir bir aracın geliştirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmada genel tarama modellerinden kesitsel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini 48-72 ay arası normal gelişim gösteren ve Kırıkkale ve Balıkesir il merkezlerinde bulunan okul öncesi eğitim kurumlarına devam etmekte olan 208 çocuk oluşturmaktadır. Çocukların yazı farkındalığı becerileri, resimli çocuk kitabı kullanılması yoluyla, yeni bir değerlendirme protokolü uygulanarak değerlendirilmiştir. Kontrol listesi demografik bilgiler ve yazı farkındalığına ilişkin maddelerin yer aldığı iki bölümden oluşmaktadır. Başlangıçta 46 maddeden oluşan listede, güvenirlik analizlerinin ardından, yazı farkındalığı becerilerini değerlendirmeye yönelik olarak 5 bölüm ve toplam 33 madde yer almıştır. Kontrol listesinin güvenirliğinin saptanmasında Kuder-Richardson 20 formülü kullanılmıştır. Analiz sonuçları, "kitap ve yazı düzeni" ve "sözcükler" bölümleri açısından kontrol listesinin güvenirlik katsayılarının diğer bölümlerden daha yüksek olduğunu (sırayla; .74 ve.76) göstermiştir. Yapı geçerliğinin belirlenmesinde iki yaş grubunun puanları arasındaki farkı belirlemek amacıyla Bağımsız Örneklemler T Testi kullanılmıştır. Geliştirilen kontrol listesinden elde edilen sonuçlar bazı beceriler açısından yaş grupları arasındaki farkın anlamlı olduğunu göstermiştir (p<.05). Sonuçlar çalışma kapsamında geliştirilen kontrol listesinin okul öncesi dönem kullanılabileceğini göstermektedir. çocuklarının yazı farkındalığını değerlendirmede kullanılabileceğini göstermektedir.Öğe Print Awareness Skills and Home Literacy Environment of Turkish Preschoolers(Hacettepe Univ, 2019) Akoglu, Gozde; Kiziloz, CigdemIn the literature, the importance of early literacy experiences provided at home by parents to the development of early literacy skills is often expressed. Therefore, the study was aimed at identifying the possible relationships between home early literacy experiences and children's print awareness skills. The participants of the study comprised of 60 preschool children (48-68 months) whose native language is Turkish. The Home Early Literacy Environment Questionnaire (HLEQ) used for the assessment of home literacy skills were conveyed to the parents by the preschool teachers. The Early Childhood Print Awareness Checklist used for the assessment of children's print awareness skills were individually administered to each child. The results displayed a variation in early literacy skills within 48-68 months and indicated that variables pertaining to "writing" might have been effective in this variation. Another prominent finding was that demographic variables such as parental education and frequency of participation in social activities, as well as, most of the HLEQ variables correlated with each other at varying strengths. Similar studies specific to the Turkish language should be conducted in order to identify various predictors of both home literacy skills and print awareness. The study results were discussed in light of the existing literature.Öğe The Home Literacy Environments of Turkish Kindergarteners: Does SES Make a Difference?(Eskisehir Osmangazi Univ, Fac Education, 2017) Ergul, Cevriye; Sarica, Ayse Dolunay; Akoglu, Gozde; Karaman, GokceThis study investigated the possible differences in the home literacy environments (HLE) among Turkish kindergarteners from three different SES (socio-economic) strata. 341 parents of a total of 341 kindergarteners from 24 kindergarten classrooms in low, middle and high SES neighbourhoods across Ankara completed the Socio-Demographics Form and the Home Literacy Questionnaire (HLQ). Results of MANOVA and the Kruskal-Wallis test revealed significant differences among the three SES levels, with high SES scoring significantly higher than the middle and low SES and the middle SES scoring significantly higher than the low SES in all HLQ subscales. These findings imply that low and partly middle SES kindergarteners may be at a disadvantage for quality HLEs and so we educators have to look for ways to support these families. However results also point that all three groups fell within the "moderate HLE" range which shows that Turkish kindergarteners from all SES strata may need to be supported through systematic interventions.Öğe First-language skills of bilingual Turkish immigrant children growing up in a Dutch submersion context(Routledge Journals, Taylor & Francis Ltd, 2016) Akoglu, Gozde; Yagmur, KutlayThe interdependence between the first and second language of bilingual immigrant children has not received sufficient attention in research. Most studies concentrate on mainstream language skills of immigrant pupils. In some studies, the gaps in the language development of immigrant children are documented by comparing mainstream pupils with immigrant children. The competence in the first language receives very little attention. In order to show the role of first language competence in second-language acquisition and lower school achievement, we present the findings of our empirical study by comparing bilingual Turkish immigrant children (n=30, mean age=67.27 months) in the Netherlands and monolingual Turkish speakers (n=30, mean age=66.97 months) in Turkey. The evidence presented in this paper shows that compared to monolingual Turkish speakers, Turkish immigrant children lag behind in their first language cognitive concepts, lexical, syntactic, and textual skills. Mothers' education level turns out to be an important factor in explaining the performance differences of immigrant children. This would have an effect on their concept and cognitive development as well as on their second-language acquisition.Öğe Home Literacy Environment and Phonological Awareness Skills in Preschool Children(Hacettepe Univ, 2014) Turan, Figen; Akoglu, GozdeParticipating in activities such as book reading before learning to read makes it easier to learn the letters' names, shapes, and sounds. Individuals who have difficulty in recognizing letters experience problems in decoding words in the future. This study aims to analyze the differences between the knowledge of early literacy experiences of parents whose children are typically developing (TD) 5-6 year-olds and children who have language impairment (LI), and between children's existing phonological awareness skills and early literacy experiences. The sample of the study consists of a total of 20 preschoolers aged 5-6 (3 girls and 7 boys with LI, and 4 girls and 6 boys with TD). Ankara Development Screening Inventory was used to determine the developmental performance of children. The children were assessed by using the Phonological Awareness Checklist. Family Literacy Questionnaire is used in order to collect information about the characteristics of home literacy environment. The results from the study reveal that children with TD and children with LI differ in terms of phonological awareness and early literacy experiences within the family. It also reveals that children with LI and their families display lower performance in the related skills (p<.05).Öğe Investigation of Turkish Nonword Repetition List for 3-9 Years Children(Turkish Education Assoc, 2014) Akoğlu, Gözde; Acarlar, FundaThe purpose of this study was to develop the Turkish Nonword Repetition (NWR) List and to assess the verbal working memory performances of typically developing children between 3-9 years. Study group consists of 84 girls and 108 boys with a total of 192 children who are attended to private and state preschool institutions as well as state primary schools in Ankara. NWR List consists of 36 words with a total of 210 phonemes. The results showed that the number of correct phonemes increase with age. Besides, age and the number of one to four syllables and consonant cluster nonwords had averagely positive significant relationship. This research adds to our knowledge of language development as it highlights that NWR processes can be applied at an early age of 3.Öğe Relationship Between Syntax Comprehension and Verbal Working Memory of Children with Developmental Language Disorders(Turkish Psychologists Assoc, 2014) Akoglu, Gozde; Acarlar, FundaWorking memory (WM) facilitates the choice of appropriate actions for coding stimuli from the environment, stores them for a short term and helps us use them purposefully in daily life. These rather complex but swift operations play a particularly important role in language related processing skills. This study aims to examine the relationship between complex syntax comprehension (CSC) skills and verbal WM in children with developmental language disorder and typically developing children. The study group comprised 12 Down Syndrome and 12 autistic and 24 typically developing children, who were matched in accordance with nonverbal intelligence. In order to evaluate the expressive language performance of the study group, language samples were collected and mean lenght utterance (MLU) was calculated. Children's verbal WM performance was established by using the nonword repetition list, and their CSC skills were evaluated by using the criterion referenced CSC skills assessment tool. The results showed that measurements such as chronological age, nonverbal intelligence and MLU are associated with verbal WM and CSC skills. In both groups, verbal WM and CSC skill were found to be related and the children in the developmental language disorder group had lower performance in both variables than their typically developing counterparts.Öğe Turkish Validation of the PICCOLO (Parenting Interactions with Children: Checklist of Observations Linked to Outcomes)(Wiley, 2013) Bayoglu, Birgul; Unal, Ozlem; Elibol, Fatma; Karabulut, Erdem; Innocenti, Mark S.Early positive parent-child interactions are important for child development. Intervention research focused on increasing positive parent-child interactions has demonstrated increases in desired parenting behaviors and improvements in child outcomes. Parent-child interaction research in Turkey has been limited because of the need for reliable and valid measures of parent-child interaction. The aim of this study was to explore the validity and reliability of a Turkish version of a psychometrically strong measure of parent-child interaction that was developed in the United States: the Parenting Interactions with Children: Checklist of Observations Linked to Outcomes (PICCOLO). Mother-child interactions during a free-play situation were scored using the Turkish translation of the PICCOLO. The Turkish PICCOLO demonstrated good reliability and validity; as good as that demonstrated in the original English-language PICCOLO psychometric study. The Turkish PICCOLO meets the criteria established for a tool that will facilitate parent-child interaction research in Turkeyand appears to be practical and functional in evaluating the quality of parent-child interaction.Öğe Phonological awareness as an educational intervention approach: Effects on reading skills with mentally retarded children(Hacettepe Univ, 2012) Akoglu, Gozde; Turan, FigenThis study aims to assess the effects of phonological awareness skills training given to children who have mild mental retardation on their reading skills. The sample of the study consisted of a total of 12 children, who are between 9 and 12 years old, have mild mental retardation, receive special education service and attend a mainstreaming classroom in a private institution, and have gained the initial literacy skills but have troubles in reading. The results gained through the study, which is formed by pre-test, intervention and post-test stages, indicate that the training given within the scope of the study was influential on the acquisition of receptive language skills, basic phonological awareness skills, the total reading duration of the whole text, the number of mistakes made while reading, reading mistakes based on the insufficiency of phonological awareness skills, substitution of words that are phonologically similar with each other and reading mistakes correction skills of the children who have mild mental retardation.Öğe Early childhood teachers’ knowledge and classroom practices on early literacy(Ankara University, 2014) Ergül C.; Karaman G.; Akoğlu G.; Tufan M.; Sarıca A.D.; Kudret Z.B.This study investigates early childhood teachers’ knowledge on early literacy, and their classroom practices promoting children’s early literacy acquisition. The “Teacher Interview Form” was developed by the researchers to determine teachers’ knowledge and practices on early literacy. Interviews were conducted individually with 17 kindergarten teachers. The data were analyzed using content analysis which is a technique used in qualitative research. The results revealed that an important number of the teachers did not have sufficient knowledge about early literacy, and that their classroom practices were not designed to adequately promote children’s early literacy acquisition. The findings are discussed within the context of the relevant literature and early childhood education system in Turkey. Implications for practice and recommendations for future research are presented. © 2014, Ankara University. All rights reserved.Öğe Türkçe Anlamsız Sözcük Tekrarı Listesinin 3-9 Yaş Grubu Çocuklarda Kullanımının İncelenmesi(2014) Akoğlu, Gözde; Acarlar, FundaBu çalışmada, sözel çalışma belleğinin değerlendirilmesine yönelik olarak anlamsız sözcük tekrarı listesinin (AST) geliştirilmesi ve 3-9 yaşlar arasındaki normal gelişim gösteren çocukların AST işlemindeki performanslarının incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma grubunda Ankara il merkezindeki resmi ve özel okul öncesi eğitim kurumları ile resmi ilköğretim okullarına devam eden 3-9 yaşlar arasındaki 84'ü kız, 108'i erkek 192 çocuk yer almaktadır. 36 sözcükten oluşan AST listesinde, toplam 210 sesbirim bulunmaktadır. Sonuçlar, doğru üretilen sesbirim sayısının yaşla birlikte arttığını, doğru üretilen bir heceli, iki heceli, üç heceli, dört heceli ve ünsüz kümesi içeren anlamsız sözcük sayısının yaşla orta düzeyde olumlu ve anlamlı bir ilişkisi olduğunu göstermiştir. Yapılan araştırma, AST işlemlerinin 3 yaş gibi erken bir dönemde de kullanılabileceğini göstermesi bakımından önem taşımaktadırÖğe Yoksulluğun Kadınlaşması: Altındağ Örneği(2010) Duyan, Çamur GülsümBu çalışma insanlık tarihi kadar eski bir sosyal sorun olan yoksulluğun bir başka boyutu yoksulluğun kadınlaşmasını ele almaktadır. Yoksulluğun sonuçlarından daha derinden etkilenen ve yoksullukla baş etme mekanizmalarını da “içinde yaşadığı aile, bakmakla yükümlü olduğu çocuk, yaşlı veya hasta için” etkili kullanmaya çalışan kadın olduğu için kadın yoksulluğuna spesifik bir gözle bakmak son derece önemlidir. Bu çalışmanın temel amacı; yoksul kadınların genel özelliklerini, yoksulluğu ve kendilerini nasıl değerlendirdikleri ve kadınların yoksullukla ilişkili sorunlarını tartışmaktır. Elde edilen sonuçlardan bazıları şunlardır: Görüşülen kadınların yarıdan fazlası genç yetişkinlik dönemindedir, eğitim düzeyi oldukça düşüktür ve kadınların büyük bir bölümü evlidir. Görüşülen kadınların ve ailelerinin çoğunun oldukça kötü koşulları olan konutlarda yaşadıkları, beslenme, barınma, giyim gibi en temel gereksinimlerini asgari düzeyde dahi karşılayamadıkları saptanmıştır. Sonuç olarak, yaşanan yoksulluğun derinliğinden dolayı kadınların çoğu yoksulluğu “olumsuz” algılamalarla betimlemektedir ve çoğu kadının aile içi şiddet, beslenme (eksik öğün), fiziksel sağlık (kronik hastalıklar) ve ruh sağlığıyla (depresyon, intihar girişimi) ilgili önemli sorunlar yaşadığı belirlenmiştirÖğe Etkileşimli Kitap Okuma: Dil ve Erken Okuryazarlık Becerilerinin Geliştirilmesinde Etkili Bir Yöntem(2016) Ergül, Cevriye; Sarıca, Ayşe Dolunay; Akoğlu, GözdeErken okuryazarlık, çocukların okul öncesi dönemde okuma ve yazmaya ilişkin kazanmaları gereken önkoşul bilgi, beceri ve tutumları içermektedir. Yapılan birçok çalışmada erken okuryazarlık becerilerinin gelecekteki okuma yazma ve akademik becerileri güçlü bir şekilde yordadığı gösterilmiştir. Araştırmalardan elde edilen sonuçlar kısa ve uzun dönemde okul başarısı üzerinde etkili olduğu gözlenen erken okuryazarlık becerilerinin, okul öncesi dönemde desteklenmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Yetişkinlerin ev ve okul ortamlarında çocuklarla gerçekleştirdikleri birlikte kitap okuma etkinlikleri de, erken okuryazarlık becerilerinin desteklenmesinde en sık kullanılan müdahale yöntemlerinden birisidir. Alanyazında, yetişkinin çocuğa yönelik öğretici davranışlarını içeren kitap okuma etkinliklerinin, çocukların dil gelişimleri üzerinde etkili olduğu gösterilmiştir. Bu bağlamda geliştirilen ve yetişkin ile çocuk arasında etkin bir iletişimi temel alan Etkileşimli Kitap Okuma (EKO) uygulamaları ise yetişkinin okuma sırasında aktif dinleyici konumunda olması, çocuğa öykü ile ilgili sorular yönelterek konuşma fırsatları sağlaması, bilinmeyen sözcükleri tanımlaması ve çocuktan gelen yanıtları tekrarlayarak genişletmeler yapması bakımından geleneksel uygulamalardan farklılaşmaktadır. Çok sayıda çalışmada EKO'nun çocukların dil, erken okuryazarlık becerileri ve okumaya yönelik tutumları üzerindeki olumlu etkilerinin olduğu ve gelişen bu becerilerin akademik başarıya önemli katkılarının olduğu gösterilmiştir. Bu noktadan hareketle bu yazıda, EKO yöntemi ele alınmış ve uygulama adımlarına ilişkin bilgi verilmiştir.Öğe Ana Sınıflarında Gerçekleştirilen Birlikte Kitap Okuma Etkinliklerinin "Etkileşimli Kitap Okuma" Bağlamında İncelenmesi(2015) Ergül, Cevriye; Akoğlu, Gözde; Sarıca, A. Dolunay; Tufan, Mümin; Karaman, GökçeAlanyazında yapılan çok sayıda çalışmada çocukların dil ve erken okuryazarlık gelişimleri ile okul öncesi eğitim programlarındaki birlikte kitap okuma etkinliklerinin sıklığı ve niteliği arasında güçlü bir ilişki olduğu belirtilmektedir. Etkileşimli kitap okuma uygulamalarının ise geleneksel kitap okuma uygulamalarına göre gelişimsel olarak çok daha fazla kazanım sağladığı bildirilmektedir. Buna karşın, ülkemizde kitap okuma etkinliklerinin nasıl gerçekleştirildiğini inceleyen çalışmalar bulunmamaktadır. Bu kapsamda gerçekleştirilecek uygulamalara ışık tutması amacıyla, çalışmada ana sınıflarında uygulanan kitap okuma etkinliklerinin "etkileşimli kitap okuma" bağlamında incelenmesi amaçlanmıştır. Alt, orta ve üst sosyo-ekonomik düzeyde (SED) yer alan ilköğretim okullarına bağlı ana sınıflarında uygulanan kitap okuma etkinlikleri "Etkileşimli Kitap Okuma Davranışları Kontrol Listesi" kullanılarak betimsel olarak incelenmiştir. Toplam 6 ilköğretim okulunun ana sınıflarında (2 üst SED; 2 orta SED; 2 alt SED) gerçekleştirilen çalışmadan elde edilen sonuçlar, ana sınıflarında gerçekleşen kitap okuma çalışmalarının, niteliksel ve niceliksel özellikleri bakımından etkileşimli kitap okuma uygulamalarından önemli farklılıkları olduğunu ortaya koymuştur. Sonuçlar alanyazında bildirilen bulgular çerçevesinde tartışılmış ve uygulama önerileri sunulmuştur